Sen harikasın

137 20 25
                                    

Irmak:

Sabah uyandığımda bizim cadının yanından kalktım ve aşağı kata inip mutfaktan bir bardak su alıp içtim.

Tekrar odaya dönmek için hareketlendiğimde bir kol benim gidişimi engellemişti.

"Günaydın ufaklık" dedi Doruk beni süzerek.

"Günaydın ve hoşça kal" dedim ama beni kolumdan tutup tekrar kendine çekti.

"Oraya gitmiyorsun"

"Nedenmiş o?"

"Zeynep'in cezası başladı çünkü" dediğinde gözlerimi pörtletip ona baktım.

"Saçmalama ya, gideceğim" dedim ama bu sefer de belimden tutup çekmişti.

"Ya Doruk bıraksana beni, bizi ayıramazsın Doruk. Doruk!"

"Ya sussana cadı, kapa çeneni iki dakika"

"Ya beni evden mi kovacaksın, sen nasıl arkadaşsın ayıp ama"

Beni mutfağa indiğimizde bırakmıştı.

"Hayır sen kahvaltı hazırlamaya başla, o bugün odasından çıkmayacak."

"Ya abi bari balık krakerimi ver" dedi Zeynep kafasını mutfak kapısından içeri uzatarak.

"Zeynep hemen odana dönüyorsun"

Zey koşarak mutfaktan kaçmıştı. Giderken de "Balık kraker katili" diye bağırmayı ihmal etmemişti.

"Odasında balık kraker stoğu olduğunu biliyorsun değil mi?" dedim Doruk'a dönerek.

"Evet ama artık yok" dediğinde ona bezle vurmuştum.

"Çok pisliksin"

"Biliyorum, şimdi sen sofrayı hazırla bende menemen yapacağım"

Buzdolabına yönelip kahvaltıkları çıkarttım ve masaya dizmeye başladım.

Tabakları çıkardığımda ise üç tabak koyduğumu gören Doruk "2 tabak olacak" diyerek birini kaldırmıştı.

"Zeynep?"

"O odasından çıkmayacak diyorum ufaklık, hala olayı anlayamadın mı?"

"Gaddar abi olmaya karar verdin anlaşılan" dediğimde ağzıma peynir tıkıp "Aynen öyle" demişti.

"Hadi geç otur masaya, bende bizim çatlağa kahvaltısını götürürüm"

"Ben götürürüm sen zahmet etme" diye ayaklandığımda kolumdan tutup beni yerime geri oturtmuştu.

"Yemezler güzelim, eğer bugün birbirinizi görürseniz cezanızı iki güne çıkarırırm."

"Yarın okul var ama." Dedim sırıtarak.

"Öylesi daha iyi, okula göndermem"

"Doruk" dedim elimdeki zeytini ona fırlatarak. "Son senedeyiz, ne demek göndermem. Zeynep derslerinden geri mi kalsın?"

"Zeynep'i göndermeyeceğim dememiştim zaten" dediğinde ona ters ters bakmıştım.

"Bir gün okula gitmesen bir şey kaybetmezsin, zeki kızsın sen"

"Doruk beni deli ediyorsun" dediğimde burnumu sıkıştırıp elindeki tepsi ile mutfaktan ayrılmıştı.

Bende çayları bardaklara doldurup masaya yerleştirdim.

Zaten birkaç dakika içinde Doruk masaya geri dönmüştü.

"Ne o yüzün asık gibi?" dedim sırıtarak.

Yıldızları SayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin