Beni Tanıştırıcaksın!

1.8K 97 18
                                    

Koyu yazılmış konuşmaları korece gibi düşünün :)

İyi okumalar (^-^)
ㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋ
  Koşarak merdivenleri indim. Masada oturmuş annemle kahvaltı ediyordu burada olmaması gerekiyordu. Sinirlenmiştim kesinlikle kızarıyordum sinirimden.
"Senin evimde ne işin var?!"
"Sakin ol Jae Young sadece annene geçen sefer muhabbetini yaptığımız karabaş otunu getirdim oda beni kahvaltıya davet etti."
"Tamam kahvaltını ettiysen git artık."
"Kızım kendine gel misafirimize öyle davranman çok ayıp."
"Onu evimde istemiyorum anne."
"Orçun siz kavga mı ettiniz?"
"Ya aslında Merve abla Jae haklı ben kalksam iyi olur."
"Orçun bak beni kızdırma söyle aranızda ne oldu?" Orçun dönüp bana baktı ben kızarmış ve sinirli bir şekilde ona bakıyordum. Gözümle işaret yaptım evden çıksın diye.
"Jae gözlerini oymamı istemiyorsan kaşın gözün rahat dursun. Tamam Orçun anladım aranızda ama böyle olmasını istemezdim açıkçası üzüldüm."
"Hata benimdi Merve abla Jae haklı o yüzden ben gidiyorum."
"Tamam oğlum yolcu ediyim seni." Orçun önde annem arkasında kapıya doğru giderlerken annem parmağını bana doğru sallıyordu.

Okuldan içeri girdiğimde banklarda uyuyan biri vardı suratında montu örtülü ve Mustafa hoca onu dürtüyordu.
"Çocuğum evin yok mu senin?"
"Ih-hı" Mustafa hoca yüzündeki montu kaldırınca Suga olduğunu gördüm.
"Sen yeni öğrencisin Türkçe biliyormusun? Dur ya da 'Do you speak Turkish çocuğum'. " Mustafa hoca hala bir şeyler konuşuyor ama Suga oturur pozisyona geçmiş şekilde sadece gözlerini ovuşturuyordu.

Dayanamayıp yanlarına gittim.
"Ah Jae Young kızım bak buda çekik tanıyor musun ?"
"Evet hocam ben hallederim."
"Tamam bak sana güveniyorum kızım." Dönüp Suga baktım yamuk bir şekilde sırıtıyordu. Banka yanına oturdum.
"Adama yazık değil mi neden cevap vermiyorsun?"
"Çünkü cevap versem daha çok konuşucak."
"Neden burada uyudun eve gitmedin?"
"Hııı şöyle özet geçiyim. Sarhoşun birine yardım ettikten sonra deli gibi kokuyordum. Kaldığım eve gitsem büyük ihtimalle kovulurdum eve gitmemem daha hayırlıydı."

Ah lanet olsun gene o konu. Şuan kırmızının her tonu suratımda mevcuttu.
"Sana nasıl teşekkür edebilirim?"
"Bana kahve ısmarla melez kız."
"Hay hay efendim haha" Gülerek yerimden kalktım ve elimi uzattım. Elimi tutup kalktı tam o sırada okulun kapısından içeri Orçun girdi ve ilk bana sonrada Suga ile ellerimize baktı. Bense Suga'nın elini bırakmadan sürükleyerek kafeteryaya götürdüm.

Suga'nın gözlerinin içine bakıyordum sormam gereken milyonlarca soru vardı ama nerden başlıcaktım hiç bilmiyorum.
"Daha ne kadar bakıcaksın Song Jae Young?"
"Ha?"
"Kendine gel salak kız."
"Sensin salak be."
"Neden öyle bakıyorsun diyorum sana."
"Sormak istediklerim var ama çekiniyorum."
"Bu gün olmaz havamda değilim."Diyip kalktı ve ellerini cebine sokup yürümeye devam etti. Bu erkeklerin benle ne derdi var!? Sürekli ortada bırakıp gidiyorlar!

Grafik sınıfına girdiğimde sınıfta kimse yoktu bende teslim etmem gereken çizimlerimi tamamlamak amaçlı kağıtlarımı çıkardım ve bilgisayarda çizmeye başladım. Yarım saat sonra sınıf dolmaya başladı yanımdaki bilgisayara Tuğba adında bir kız oturdu. Kızla hiç muhabbetimiz yoktu ama birinden korelileri sevdiğini duymuştum.

      Suratıma bakıp gülümsüyordu bense hala onun bakışları üzerimde çizim yapmaya çalışıyordum.
"Tuğbacım bir sıkıntı mı var?"
"Hayır sadece çok güzelsin."
"Ay şimdi niye öyle şeyler diyorsun ki utandım."
"Şey uzun zamandır söylemek istiyordum arkadaş olabilirmiyiz?"
    Sandelyemi bir iki adım geriye doğru sürükledim ve Tuğbayı incelemeye başladım. Kız sarışın ve ela gözlüydü. Aslında çok güzel bir kızdı iyi birimiydi acaba bana nasıl davranırdı hiç bir fikrim yoktu ama sessiz birine benziyordu.
"Tamam ozaman bundan sonra arkadaşız." Dememle boynuma sarılması bir oldu. Bu kadar sevineceğini bilseydim önceden kabul ederdim. O sırada öğrencilerden biri sınıfa girdi ve Dekanın beni çağırdığını söyledi.

MELEZ KIZ•MinYoongi/TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin