***
"Tamam patron iniyorum aşağıya" dedi Yankı. Son bir yıldır çalışmak zorunda olduğu işine gidiyordu. Bu işe başlamasına neden olan kişi geçen senelerde sevdiği kızdı, Ece. Yankı kıza yaklaşmaya çalıştıkça kız onu itiyordu. Yankı gibi birini istemiyordu. Derdi tehlikeli tiplerdi. Bir gün yine bunlardan birinin peşine takılmıştı. Yankı onu defalarca uyarmıştı, yapma demişti ama dinleyen olmamıştı tabi. Yankı onları takip etmişti. Sevdiği kıza kötü bir şey olacağının farkındaydı. Adam hiç tekin bir tip değildi ve saat gerçekten geç olmuştu. Bir bara girdiler, Yankı da peşlerinden. Daha ikinci kadehte sallanmaya başlamıştı Ece. Sarhoştu ve ne yaptığını bilmiyordu. Adam onu yukarıya çıkardı. Şu otel odaları gibi dizayn edilen ve malum işlerde kullanılan odalara. Yankı yukarı çıkmaya çalışmıştı. Ama başaramadı. Merdivenlerde duran ve oda parası alan korumalar Yankı'yı engellediler. Yankı yalvarmaya başlamıştı sevdiği kız için. İşe yaramayınca korumalara saldırmıştı. Bu da bir işe yaramamıştı. Barın kapısına yaka paça atılan Yankı çabalamaya devam ediyordu Ece için. Dar ve karanlık sokakta tek değildi. Bu sokağa daha önce hiç gelmemişti Yankı ve daha yeni inceleme fırsatı buluyordu. Barların dizilmiş olduğu bir sokaktı, gerçekten pis işlerin döndüğü bu sokak tehlikeleriyle biliniyordu. Ve Yankı ömür boyu gireceğini hiç düşünmediği bu sokaktaydı aşkı için. O'nu gerçekten bu kadar seviyor muydu? Evet seviyordu. İçeri tekrar girmeye çalıştı ve tekrar. En sonunda koruma patrona haber verdi. Eğer patron vur emri verseydi Yankı dakikalardır kurtulamadığı çocuktan tek bir kurşunla kurtulacaktı. Patron içeri getirmelerini istedi Yankı'yı. Korumalar bu genç adamı patronun karşısına dikti. Egemen Ekin tuhaf bir adamdı. Bu barın, daha doğrusu bir çok barın ve türlü kirli işlerin döndüğü diğer mekanların sahibi, herkesin ona seslendiği şekilde ise Patron. Eğer o anki modu düşük olsa Yankı yaşıyor olmayacaktı ama iyi günündeydi. Patron boş bakışlarını Yankı'nın gözlerine dikti. Yankı ise daha önce hiç böyle bir ortamda bulunmadığından ve de sevdiği kıza şuan başka bir herifin dokunuyor olmasının verdiği çaresizlikle yalvarmaya başladı.
"Lütfen.. lütfen yardım edin! Sevdiğim kız yukarıdaki odalardan birinde. Arda diye bir çocuk onu sarhoş edip çıkardı. Ben, ben engel olamadım. Bende yukarı çıkmaya çalıştım ama korumalar izin vermedi. Yalvarırım yardım edin. Yalvarırım...''
Yankı'nın çaresiz çıkan sesi patronu eğlendirmişti. Alaycı bakışları eşliğinde konuşmaya başladı.
" Bunu yapmam için bir sebep göremiyorum . Sen görüyor musun delikanlı?"
Yankı afallamıştı. Tabi ki bu adam karşılıksız bir şekilde kendisine yardım etmeyecekti. O an hiçte iyi bir işe bulaşmadığını anlasa da Ece'yi o adamın elinden kurtarmanın şuan için başka bir yolu yoktu.
"Ne istiyorsunuz? " diye sordu Yankı. Alacağı cevaptan korkuyordu ama bunu belli etmeyecek kadar akıllıydı. Bu adamların karşısında korkak bir şekilde durmak yapacağı en aptalca şey olurdu.
" Seni."
Az önce yaşadığı duruma afallama mı demiştim. Hayır asıl şimdi afallamıştı. Eğer başka bir günde böyle bir şey duysaydı birinden, kesinlikle hadi oradan deyip kahkahalarla uzaklaşırdı. Ama yapabildiği tek şey kısık sesiyle
"Ne? Beni mi?" diye sormak olmuştu. Karşısındaki adam eğlendiğini belli edercesine güldü. Yankı sinirlenmeye başlamıştı. Zamanı daralıyordu ve yardım dilendiği bu tuhaf adam karşısında gülüyordu.
"Korkmana gerek yok genç adam. Düşündüğün şekilde değil. Yaptıklarım karşılığında minnetini göstereceksin sadece . İstediğim tek şey bir yıl boyunca bana çalışman. İstediğim her şeyi yapacaksın. Tabi sana da uyarsa. Düşünebilirsin ama zaman aleyhine işliyor, acele etmen yararına olur. Acele etmezsen gittiğimizde arkadaşını buluruz evet ama eksik şeyler olabilir tabi. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK SONBAHAR
Teen FictionTüm hakları babaannemin paçalı donlarının arasında saklıdır. '' Senden önce yaşamıyordum ben. Bunun sende farkındasın. Sen benim son baharımsın. İlk kez yanında sonbaharı yaşadığımsın. '' Aşık mıydım ki bu çocuğa. Yok be. Aşk olsaydı duramazdım...