5.

254 12 19
                                    

You watch me bleed until I can't breathe
Shaking, falling onto my knees
And now that I'm without your kisses
I'll be needing stitches
Tripping over myself
Aching, begging you to come help
And now that I'm without your kisses
I'll be needing stitches

Dersimin olduğu matematik sınıfına girecekken okulun hoparlöründen çıkan sesle olduğum yerde durdum. Shawn ve Luke'un yazdığı şarkıydı bu. Ama asıl soru şuydu; nasıl oluyorda sadece üçümüzün bilip, sakladığı şarkıyı şu anda tüm okul dinliyordu? Aklıma ilk önce Alice gelmişti ama bu kadar ileri gideceğini düşünmüyordum. İlerideki sınıfın kapısının aniden açılmasıyla biraz ürktüm, kapıdan çıkan annemdi. Kızgın bir yüz ifadesiyle müdürün odasına ilerledi. Matematik sınıfına girince; Shawn'un ağladığını gördüm, Luke ise onun başında, susturmaya çalışıyordu. Yanlarına ilerledim ve Shawn'u ayağa kaldırdım, sınıftan çıkıp bahçeye götürdüm, Luke arkamızdan koşarak gelip bize yetişti. Okuldan çıkıp, eve gidecektik. Sasha yanımıza gelip Shawn'a baktı, telaşlı görünüyordu.

"Shawn sen iyi misin?" Dedi gözlerini Shawn'unkilerle birleştirirken.

Shawn sinirliydi bu yüzden gözlerini kaçıyordu ama içinde ufak çaplı bir kalp krizi yaşadığını hepimiz biliyorduk.

"Kalbini kırmak istemiyorum Sasha lütfen sonra konuşalım." Dedi Shawn. Ve bende onu onayladım.

Onları evde bırakıp kütüphanedeki işime gittim. Suç ve Ceza'yı bitirmeye çalışıyordum. O sırada kütüphaneye kulaklıkla Alice geldi. Bana el salladı ve yanıma geldi. Topuklu ayakkabılarından çıkan ses tüm kütüphanede yankılanmıştı.

"Rea, hadi beraber sanat okuluna gidelim sensiz gitmek istemedim." Dedi.

O okuldan çok fazla sıkılmıştım hatta Alice gelmese bugün hiç gitmeyecektim bile.

"Ben gelmek istemiyorum, Alice." Dedim üzgün bir suratla.

"O okula girmek için, kaç ay çaba harcadık ve sen şimdi gitmek istemiyorsun öyle mi?" Dedi olumlu bir cevap beklerken.

"Ben sanatla uğraşmak yerine daha zor şeyler yapmak istiyorum. Kısacası yarın ordan kaydımı aldıracağım." Dedim.

"Annem veya babam seni öldürecek." Dedi müziğin sesini arttırırken.

Kulaklığını kulağından aniden çektim. Ve konuşmaya başladım.

"Bilmezler ise öldürmezler Alice, onlara söylemek yok anlaştık mı?"

Sadece kafa salladı ve kapıdan çıkıp gitti.

Üç saat kadar kütüphanede durup eve gitmiştim. Kapıyı açınca Luke ve Alice'in kavgasıyla karşılaştım.

"Sen yaptın değil mi?" Dedi Luke bağırarak.

"kapa çeneni sen." Dedi Alice.

"Neler oluyor?" Dedim aralarına girerek.

"Bizim şarkımızı okulun hoparlörüne bağlayan Alice." Dedi Luke sinirle.

"Alice?" Dedim ondan bir cevap beklerken.

"Evet yaptım gayet de eğlendik değil mi?" Dedi gülerek.

"Senin yüzünden Shawn ağladı ve tüm okula rezil olduk." Dedi Luke.

"Üzgünüm tamam mı?" Dedi ve kapıdan çıktı.

"Umarım akşam Karen'a söylediğimde de üzgün olursun." Diye bağırdı Luke arkasından.

"Luke sakin ol, git biraz sakinleş." Dedim onu Shawn'un odasına doğru ilerletirken.
Kafasını sallayıp odaya girdi.

Üstüme eşortman tarzından rahat şeyler giyip evden çıktım. Sanat okuluna gittim, ve rektör yardımcısından randevu aldım. Saatin gelmesini beklerken sergi bölümüne gittim. Sanat eserlerine bakarken biri kolumdan tutup beni çekti. Dengemi kaybettiğim an beni tuttu ve dengede kalmamı sağladı. Kokusu burnuma geldiğinde karşımdaki kişinin Taylor olduğunu fark ettim. Kokusu sarhoş ediciydi. Sıcak elleri soğuk ellerime değdiği zaman, içimde bir şeyler yanmaya başlıyordu.

"Senin burada ne işin var?" Dedim şaşkınca.
"Sanada merhaba." Dedi sadece ve duraksadı.

Tanrım cidden mi? Cidden ismimi unutmak zorunda mıydı?

"Adım Rea. Bilmem hatırladın mı?" Dedim gözlerimi devirerek.

"Üzgünüm Rea, sadece annen çok fazla ödev veriyor." Dedi masumca.

Şu masum çocuğa kim dayanabilirdi ki? Şirin mi şirin, tatlı mı tatlı. Küçücük bir çocuk gibi.

"Affettin mi?" Dedi. "Affetmemi gerektiren bir durum yok burada. İlk defa adımı unutmadın." Dedim ve yürümeye başladım.

"Ben buraya seni almaya geldim." Dedi beni şaşırtarak.

"Neden?" Dedim yürümeye devam ederken.

"Eve artık her gün beraber döneriz diye düşünmüştüm." Dedi.

"Üzgünüm Caniff ama okuldan ayrılıyorum." Dedim.

"Tanrım beni mi buldun?" Dedi yüksek sesle.

Ses tonuna karşı ürkmüştüm ve bunu fark etmişti sanırım. Yanıma gelip elimi tuttu. Nefesim kesilirken, rektörün sesiyle elimi aniden çektim.

"Bayan Mendes, okulumda bir erkekle bu kadar samimi olunmayacağını kurallar listesinde belirtmiştim." Dedi.

"Pardon ama burada sanat yapılıyor ve bir kız, sevgilisiyle el ele gezemez öyle mi? Altını çizmek isterim, burası bir sanat okulu. Aşk bir sanattır." Dedi Taylor..

Yorum bol bol yorum istiyorum dostlar skneemjdns

teach meHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin