Ah Çocukluğum.

140 8 8
                                    

Her şey tam masamda. Çayım, sigaram, hayaller, umutlar tabi ay ve gece de eşlik ediyor bana. Bir anda çocukluğum belirdi kapıda. Oturdu masaya. Çay verdim ısınsın diye. Tabi çayı duyan yalnızlığım da katıldı bize her zaman ki gibi. Çocukluğum konuşmaya başlayacakken kapıdan aşk ve mutluluk el ele girdiler içeri, oturdular masaya. Bi anda sessizlik oluştu garipleştik hepimiz. Hiç beklemediğimiz anda umulmadık zamanda acı çıktı geldi oturdu. Masam ilk defa bu kadar kalabalık olmuştu ama bunların ne işi vardı burda? Çocukluğum konuşamadığı kelimeleri döktü masaya:
-Çocukken daha mı mutluydun sen? Anne veya babanın kucağında uyurdun şimdi ise bu saate hala ayakta aklında bin bir türlü sorular var. Araba diye terlikle oynadığın zamanlardan seni seviyorum kelimesine başkaların oyuncağı oldun! Çocukken ne mutluydun sen kendi hayal ülkenin tek kahramı. Kimse olmasa bile yanında varmış gibi hayal edip mutlu olurdun. ık oldukların oyuncakların ve hayalindeki insanlardı. Seni bırakıp gitmeyen insanlardı. Sen çocukken dahada mutluydun ve...
'Sen artık büyüdün' diyerek kesti çocukluğumun sözlerini aşk. Ve ekledi:
Sen büyüdün artık. Sana aşkı tattırdım. İki ayrı insanin nasıl bir olacağını, farklı hayatların nasıl ortak hayatlara dönüşebileceğini öğrettim sana. Kendinden önce başka birini düşünmek nedir, sarılmak nedir, bir insanın gözlerine bakınca nasıl heycanlanır onu öğrettim sana. Birini canın yapmak onu özlemek nasıl bir duygudur, birini uzak olsa bile solunda hissetmeyi öğrettim sana.
Aşkın sözleri arasında çocukluğum gitmişti çoktan. Aşk kalktı ayağa 'Eee her güzel şeyin birde kötü yönleri var. Şimdide onları öğren' dedi ve mutluluğu aldı gitti arkasına bile bakmadan. Sadece izlemekle yetimdim. Acı tek bir kelime etti her şeyi özetler gibi:'Yanlızlıktan daha acı bir şey olmaz. Benim bu masada yerim yok.' dedi çayından bir yudum bile almadan gitti. Masada ben ve yalnızlığım kaldık. Haa bir de çay var.

Paranoyak Adam.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin