Hayat Kavşağı

Bölüm 12

Çise sessizce evden çıktığında hala hava aydınlanmamıştı. Son günlerde güneşi doğmadan selamlamak üzere evden çıkan kız sessiz olduğunu umduğu adımlarla dışarı çıkıp da bir şeye çarptığında uyku sersemi ne olduğunu anlayamamıştı ama kollarını göğsünde birleştirmiş adam kızgın gözlerle kıza bakıp kaşlarını kaldırıp "Hayırdır Çise Hanım bu saatte yolculuk nereye?" demişti. Çise bir anda yakalanmanın verdiği huzursuzluğun hala uyanmayan beynini uyarmasını umsa da söyleyecek bir şey bulamayarak saçmalamaya başlamıştı.

Yağmur, kızın saçmalamaya başladıktan sonra ne kadar uzun süre devam edebildiğini bildiği için onu susturacak şekilde gözlerini büyütünce Çise anında susmuştu. Aynı evde kalmalarının neredeyse dördüncü ayını bitirmek üzereyken artık birbirleri ile nasıl başa çıkacaklarını öğrenmişlerdi en azından Yağmur öyle düşünüyordu ama son birkaç gündür Çise'nin her zamankinden daha anormal davranışlarından çok sıkılmıştı.

"Dön geriye"

"Arkaya mı?"

Çise adamın ne demek istediğini anlamadığı için omzunun üzerinden baktığında dayanamayan Yağmur kızın omzunu tutup geri döndürürken irkilip sıçramış ve kapalı kapıya çarpmıştı bu da Yağmur'un son sabır kırıntısını yok etmiş "Çise delirdin mi sen? Derdin ne Allah aşkına kaç gündür bir garipsin. Hayır zaten normal değildin ama bu ne böyle?" diye kızmıştı. Genç adam bağırmamaya çalışsa da yine de sesini kontrol edememişti ve bu saatte mahallede çınlayan bir ekoya sebep olmuştu. Çise dudaklarını kemirerek az önce çarptığı kapıyı açmış kendini can havliyle içeri atmıştı. 

Onu takip eden Yağmur kızın kaçmasına izin vermeden üstüne yürüyerek bir yandan da "Hayır bir sorunun varsa gelip açık açık konuşabilirsin ama sen ne yapıyorsun? Bir sapıktan kaçar gibi kaçıyorsun! Geçen gün Çise dedim diye öyle bir sıçradın ki yeni güvenlik personeline saldırgan olmadığımı anlatıncaya kadar canım çıktı! Bir şey mi yaptım bunu bilmek istiyorum!" diyordu. 

"Ne alakası var saçmalama Yağmur"

"Saçmalıyorum öyle mi? Peki her gün evden kaçar gibi gitmenin sebebi ne acaba?"

"Şey... Spor. Spora başladım. Mesaiden önce spor yapıyorum sen rahatsız olma diye de sessizce çıkıyorum. Ne yani spor yaparken de mi sana soracağım?"

"Spora ne zamandan beri bu kıyafetlerle gidiliyor acaba? Ayrıca nasıl spormuş ki o sağlığına hiç etki etmiyor. Renge bak sapsarı. Her gün fast food yiyerek spor yapıyorsun yani. İyiymiş"

"Sorguya mı çekiyorsun Yağmur? Evime ne zaman girip ne zaman çıkacağımı da sana sorayım istersen"

"Ne zaman girersen gir ne zaman çıkarsan çık onu umursamıyorum benimle ne derdin var onu merak ediyorum"

"Seninle ne derdim olacak? Kaldı ki senle derdim olsa niye kaçayım kafanı didiklerdim"

Çise sonunda uyanan beyni ile tek kurala tutunup inkar etmeye başladığında Yağmur tekrar kaşlarını kaldırıp "Bana bak Çise zekama hakaret etmeye kalkışma sakın. Vurulduğumdan beri kaçıyorsun benden. Nöbetlerde bile boş kaldığımızda öyle bir hızla kayboluyorsun hayalet olsan o kadar hızla yok olamazsın" diyerek tekrar üstüne gittiğinde yutkunan Çise "Cidden Yağmur sen son zamanlarda çok alıngansın. Süha Hoca bizi ameliyathaneye sokmuyor diye mi böyle saçma sapan teoriler üretiyorsun anlamadım ki? Altı üstü bir spor yapayım dedim olay oldu." diye üste çıkmaya çalışmamıştı.

"Kaçmıyorsun benden yani"

"Bak hala kaçıyor diyorsun neden kaçayım?"

"Ne bileyim ben de onu anlamaya çalışıyorum. Daha önce benden kaçan kız olmadı ki."