♈38.V'i Seviyorum♈

19.5K 1.4K 319
                                    

ADA

Hayırsız kuzenimden ayrıldıktan sonra kaldırımda yürümeye başladım. Kesinlikle hizmetçi olarak çalıştırıldığımı hissetmeye başladım. Hadi ama kim kuzeninin dediğini yapar ki? Bu akrabalık kurallarına ayıkırı. Bilirsiniz işte, o sizi sinir eder, siz onu sinir edersiniz ve kavga edersiniz. Bu bir kuraldır. Fakat onun dediğini yapmak bu kuralların arasında yoktur.

Ah...

Yolun karşısından gelen taksinin önüne atladım ve durması için kollarımı iki yanıma açtım. Araba önümde aniden fren yaptığında aramızda sadece yarım metre kalmıştı. Adamın tepkisine bakmadan hızla taksinin önünden çekildim ve ön koltuğa oturdum. Adam hala şokta kalmış olacak ki gözleri kocaman açılmış, elleri sıkıca direksiyonu kavramış ve şaşkınlıkla biraz önce benim olduğum yola bakıyordu. Gözlerimi devirdim ve adamın gözünün önünde elimi salladım.

-heeey, buradayım moruk

Adam sıçrayarak bana baktığında artık transtan çıkmış gibiydi.

-s sen manyak mısın. Nasıl arabanın önüne atlarsın, deli!

Sırıttım.

-sende fazla abarttın. Hadi taksimetre yazıyor. Beni şu adrese götür.

Derken telefonumdan adresi ona göstermiştim. Adam derin bir nefes aldı ve ilerlemeye başladı. Ne! Ben nereden bilebilirdim ki bu kadar korkacağını. Tamamen onun suçu. Emekli olması gerekirken hala taksi kullanıyor ve bu gibi aksiyonlara kalbi dayanamayabilir. Hepsi devletin suçu!

♊♊♊

Taksi durduğunda taksimetreye baktım. Bu ne lan!

-abi bu nasıl para. Dalgamı geçiyorsun sen benimle.

Adam tip tip suratıma baktığında türkçe konuştuğumu anladım. Derin bir nefes aldım ve cebimden parayı çıkarıp adama uzattım. Kaşlarını çattı.

-bu para az!

Dedi sinirle. Sırıttım.

-bana göre çok, sana göre az, ne yapacağız amca bey. Üstelik on dakikalık yolu yarım saatte geldik, sen neyin hesabını yapıyorsun bana.

Dediğimde sinirden kızarmaya başlamıştı. Sırıttım ve arabadan indim. Adam bana sinirle işaret parmağını sallarken ona el hareketi yaptım. Adam gözlerini şaşkınlıkla açtı ve gaza yüklenip anında burayı terk ettim. Ne! Size daha önce terbiyeli biri olduğumdan bahsetmemiştim. Terbiyeli olduğumu düşünmeniz sizin hatanız.

Arkamı döndüğümde kocaman bir bina görmem bir oldu. Üzerinde kocaman Big Hit Entertainment yazıyordu. Acaba ne şirketi. Yani ne üzerine kurulan bir şirket.

Jungkook
-taksiciye yaptığın hareket çok yanlıştı.

Başımı binanın tepesinden aşağı doğru indirdiğimde, karşımda bana alayla bakan çocuğu görmem bir oldu. Ne!?!?

-hanım evladı?

Gözlerini devirdi ve elleri cebinde bana doğru gelmeye başladı. Üzerinde krem rengi, kalçasını örten bol bir t-shirt vardı. Kolları dirseklerinde bitiyor ve ona salaş bir hava veriyordu. Onun altında iste koyu gri bir eşofman vardı. Ayaklarında ise siyah puma ayakkabılar. Sağ bileğinde baktığımda ip bir bileklik gördüm. Her ne kadar salaş ve kimseyi umursamaz tarzda giyinsede belli bir tarzı olduğu apaçık ortada. Üstelik bu salaş haliyle bile her yanından para akıyordu. Üzerindekilerin marka olduğuna kalıbımı basarım.

 Üzerindekilerin marka olduğuna kalıbımı basarım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BTS'in Başı Türklerle Dertte Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin