Hayat Kavşağı

Bölüm 5

Çise çıktıktan sonra kimse konuşmadan kızın koşarak uzaklaştığı kapıya bakarken sonunda sessizliği bozan Aslıhan "Siz tam bulmuşsunuz bir birinizi! Ne yere bakan yürek yakanmışsınız aylardır hiç renk vermediler." dediğinde Mert'in sıkılı yumruklarının hedeflerinden uzaklaşan Yağmur, Çise'nin telefonunu önemsemeyip gözleri ile onu taciz eden kızlara doğru ilerlediğini fark edince ben de mi kaçsam diye düşünmeden edememişti. 

Sedef'in "Kim o kız biz tanıyor muyuz?" sorusundan damlayan zehirlere cevap vermek zorunda kalmaktan hoşlanmasa da bir şeyler demeden onu rahat bırakmayacaklarını da anlayabiliyordu Yağmur. Tüm bu söylentileri çıkaran hemşireyi bulup ona bunu ödetmeye ant içerken derin bir nefes alıp "Çok merak ediyorum ne zamandan beri burası dedikodu odasına döndü. Burada insanların hayatlarını kurtarmak için toplandık birbirimizin özel hayatlarını tartışır olduk. Ayrıca ne bu hesap sorar tavırlar. Aslıhan sen Kerem ile ilişkini gelip burada anlatıyor musun? Ya da Mert..." deyip susmuştu. 

Karşısındaki adamın gözlerindeki pırıltı kesinlikle o sulara girmemesini anlatmıştı bu yüzden hemen çark edip "Ya da siz" diyerek Miray ve Sedef'e dönmüştü. Kızlar yanaklarının içini hava ile doldururken Yağmur "Güzel. Şimdi tüm bu mahalle arası sohbetlerimizi arkamızda bırakıp işimize dönelim mi?" diye son noktayı koymuştu ama onu tanıdığından beri ilk kez bu kadar uzun süre konuştuğunu gören Aslıhan'ın vazgeçmeye niyeti yoktu.

"Arkadaşız sonuçta. Sen Kerem'i dinlemek istesen ben sana anlatırım. Hatta bak ne diyeceğim bir gün sen, kız arkadaşın, ben, Kerem hatta Çise ve erkek arkadaşı da gelir."

"Arkadaşımsan insanlar arkamdan dedikodumu yaptığında onlarla bir olup sen de bu saçmalığa katılacağına onları susturmayı deneyebilirsin belki böylece ben de senin güvenilir olduğunu düşünürüm"

Aslıhan, genç adamın kıvırma çabalarından eğlenerek onu izlerken Yağmur'u bu kadar tedirgin eden kişiyi daha çok merak ederken Mert'in "Çise'yi arayan kim biliyor musun?" sorusu ile tüm eğlencesi uçup gitmişti. Partnerinin Yağmur ile eğlenmekle uzaktan yakından alakası kalmamıştı. O telefon çaldığından beri aralarında olmayan adam sonunda kendine geldiğinde Aslı ilerleyen günlerde onu toplamak zorunda kalacağını düşünüp dertlenmeye başlamıştı.

"Dediğim gibi insanların özel hayatına karışmam bu partnerim olsa bile. Kimsenin karışmasını da istemem bu yüzden özellikle siz ikinize söylüyorum gidip Çise'yi sıkıştırmaya çalışmayın sakın." 

Parmaklarını Miray ve Sedef'e doğrulttuğunda kızlar bir an Yağmur'un akıllarını okuduğunu düşünüp korkuyla gerilerken kapıdan çıkıp insanların hedefi olmaktan kurtulsa da o da Çise'yi arayan kişiyi merak ediyordu. Haftalardır bir sevgilisi olduğundan bahsetmemişti hiç de görmemişti. Aynı evde kalınca insan en azından bunu bilmeli diye düşünen Yağmur bir an aklına gelen düşünce ile irkilmişti

Her şeye fazla kolay gözü ile bakan Çise sevgilisine bu durumdan bahsetmemiş olabilirdi ki bu da Yağmur'un bir gün kıskanç bir sevgili ile uğraşmak zorunda kalması anlamına geliyordu. Bunu bir an önce açığa çıkarması gerektiğine karar verip her yede Çise'yi ararken sonunda bir yangın merdiveninde bulduğu kızın karşısına dikilmişti.

"Ne oldu aynı evde kaldığımızı öğrendiler mi sonunda? Burası cehennem olacak değil mi? Herkes hakkımızda saçma sapan dedikodular çıkacak"

"Hayır çıkmayacak. Hayatının aşkı sayesinde kimse öyle bir şey düşünmeyecek"

Kız şaşkın şaşkın kafasını kaldırdığında Yağmur "Çise lütfen bana sevgilinin evle ilgili karışıklığı bildiğini söyle" derken cümlesine rağmen kızı tehdit ettiği fazlasıyla hissediliyordu ama bunun üzerine daha da şaşıran kız "Deli misin sen? Sevgilim olsa bu zamana kadar öğrenirdin değil mi? Yani tamam özel hayatımı seninle konuşmuyorum bu seni ilgilendirmez ama sabahtan akşama kadar sürekli dibdibeyiz. Sevgilim olsa bunu nereye saklayacağım" demişti