Bölüm 22-BAKIŞ

2K 78 11
                                    

Ilk kez dudaklarımızın birbirine değdiği lunaparkta el ele tutuşmuş,kaptım işte yakışıklıyı bakışı atıyordum çevremdeki insanlara.

"Ne düşünüyorsun gülerek?"diyerek o da gülünce gözlerimi çevrede gezdirmeye devam ettim,böyle anılarımızın olması güzeldi ve ben bu anıların ölümsüz olmasını istiyordum.Nasıl olacaktı bilmiyordum ama istiyordum işte.

"Ilk tanıştığımız günleri,masana kahve döküşümü,senin beni Umut'tan kıskanmanı.Şu iki ayda ne yaşadıysak onları düşünüyorum."dedim başımı göğsüne yaslayarak,bir dakika otuz beş saniye yirmi üç salisedir kokusu alamıyordum.Özlüyordum işte,yanımda olsa bile özlüyordum.Sanki birgün onu kaybedecekmişim ve o birgün çok yakın tarihlerde olacakmış gibi hissediyordum ve şimdiye kadar hislerimde hiç yanılmamıştım,umarım bu konuda yanılırım yoksa kalbim kaldıramazdı artık.

"Güzel günlerdi ama."diyerek dalga geçtiğinde umursamadan kokusunu içime çekmeye devam ettim."Ama sen olduğun için o kadar güzeldi."Sevmek basit işti doğru ama herkese yakışmazdı,Birkan sevince tam seven adamlardandı ve bu hali benim çok hoşuma gidiyordu.

"Azra,güzelliğinden daha çok ruh güzelliğinle ilgileniyorum ben senin.Kalbin o kadar temiz ki,bazen orada kaybolabileceğimi düşünüyorum.Bir insanın sevdikçe kalbi acır mı?"

"Benimle böyle romatik konuşmana bayılıyorum."Başımı göğsünden kaldırıp sarıldım,sarılmama karşılık verirken kulağıma fısıldadı.

"Ben senin herşeyine bayılıyorum kadın."

Birkaç saat daha gezip,konuşup,yemek yemiştik ve inanılmaz güzel geçiyordu.Hiç olumsuz şeylerden bahsetmiyorduk,sadece olacak çocuğumuzdan,geleceğimizden ve beni gelinlikle görmenin nasıl mutluluk vereceği hakkında konuşuyorduk.

"Kız olursa Kumsal,erkek olursa Fatih olmasını istiyorum isminin."dedi Birkan ve elimi dudaklarına götürerek öpücük kondurdu."Ama önce bir sağlıklı olsun da,kız da olsa erkekte olsa canımdan çok seveceğim."

"Birkan,ben annem gibi yapmam.Çocuğumu asla yalnız bırakmam."dedim gözlerim dolarken,nasıl bırakabilirdim ki?Hayali bile mükemmeldi.

Ben yemek yaparken babasının kucağında beni izliyorlardı.Onlara gülücük yolluyorum ve tekrar yemeğimi yapmaya devam ediyorum.Birkan arkadan sarılıyor ve o kadar güzel hissettiriyor ki,dünyanın en mutlu kadını oluyorum o an.

"Biliyorum güzelim,senden mükemmel bir anne olur."

"Senden de mükemmel bir baba."

"O değil de güzelim,bir ara annemin yanına uğrasak çok güzel olur.Gelinimi getir artık diye diye beyin diye birşey bırakmadı."dedi beni yanına çekerek.Parkta bankta oturmuş öyle konuşuyorduk.Hava serindi ama Birkan'ın sıcaklığı bana yetiyordu.

"Gidelim sevgilim,hem Zeynep'i de görmüş olurum."dedim gülerek,ailesini gerçekten seviyordum çünkü hepsi birbirinden iyi ve birbirlerine bağlı insanlardı.

"Gidelim mi eve?"dediğinde başımı sallayarak ayağa kalktım,artık eve gitme vakti gelmişti.Kollarını belime dolayarak arabaya doğru yönlendirdi beni,bindikten sonra ise on dakikalık mesafede olan ikimizin evine doğru sürdü.

Evet,aynı evde yaşamak mükemmel birşeydi çünkü geceleri her kabusumdan sonra çığlık atarak uyandığımda Birkan yanımda oluyordu,ağlama krizlerine girdiğimde,baş ağrısından yatakta saatlerce kıvrandığımda ve ona ihtiyacım olduğu her an yanımda oluyordu.Mayıs ayının başlarındaydık ve o verdiğimiz partinin üzerinden bir ay geçmişti.Bir ay Baran'sız ve Umut'suz geçince insan ister istemez mutlu oluyordu.Şu kendi ruhsal problemlerimi de atlatabilseydim gerçekten daha mutlu olabilecektik.

PATRONUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin