MELEZ KIZ•MinYoongi/TAMAMLANDI

Yarı Koreli Yarı Türk

Merhabalarrr mediadaki Song Jae Young:)
Dikkat!
Koyu yazılmış konuşmaları korece gibi düşünün. Kafanız karışmasını istemem :)

İlk olarak kendimi tanıtıyım.
Ben Song Jae Young. Babam koreli annem ise türk. Liseyi Türkiyede okumak istediğimi söylediğimde babamla annem küçük bir kalp krizi geçirdiler. Babam kabul etmedi ve bu istediğime karşı çıktı. Anneme gelince benim mutlu olmam için herşeyi yapıcağını söyledi. Sonuç olarak liseyi Türkiyede okudum babam ise korede kaldı. Her tatilde babamın yanına gider bol bol alışveriş yapıp Türkiyeye geri döneriz. Türkçeyi bir türk kadar iyi olmasada altı aylık bir kurs sonrası hallettim. Bu sene ucu ucuna İstanbulda bir üniversiteye girebildim babam doğal olarak çok şaşırdı benden bunu beklemiyordu adamcağız. Üniversitede güzel sanatlarda okuyorum şimdi. Daha ilk senem ve grafiker olmak istiyorum.

İlk dönem üniversiteye  alışma süreci benim için normal insanlara göre daha zor geçti. Tüm dönem boyunca gözlerim koreli aradı ama bir tane bile yoktu koca üniversitede oysa annem olucağını söylemişti. Zorla bir kaç yeni arkadaş edindim ve hepsi sevimli insanlar. Bu arada onlarla kaynaşırken adıma ya 'melez kız' yada 'Jae' denmeye başlandı. Şimdi gelelim benim saplantı haline getirdiğim heykel bölümünde okuyan çocuğa. Dağınık saçları,zayıf ama kuvvetli yapısı ve o sert ama sevimli bakışları. Onu ilk olarak seramik atölyesinde üstüne yapışmış terlemiş tişörtüyle gördüm. Tamam biraz iğrenç olabilir ama aman tanrım yani okadar iyi duruyordu ki.
  
Yakın arkadaşım Melisa sayesinde tanıştık ama arkadaştan öteye gidemedik,sürekli aynı ortamda bulunuyoruz ,partilerde karşılaşıyoruz hatta bölümlerimiz bile aynı katta. Ben uzaktan uzağa onu deli gibi takip ettim. Bu arada adı Orçun. Çocuk hakkındaki tüm bilgilere sahibim. Tüm sosyal medyalardan takip ediyorum,kimlerle takıldığını ve neler sevdiğini biliyorum. Melisa bu konuda en büyük yardımcım.

İki katlı ufak bir evde oturuyoruz annemle. Üniversiteye başladığım için annem ikinci dönem sonu Koreye geri dönüyor yani buda demek oluyorki artık İstanbulda tek başıma yaşıcağım. Şimdi dönem tatilindeyiz ve ben Koredeyim. Toegye-ro caddesi üzerinde Tom n Toms coffee adlı kahve dükkanın kuzenimi bekliyorum. Mi Cha benden iki yaş ufak ve lisesinden çıkıp yanıma gelmesini bekliyorum yaklaşık iki saattir.
"Unniiii!"
"Mi Cha'm" ayağa kalktım ve sarıldım çok özlemişim. Karşıma oturdu ve bana sevimli sevimli bakmaya başladı
"Üniversite nasıl? Yakışıklı var mı? Skypede açmıyorsun"
"Bir nefes al ilk önce. Üniversite fena değil zar zor derslerden geçtim bı dönem. Evet bir tane beğendiğim var ama bana bakmıyor"
"Nasıl sana bakmaz sen gördüğüm en güzel kızsın"
"Ahh saçmalama abartıyorsun"
"Unni beni sinir etme istersen"
"Sus bakıyım sen"
"Ya sen bana şu çocuğu anlat"
"Benden azcık uzun,kumral gibi ama sarıda var saçlarında,kaslı değil azcık var kası ve böyle soğuk gözüküyor ama tanıdıkça çok sevimli"
"Ee adı ne??
"Orçun"
"Ne Türk mü?"
"Evet hem neden olmasın annem Türk benimde"
"Tamam onda problem yok ama şimdi senin koreli biriyle birlikte olman yakışır"
"Saçmalama Mi Cha"
"Unni haklıyım bak görürsün"
"Ahss içim daraldı"
"Tamam bak hadi iyisin kahveler benden,hemen alıp geliyorum"Mi Cha kalktı bende telefonumu karıştırmaya başladım Melisadan mesaj gelmişti'Orçun bugün seni sordu' hihih beni sormuş yuppi Orçun beni sormuş. Dayanamayıp hemen cevap verdim Melisaya'Peki ne sordu sen ne dedin?'
'Ortalıklarda görünmediğini söyledi bende dedim ki Koreye babasını ziyarete gitti sonra oda dedi ki hıı keşke buralarda olsaydı bişeyler yapardık dedi' ben olduğum yerde tepinmeye başladım. Beni sormuş ya yerim onu. Ben olduğum yerde zıplarken Mi Cha yanıma geldi elinde kahvelerle.
"Şey unni?" Kahvemden bir yudum aldım
"Efendim?"dedim tek kaşımı kaldırıp ona bakarken.
"Bizimkiler karaokeye gidiyorlar benide çağırdılar gidebilir miyim?"
"Ah senin yaşında olmak vardı. Hadi kalk git"
"Biri duysa otuz yaşında sanar seni"diyip yanağımdan öptü ve kahvesini alıp çıktı. Yarım saat daha kafede takıldıktan sonra otobüse binip eve gittim.