Hüznünle siyaha boyanan saçlarımın, tek kahramanı...
Beni beyazlara saran o koku...
Yüreğimin buruk sesleri, hıçkırıklarımın geceyi aydınlatışı...
Parmak uçlarımdaki sızı, kulağımdaki uğultu...
Çok tanıdık geliyor bu koku, bu yalnızlık ve köşedeki paltolu adam...
Ve, bütün bu buhran içinde yapayalnız küçük dudaklarım.
Titrek titrek aralanır, soluksuz kalınca mora çalar.
Ciğerlerimin havayı beklediği saniyeler gibi bekledim Şubatı...
Kayboldum bu zaman içinde.
Sır oldu gözlerim, kapandı ellerim, tırnaklarımı etime geçirdim...
Seni beklerim Şubat,
Ve aynı anı yaşamak için dolanırım buralarda...
Kar tanelerinin yanaklarına düşmesi gibi, eşsiz bir tablo önünde hayallere dalmak...
Şubat?
Özledin mi yoksa, yumruk yaptığım ellerimi?Özlem ki yitmek bilmemiş ne zamandır...
Günlerimi kaybettim, saatimi kırdım ve hissetmek için şubatı bekledim...
Yalnızca onu ve gece göreceğim rüyaları...
Ona yaşattığın azabı gördüğüm kabuslardan uyandım...
Ve bekledim yine,
O günü, o anı bekledim, aynı yerde karşılayabilmek için.
O kalabalık sessizlikte, o köşede, o sandığın üzerinde.
Yalnız adamın saçlarına takılmış rüzgarı,
Gecenin güneşe duyduğu hasreti,
Pişmanlığın gözlerdeki yıpranmışlığını...
Hayat akıp giderken bir sokakta dikildiğimi ve baktığımı farkettim...
Belki hareket ettim belki hayal ettim...
Net olmayan bir şeyler hissettim...
Bilmiyordum,
Ben soğuk zamanları ısıtan güneşi takipteyken, yitirmiş pempeliğini şubat.
Ruhumu saran heyecan şubatı işaret ederken,
Takvim okumayı unutmuş gözlerim.
Mis gibi kokmayı unutmuş saçlarım...
Acıma rehberlik eden, gönlümü yaprak yaprak döken...
Kurumuş yaprakları rüzgarlarına katan...
En kısa, en anlamlı Şubatta bekliyor beni hatıralarım...
Şubatın 30'unu bekliyor içimdeki çocuk...
-yanıkkokulukadın

ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Kül Kokusu"
ПоэзияParmaklarımı birbirine geçirip bakıyorum yürüdüğün yollara. Sesim çıkmıyor,fısıldıyorum sen yine de duymaya çalış: "Vedaları sevmediğimi biliyorsun,hoşçakal diyemem sana. Hem,gidene hoşçakal denir mi hiç?" -hüzünsarmaşığı -yanıkkokulukadın