Yabancı Aşk

Ebeni Becersinler

Bel ki geride bıraktığım bir ailem olsa, geride bıraktığım sevenlerim olsa benim yine bu kadar cesaretli davranırmıydım? Tabiki de hayır. Ama geride seveniniz yok,sizin için bir endişelenen yok, aileniz yok korkaklık yapmaya gerek hiç yok çünkü o silah beyninizi paramparça etse bile ölümünüzü kimse umursamayacak bu yüzdendir bel ki inadım,bu yüzdendir Poyraz için çalıştığımı söylememenin ısrarı. Silah patladığı an gözlerimi sımsıkı kapattım belki de bir daha asla açamayacağım gözlerimi ama şuan sapasağlam duruyordum.

Beni korkutmak için basmıştı o silahın tetiğine kurşun duvarı delerken geride bıraktığı yüksek ses kaldı tekrar yüzümü Erdala çevirdiğimde sırıtıyordu.

-Söylemeyecek misin?

-Hayır.

Erdal iyice sinirlenmişti. Beklediği cevabı yine alamamıştı benden. Alamayacaktıda.

-Eğer yaşamak istiyorsan o çeneni konuştur.

Tekrar sessiz kalmıştım ona istediği cevabı asla vermeyecekdim burdan sağ çıkacağıma pek ihtimal vermiyordum zaten.

-O zaman öl.

Dedi ve silahı bana yaklaştırdı o an aşağıdan gelen ses ile tipimde bi sırıtış belirdi.

-Asyaaa seni almaya geldiiiik Poyrazcığım ile

Bu Candı o sırada tekrar ses geldi

-Bi daha Poyrazcığım dersen seni.....

Ve yine bir küfür sarfetti Poyraz. Gelmişlerdi ve burda bile didişiyorlardı. Erdal ağzında bir küfür mırıldandı

-Erdaaal bırak lan kızı

Can kendini yırta yırta bağırıyordu.

-Poyraz olduğunu tahmin etmeliydim

Demişti Erdal ama geç kalmıştı. Odanın kapısı büyük bir şiddetle açıldı ve içeri Can daldı o kadar hızlıydı ki Erdal silahı doğrultamadan peşi sıra yumruklarını savurdu canım ya, Poyraz ise Canı Erdalın üzerinden çekti ve bu sefer kendisi yumruklamaya başladı. Can yanıma geldi ve yanaklarımı çekerek.

-Oyy benim çirkinime birşey olmuşmu, oy ona zararmı vermişler, oy onu kaçırmışlarmı,oy ona kızmışlarmı,oy

-Yeter lan ibne

Diye bağıran Poyrazın sesi ile yerimde sıçradım ama yüzümdeki gülümsemeye mâni olamıyordum. Bana bu şerefsizin zarar vermesine izin vermemişlerdi.

-Hadi artık gidelim

Diyen Poyraza kaymıştı gözlerim zaten kayar kaymazda hayatının en büyük şokunu yaşamıştı,adamın sıfatını değiştirmişlerdi şu an gerçekden çok kötü görünüyordu buradan sağ salim çıkması pek mümkün görünmüyordu iyi olmuştu ona haketmişti bunların hepsini. Yavaşca evden çıktık ve arabaya bindik,zaten Can herşeyi anlatmaya başlamıştı.

-Çirkin işte Poyraz seni iş çıkışı beklemeye başladı sen gelmeyince olanları anlamış Erdalın evini öğrenip geldik bizde. Sana birşey yapmadı değilmi?

Hayır anlamında başımı salladım. O an aklıma gelen şey ile gözlerim parladı lan Erdal şerefsizi belgeyi alırken gördü ama ben belgeyi çantama attığımda fark etmişti. Hızla çantanın içini yokladım ve bingo! Çantamdaki belgeyi aldım ve havada salladım ikisininde bakışları bana döndü,Can elimdeki belgeyi çekip incelemeye başladı.

-Kız çirkin yine yapacağını yapmışsın helal sana be! Yine belgeleri almış Poyraz

Diye seslendiğinde Poyrazın yüzünde sinsi bi sırıtış belirdi"patronu kim" dediğini duyar gibi olmuştum ama kulak asmadım. Tebrik dolu bir yolculuğun ardından eve geçtik kendimi direk odaya atıp uykumun tatlı kollarına bıraktım daha fazla yorgunluğa bedenim dayanamadı.

.............

-Asyaaaaa hadi kuzum okul vakti.

Diye böğüren camış kim diye gözlerimi açtığımda başımda dikilen Can'a en ölümcül bakışlarımı attım içimde kızılca kıyametler kopsada yüzüme vurmadan gülümsemeye çalıştım,daha sonra banyoya gidip elime yüzüme nur indirecek şekilde yıkadım. Daha sonra saçlarımı açtım ve bir kenarını örüp tel toka ile tutturdum. Daha sonra ders programına baktıp ve kimya edebiyat,coğrafya, fizik kitaplarına lanet okuyup çantaya koydum. Koşarak aşağı indim son anda düşme tehlikesini atlatıp dışarı fırladım ve arabaya bindim.

Poyraz birden gaza yüklenince koltuğun ırzına geçecek şekilde yapıştım. Gözlerim ne kadar açıldıysa Poyraz'ın kahkahası ile rezil olduğumu anladım.

-Korktun mu?

-Yook ne korkucam peh!

Dedim halbu ki koltukla bir olmuştum. İnadıma biraz daha gaza yüklenince tek çizgi halinde camdan geçenlere baktım.

-Poyraz yani korktuğumdan değilde biraz midem bulandı yavaş sürsen

Dediğimde yüzündeki sinsi gülümseme ile yalan söylediğimi anlamıştı ama yavaşlamıştı. En sonunda okula geldiğimizde hemen arabadan indim ve Poyraz'a el salladım. Hala sırıtıyordu. Sınıfa girer girmez belime sarılan kollar ile neye uğradığımı şaşırdım. Deniz. Bana. Sarıldı.

-Deniz ne yapıyorsun?

Diyip kollarından ittim

-Neden gelmedin okula?

Sanane demek gelsede birşey demeden, arka sıraya geçtim. Bizimkiler ile tek tek selamlaşıp biraz muhabbet ettim. Fizik hocası derse girdiğinde hemen ders anlatmaya başladı. Lanetlenmiş!

Düşünüyorum acaba bu formülleri bulan o an hangi kafayı yaşıyordu nerden geliyor aklına böyle şeyler sanane ışığın hızından , sanane elektriklenmeden, sanane kardeşim? Hele geometri sanki bakkala gidip ekmeğin yüksekliğini köşegen sayısını buluyoruz anlayamıyorum kafamda deli sorular. Hoca kendini derse kaptırmıştı iyice ölmeden önce son isteğini sorsalar 11-B'ye şu konuyu anlatıyım da öleyim modundaydı. Zil çaldığında koşarak bahçeye çıktım ve özgürlüğün tadını çıkardım. Beden dersinden sonra sadece Demi Lavato dinleyebilecekken fizikden sonra ruhum Azer Bülbül oluyor.

-Asya

Denizin sesi ile arkamı döndüm bu çocuk fazla olmaya başlamıştı her yerden çıkıyordu.

-Biraz konuşabilir miyiz?

Her ne kadar konuşmak istemesemde kabul ettim ve banka oturduk.

-Asya ne dersin bilmiyorum konuya nerden başlayacağımı bilmiyorum ama...

Cümlenin sonunu az çok tahmin edebiliyordum ve kalbini kırmakdan korkuyordum

-Sus Deniz.

Dedim ve kalktım

-Ne yani beni reddediyor musun?

Deniz'e uzaylı görmüş gibi baktım ve daha sonra cevabı verdim.

-Sanki Brad Pitt'i reddediyormuşum gibi davranma Deniz

Dedim ve sınıfa gittim bahçede bi hava bile almaya fırsat vermiyorlardı.

-Poyrazdan mı korkuyorsun?

Bu Poyraz'ı nerden tanıyordu.

-Poyraz'ı nerden tanıyorsun?

-Bu o kadar önemli değil sen o şerefsizden korkuyormusun?

Poyraz'a şerefsiz demesi canımı sıkmıştı

-Bence Poyraz'a şerefsiz diyecek en son kişi sensin bana korktuğumu söylüyorsun ama burda arkasından atıp tutuyorsun bi de yüzüne konuşsana.

Deyip sınıfa çıktım

-Senden vaz geçemeyeceğim

Ebeni becersinler inşallah

Yine kısa bir bölümle karşınızdayım görüşlerinizi bekliyorum kendinize iyi bakın hoşçakalın