■ Toprak
Gerçekten kahveyi tuzlu mu yapmıştım, inanmıyorum ya ne kadar aptalım adam kim bilir neler kurdu kafasında ama bana önemli değil dedi. Bir dakika ne dedi ne dedi !! Tuzlu kahveni biraz erken mi içtim dedi o !! Ah benimle dalga geçiyor resmen. Rezil oldum hem de hiç tanımadığım birisine. Bu durumu nasıl düzelteceğimi düşünürken doktor hala yüzündeki gülümsemeyle bana bakıyordu. Mahcup bir şekilde masada duran su bardağını alıp öne doğru uzattım.
-"Şey ben gerçekten özür dilerim mutfakta üzerinde şeker yazan kabı aldığıma emindim ama yanlış görmüşüm sanırım, su için belki tadı gider"dedim ve bardağı uzattım.
Bardağı yavaş bir şekilde aldı ve gözlerimin içine bakarak içti. Ben niye böyle bir şey yaptı diye düşünürken o çoktan suyu içmiş ve bardağı masaya bırakmıştı.
Ayağa kalkıp; -" Ben artık gideyim zaten geç oldu sende yatarsın herhalde" dedi ve kapıya doğru yürümeye başladı. Bende yaptığım hatadan dolayı bir şey diyemedim ve arkasından kapıya gittim. Ceketini verdikten sonra dışarı çıktı ve elini uzattı; -"Yakından tanıma fırsatım olduğu için mutlu oldum" dedi ve elimi sıktı. Sessiz bir şekilde -"İyi geceler doktor bey" dedim. Niye böyle dediğimi hala bilmiyorum ama sadece o an söylemek istedim. Zaten adamın gecesini tuzlu kahveyle yeterince bozmuştum bari bu saatten sonraki zamanı iyi geçsin istemiştim. Bir süre daha kapıda gökyüzüne baktıktan sonra içeri girdim ve odama doğru gittim. Sıcak bir duş alıp yatağıma uzandım ve kitap okumak için yeterli olacak ışığı ayarladım.■ Rüzgar
Mutfaktan geldiğinde dalgın gibi görünüyordu. Elindeki tepsiyi masaya bıraktı ve fincanları oturduğumuz koltukların önüne doğru yaklaştırdı. Aynı anda fincanlardan bir yudum aldık ve geriye püskürtmemiz bir oldu. Tanrım cidden tuzlu mu yapmıştı kahveyi. Eğer bu bir şakaysa gerçekten kötü bir şakaydı. Aşırı tuzu hiç sevmem ve tuzla yapılan şakaları da sevmiyorum. Ama o kadar mahcup bakıyor ki şuan yüzüme içimden ne kızmak geliyor nede çekip gitmek. Bende kızmadığımı anlamasın diye -"Önemli olmadığını ve tuzlu kahvesini biraz erken içtiğimi söyledim -"Şaşırmıştı ve tabi ki hemen özür dilemeye ve kendini affettirmeye çalıştı daha sonra da suyu içmemi söyledi. Ne kadar istemesem de suyu içtim. Sonra da gözüm saate kaydı ve geç olduğunu gördüm. Hemen kalkıp kapıya yürüdüm ve onunda muhtemelen uyuyacağını tahmin ettiğim için kahve için teşekkür edip ceketimi vermesini bekledim. Sonra da tanıştığıma memnun olduğunu söyledim ve kapıdan çıktım. Fazla uzaklaşmamıştım ki arkamdan onun sesini duydum -"İyi geceler doktor bey" dedi. Bende içimden; -"iyi geceler tatlı kız" dedim.. Çok masum ve tatlı bir yüzü var. Ama bunu yapamam o daha çok genç ve benimle olmak için çok narin bir kişiliği var.
■ Toprak
Şuan kendime gerçekten inanamıyorum. Adamın karşısına hem yarı çıplak çıkmış hem de bir güzel tuzlu kahve yapmıştım. Neyse ki babam iyileştikten sonra bir daha görmeyeceğim. Kendimi bununla avuturken telefonumdan gelen mesaj sesiyle bir an irkildim ve telefonun kilidini açıp mesajlar kısmına girdim. -"Doktor Rüzgar : İyi geceler Toprak. Bu akşam olanı düşünüpte uyumadığını biliyorum. Lütfen bunu kafana takma ve uyumana bak yarın okul var. Tekrar iyi geceler. :)" demiş. Bu adam benim odama kamera falan mı yerleştirdi acaba diye şüphelendim birden. Etrafıma baktım ama bir şey göremeyince uyumak için yatağımın içine doğru süzüldüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Babamın Doktoru [ TAMAMLANDI ]
Romance■TÜM HAKLARI SAKLIDIR■ Toprak KAYMER 19 yaşında Kumral,Yeşil Gözlü,1.75 boyunda. Annesini doğumunda kaybetmiş ve bu yaşına kadar da hep babasıyla yaşamış olan, Lise 4 de okuyan, ve genelde kavgacı olan bir genç kız. Babasının kalp krizi geçirmesiy...