Çiçek ablanın sesiyle göz yaşlarımı sildim.
"Aylan hadi kızım. Okula geç kalacaksın."
Sesimi çıkarmadım. Anlaşılırdı ağladığım. Çiçek abla anlardı. Şu 1 ayda ailem olmuşlardı. Avni amca babamın yapmadığı babalığı yaptı bana.
Yavaşça yerimden kalktım ve doğru aynanın karşısına geçtim. Gözlerim şişmişti aynı dudaklarım gibi. Kançanağına dönmüştü.
Banyodaki işlerimi hallettikten sonra aşağı indim. Ağladığım belli olmuyordu. Makyaj Ürünleri sağolsun.Sessiz bir kahvaltının ardından okula gitmek için evden çıktım. Taksiye binip okulun önüne geldiğimde saate baktım. 12 dk vardı zilin çalmasına
Arka bahçedeki bir banka oturdum.
Sabaha kadar ağlamıştım. Olmayacak şey için ağlamıştım.
Korktuğum başıma gelmişti. Onu sevmekten korktuğumu söylemiştim anneme 1 hafta önce. Ama 1 haftadır kendimi onda buluyordum.
Biz diye birşey olmazdı."Burda ne düşünüyorsun " dedi o ses. Şaşkınlığı atamadan üstümden döndüm ona.
Ağladığımı görünce afalladı.
"Neden ağlıyorsun? " dedi soğuk bir sesle.
Soğuktu işte. Herşeye, herkese soğuktu. Şu 1 ayda onu gülerken hiç görmemiştim. Boş bakıyordu.
Senin için Ağlıyorum diyemedim. Seni sevdiğim için Ağlıyorum diyemedim. Önüme döndüm ve istemsizce göz yaşım yanağımdan çeneme yolunu aldı."Birini sevsen ve o kişi imkansız olsa ne yapardın. " dedim kısık bir sesle.
"Gerçekten seviyor musun " dediğinde duraksadım
Gerçekten seviyor muydum.
1 ayda olan sevgiden ne olacaktı ki.
Aşk değildi. Olamazdı. Ama ne bileyim, o aklıma gelince nefes alamıyordum. Kalbim ağzıma geliyordu.
"Bilmiyorum " dedim dürüstçe.
Birsey demeden gitti. Bende arkasından bakakaldım.
"Seni seviyorum gerizekalı şey , düşünmekten uyku uyuyamıyorum. " diye fisildadım.Ders zili çaldığında sınıfa çıktım. Dalayın sınıfta olmasına rağmen yerime oturmamış olması iyi oldu. Yerime geçtikten birkaç dakika sonra hoca geldi. Bana ters bakışlar atarken geçen hafta yaptığımı düşünüyordu büyük ihtimalle.
Kapı çaldığında dikkatimi kapıya verdim. Iceri nöbetçi öğrenci girmişti ve "Hocam Aylan Şimseği Berna hoca çağırıyor " dediğinde hocanın dikkati üzerime çekildi.Hocaya birsey demeden çıktım sınıftan. Hoca arkamdan hızla geldi ve kolumdan tuttu.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen " dedi sinirin hakim olduğu sesiyle
"Kolumu bırakın " dedim
Kolumu daha hızlı sıktığında ister istemez yüzümü buruşturdum.
"Hoca kolumu bırak " dedim kolumun acısının aksine sakince.
"Sınıfa geç !" diye bağrınca. Kendimi tutamadım ve çığlığı bastım
"Sana kolumu bırak dedim " hoca busefer kolumdan tutarak sınıfa sürükledi. Kolumun kızardığına iddiaya girebilirim.
Sınıfa geçtiğinde benim gözlerim Dalayı aradı.
Gözlerinin kapatmıştı. Hoca hızla beni yerime oturrtu ve kolunu kaldırdı atacağı tokata hazirlanmisken birden birisi onun elini tuttu.
"Sakın Hoca sakın ' dedi tehlikeli ses tonuyla.
Gözlerim sonuna kadar açıldı.
O sırada zil çaldı ve hoca hiçbişey söylemeden gitti.
Dalay sinirle sınıftan çıkınca arkasından bakakaldım.
hiçbirşey olmamış gibi müzik hocasının yanına gittim.
"Hocam beni çağırmışsınız " dedim sorar gibi
"Gel Aylan, kızım direk konuya gireceğim. Liseler arası müzik yarışması var. Bizim Okulumuzu senin temsil etmeni istiyoruz." Dediğinde başta şaşırdım. Sesim güzeldi fakat o kadar iddialı değildim.
"Sen ne dersin " dedi isteklice.
Sonradan neden girmemişim diyip pişman olacağıma şimdi kabul etmeliydim.
"Tamam hocam ama bir şartım var," dedim hoca biraz tereddütte kalsa da "neymiş şartın' dedi.
"Kendi şarkımı kendim seçeceğim " dedim. Hoca güldü ve kabul etti. Çalışma saatlerini konuşurken zil çalmıştı. Hoca beni derse gönderse de bahçeye çıkıp sabah oturduğum banka oturdum.Siyahın yakutla buluştuğu o portreyi getirdim gözümün önüne. Gözleri renkli olmasına rağmen içinde yeşil kırıntılar fazlaydı.
Denizin içindeki yakuttu. Denize atılmış fakat denizde hala bulunamamış yakut..
Yada denizin maviliği adı gibi serpilmişti gözlerine. Yeşile nazaran az bulunan mavilikler gözlerinde bir çıkmazı ifade ediyordu. Mercan gibi dağılan Kızıllık maviliği yarıp geçiyordu.
Mercan akuamarin ve yakut....
Bu üç değerli taş onun gözlerinde birleşiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yakamoz
Genç KurguBirisi denizdi diğeri Ay İmkânsızdı bir olmaları Adam çok kirliydi ama kadını güzel seviyordu, özel seviyordu. "Seni seviyorum " dedi kadın bütün gururunu ayaklar altına alarak. Adam soğuk ve sahte bir gülümseme gönderdi "Ben sevgiyi hak edecek bi...