Sen Benim Sonsuzluğumsun

9.Bölüm ~Hastane~

Merhaba..

Yine ben geldimm. Biraz geciktim . Kusura bakmayın :)
Multimedia da Barbaros aşkım var.. 😊 😊

Keyifli okumalar dilerimm... 😊 😊

Hayat bu aralar totosu ile bana gülüyordu. Araf da gibi hissediyorum kendimi. Bir yanım 'mücadele etme, bırak gitsin' derken diğer yanım 'buradaki seni sevenler için mücadele et' diyordu. Annemi ve babamı çok özledim. Onların yanına gitmemi engelleyen ise Büşra ve... Barbaros.. Onu hayatıma ne kadar sokmak istemesem de her seferinde onun yanında buluyordum kendimi.

Şuan ise hastanede son tetkikleri bekliyoruz. Yarım saat sonra ameliyata girecek bir kız gibi hissetmiyorum. Yanımda oturan Büşra'ya baktım. Canım arkadaşım.. Gözlerim dolmaya başlayınca kafamı duvara yaslayıp karşımda oturan Barbaros'a baktım. Beni inceliyordu. Ben de gözlerimi kaçırmadan onun sert yüz hatlarını incelemeye başladım. Çok kalın olmasa da orta kıvamdaki dudakları, beni içine çeken deniz mavisi gözleri, köprü gibi uzun kirpikleri, belirgin elmacık kemikleri ve adem elmasıyla kusursuz diyebileceğim bir yakışıklılığa sahip. Ölmeden önce onu yanımda görmek gerçekten iyi hissettiriyordu.

"Büşra saçın bozulmuş git lavaboda düzelt. " dediğimde koşarak lavaboya gitti. Amacıma ulaşıp Barbaros ve Buğra'yı yanıma çağırdım.

" Bakın, belki ben o ameliyat masasından sağ çıkamayabilirim. Bu yüzde-"

"Kes sesini Güliz. Ölmek kelimesini ağzına alma. Duvara yapıştırırım seni. " diye sözümü keserek tısladı.

" Barbaros haklı Güliz. Büşra için mücadele et. Sen güçlü kızsın. Eminim ki o ameliyat masasından daha güçlü bir Güliz olarak kalkacaksın. " dedi Buğra.

" Sözümü kesmeyin. Dünya fani. Ölürüm ya da ölmem. Sizden tek istediğim Büşra'ya sahip çıkmanız. O çok hassas. Bana bir şey olursa.. "

" Yeter! Sus!! Gerizekalı gerizekalı konuşup asabımı bozma. Salak kız! " dedi Barbaros. Verdiği tepkiye şaşırmıştım. Duvara yumruğunu geçirip hastanenin çıkışına yöneldi. Ben ise bir Buğra'ya bir de Barbaros'a bakıp duruyordum. Büşra yanımıza geldiğinde şaşkındı.

"Barbaros'un eli kanıyordu. Ne oldu burada?" dedi.

"Bir şey yok kuzum oturun siz. Ben geliyorum. " deyip hemşire aramaya başladım. Bir hemşireyi durdurup tentürdiyot ve sargı bezi aldım. Hastaneden çıkıp etrafa bakınmaya başladım. Bankta sinirli sinirli oturan Barbaros'u görünce yanına gidip oturdum.

" Kendine zarar vermekten vazgeç. " dedim.

" Sen de ölümden söz etmekten vazgeç. " dediğinde gözlerimi havaya diktim. Sonra ona dönüp elini tuttum. Hareketlerimi dikkatle izliyordu. Elini alıp dizime koydum ve tentürdiyotlu pamuğu kanayan yerlerine sürdüm. Acıyıp acımadığını kontrol etmek için yüzüne baktığımda istifini bozmadan beni inceliyordu. Ben de yaptığım işe geri dönüp sargı bezini de özenle sardım. Sarmam ile elini kendine çekmesi bir oldu. Şaşırsam da bir şey diyemedim. Ne diyebilirim ki.

"Bak ölümden bahsetmeyi ben de sevmiyorum. Ama insanın aklına geliyor böyle şeyler. Kızma bana patron. " dedim alayla.

" İyileştikten sonra cafe de cılkını çıkarttıracağım. Görürsün. " dedi alayla.

" Hak ediyorum. " dedim gülerek.

" Hadi bak ben ameliyata gireceğim şimdi. Büşra'ya destek ol köstek değil. " dediğimde başını salladı. Beraber kalkıp hastaneye girdik. Doktor Büşra ve Buğra'nın yanındaydı. Yanlarına gittiğimizde ameliyat vaktinin geldiğini anladım.