BTS'in Başı Türklerle Dertte

♈41.Taehyung?♈

JİMİN

Bay Bobsa daha sıkı sarıldım ve diğerlerine korku dolu gözlerle bakmaya başladım.

-çocuklar, bu ikisine ne olmuş böyle.
İlk defa böyle ciddi bir şekilde kavga ettiler.

Hepsi onaylayan mırıltılar çıkarmaya başladı. Evet, gerçektende ikisini ilk defa böyle görüyorum. Gerçi daha önce taehyung Min Soo dan ayrıldığında da bu şekildeydi ama biraz önceki olan tavrı jungkooka karşıydı. Yani ikiside daha önce birbirlerine karşı bu kadar öfkeli olmamışlardı.

Namjoon
-bilmiyorum ki. Ama yanlış duymadıysam jungkookla elif çıkıyormuş.

Suga hyung başını kaşıyarak namjoon hyunga baktı.

Suga
-o lafı sizdemi duydunuz. Ben hayal gördüğümü sandım. O kız maknaeye nasıl baktı ya. Ben varken ayıp etmiş.

Ona içimden gözlerimi devirdim. Ne! Dışımdan devirseydim gözlerimi oyardı ve onlarla kolye yapardı.

-jungkookla elif. Ben ikisini bir araya getiremiyorum. Beynim o kadar gelişmedi henüz ki gelişsede imkansız gibi bir şey. Canım maknaem her gün dayak yiyecek.

Derken elimin birini kalbime koymuş, onun için bir dakikalık saygı duruşuna geçmiştim. O, bunu hak ediyor.

Hope
-bende bir araya getiremiyorum. Düşünsenize, jungkook elifin istediği bir şeyi yapmadı diye elifin ona fiske attığını. Bu gerçekten gurur kırıcı.

Hepimiz başımızı olumlu anlamda salladık.

Jin
-peki şu ada kim. Tanıyan varmı?

Hope hyung hemen lafa atıldı.

Hope
-sanırım elifin kuzeni. Geçen gün çantamı bana kuzeninden göndereceğini söylemişti.

Namjoon
-aahhhh demek kuzeni. Ama elifle jungkookun çıktığına V neden sinirlendi. Hayır yani ona ne ki bundan.

Aslında haklı, taehyung neden bu kadar sinirlendi.

Suga
-bu kadar olay bana fazla. Bu saatten sonra benim İQ m sıfırlanıyor. Sabah konuşuruz. İyi günleeer. Dur lan yanlış oldu, iyi geceleeeer.

Dedi ve ayağa kalktı. Bay Bobsu kendime çevirdim.

-Bay Bobs, sanırım bu kadar olay benim için çok fazla, hadi yatalım.

ELİF

Esneyerek merdivenlerden inerken koltukta oturan adayı gördüm. Sessizce oturmuş, duvarı izliyordu. Beni fark tmesi adıma boğazımı temizledim. Bunu yapmamla sıçrayarak bana döndü. Durgun ve oldukça yorgun görünüyordu.

Ada
-demek kalktın.

Olumlu anlamda başımı salladım ve bende koltuklardan birine oturdum.

-sende kalkmışsın.

Derin bir nefes aldı.

Ada
-neden bana jungkookla sevgili olduğunu söylemedin. En azından kuzenine bundan bahsedebilirdin.

Yanımda duran sarı yastığı kucağıma çektim ve bağdaş kurdum.

-çünkü annemlere söylemenden korktum.

Aslında annemlere demesi umrumda bile olmazdı. 20 yaşıma girdim ve bunun için bana kızacaklarını sanmıyorum. Tabi babam bana biraz karşı çıkabilirdi ama onu da ikna ederdim.

Ada
-ben neden öyle bir şey yapayım?

Derken kaşlarını çatmıştı. Omuz silktim umursamaz görünmeye çalışarak.