KOKU

851 71 11
                                    

Meraba arkadaşlar tekrardan yazmaya devam ediyorum . Sizden tek ricam yorum atıp beni mutlu etmeniz , ee bide vote atarsanız ne mutlu bana 😊 Siz okuyucularimi seviyorum :) Keyifli okumalar ☺

**

Komutan ve Ali hemen kossalarda birisi onun bacağından yakaladı ve..." Sanırım demek isteyeceğim şeyi anlamış olacaktı ki kafasını öne eğmişti . Kızlarda pür dikkat beni dinliyorlardı ve cumlemi bitirdigimde gözlerinin dolduğunu fark ettim. O sıra Komutan'ın bağırışlarını duyduk.

**

Apar topar dışarı çıktım ve arkamdan Ayda'da beni takip ediyordu. Arka tarafa doğru gittiğimde Komutan'ın bir ağacı yumrukladığını görmüştük . Elleri çeşitli yerden kesilmiş ve içlerine ağaç kabukları girmişti . Ali ne kadar durdurmaya ugraşsada başarılı olamıyordu . Hemen Ali'ye yardıma gittim ve Komutan'ı bir taşın üzerine oturttuk. Savaşa içerden su getirmesi için işaret yaptim ve tamam anlamında kafasını salladı. 30 saniye kadar sonra gelen Savaş suyu Komutan'a uzattı . Komutan biraz da olsa sakinlemişti , kolay değildi onu anlayabiliyordum ama bu kendine zarar vermesi anlamına gelmezdi . İçeri doğru gitmek için kaldırdım ve Ali hemen koluna girip destek oldu . Komutan'ın eli fazla olmasa da yarilmisti. Elinden oluk oluk kanlar akıyordu . Ve bu onun hiç umrunda değildi. Ali taşın üstünde duran ince bir bezi koluna sardiginda gozlerini eline getirmiş ve durumun ciddiyetini anlamıştı . Küçük bir çocuk gibi davranmıştı bunu biliyordu. Ve pismandi Savaş hemen lafa girip" İçeri alalım içeride bolca malzememiz var ". Dedi aslında onlar bizim malzemelerimizdi . Buradan ayrılmadan önce biz bırakmıştık ve iyiki de bırakmışız. Komutan koltuğa oturduğunda kızlar gözlerini ayırmadan onu izliyorlardı . Komutan bundan rahatsız olacaktı ki ani bir bakışla ikisinin de gözlerini başka yere cevirmesine sebeb oldu.Ayda sargı bezini getirmişti elinden aldım ve Komutan'ın önüne diz coktum . Kolumdan vuruldugumda onun bana çektirdiği acının intikamınıda alırdım ancak uğraşmak istemedim . Ayda kızları alıp mutfağa gitmişti birşeyler hazırlayacaklardı sanırım. Komutan'ın kolunu sardığım da ona kendisini nasıl hissettiğini sordum. Kafasını yukarı kaldırıp "İyiyim sağol pansuman için doktor Selim bey." Dedi bu Ali'yi güldürmüştü. Koltuğa uzanıp bir sigara yaktım kapının aralığından getirdiğimiz eşyaları ve market arabalarını gorebiliyordum. Ve en üstte duran sigara paketlerini de tabiki. Aslında idareli icsem bana 4 ay yeter diye düşündüm , daha sonra ise halimize bakıp benim neyi düşündüğümü gördüm . Tamamen sacmaydi. İçeri kızlardan müge gelmiş yemeğin hazır olduğunu söylemişti . Kaç günden beri konserve yemekten heder olmuştuk . Sofraya baktığımda gözlerimi ayırmak istemedim. Okadar güzel şeyler vardı ki . Tek eksik sıcak yemeklerdi. Ama heralde onlarda bir kaç tüp bulursak ayarlariz diye düşünmüştüm . Ali de benimle aynı fikir de olacaktı ki bir an önce masaya oturdu . Uzun zamandır böyle yemekler görmemiştik . Hayatımız konserveyle geçecek diye korkuyordum. Hep beraber oturduk ve yemeğimizi yemeye başladık . Savaş ve arkadaşları iyi birilerine benziyorlardı fakat emin olmadan anlayamazdik. Bir daha kimseye kolay kolay guvenmeyecektim, bunu kafama koymuştum . Herkes yemeğini yedikten sonra yorgun olduğundan uyumaya karar verdik . Savaşlar oturma odasında , Ayda ve ben eski odada ve Komutanla Ali ise giriş katta uyuyacaklardı .

Sabah olmuş gözümü acar açmaz Ayda'yı görmek beni mutlu etmişti . Abuk subuk bir rüya görmüştüm. Sigara paketleriyle ilgiliydi , yakında kafayı yiyecektim ama ne zaman. Hiç bir elektronik eşya kullanamadığımızdan saati bilemiyorduk ancak 7 veya 8 civarlarındaydı. Ayda'ya bakarak tekrar uyuya kalmıştım . Böyle bir kötü zamanda bu kadar güzel bir kızın yanımda olması gerçekten moral kaynağımdı. Biraz daha uyuduktan sonra gözümü açma sebebim yüksek bir kırılma sesiydi. Gözüm hemen Ayda'yı aradı yerinde yoktu. Korkmaya baslamıştım , silahımı alıp hemen oturma odasına daldığımda herkes yerdeki tabaktan vazgeçip bana bakmaya başlamıştı . Ne yani o düşen şey sadece bir tabakmıydı ? Ardından hep bir ağızdan bir kahkaha çıkmıştı . Don atlet elimde sarjorsuz bir silah ile oturma odasına girmiştim . Daha fazla dayanamayıp bende gülmeye baslamıştım . Koltuğa oturduğumda Ece'nin bir tabak kırdığını söylediler . Bunu duyunca Ece'ye bakıp güldüm ve oda içten bir şekilde gülümsedi . Bu Ayda'nın hosuna gitmemiş olucaktı ki imalı imalı bakmaya başlamıştı . Elimden tutup "Hadi Selim gel de üstüne bir şeyler giy." demiş ve beni odadan çıkarmıştı . Kendi odamıza girer girmez "Neydi orada yaptığın ? " demişti ve ben hiçbir şey anlamıyordum . Neyse diye geçiştirmeye başladığında resmen trip yiyordum. Ayda'nın ellerini tutup sıkıca okşadım. Beni bırakma demek istiyordu bunu gözlerinden anlıyordum. Fakat kelimeye dökemiyordu ve ben konuşmaya girerek " Hep senin yanındayım Ayda, ne olursa olsun sonucu her ne olursa olsun ben senin yanındayım ."dedim ve gözlerinin içine baktığımda o yeşil gözlerinde kayboldum . Adeta büyülenmiştim. Dudaklarıma doğru yaklaştığında bende kendimi ona doğru yaklaştırdım. Dudakları küçükken yediğim pamuk şekerin tadını anımsatıyordu. Benim iyice üstüme gelerek sırtımın yatak ile temas etmesini sağladı . Üstüme çıktığında daha güzel öpmeye başlamıştı alt ara sıra alt dudağımı emiyor 10-15 saniye geri bırakmıyordu . Bende karşılık olarak küçük bir şekilde ısırmaya başladım fakat canı yanar düşüncesiyle hemen vazgeçtim . Hala öpüşmeye devam ediyorduk . Dudağımı son kez öpüp "Hadi üstüne birşeyler giy." Demiş ve odadan çıkmıştı . Üstüme baktığımda sabah ki halimi gördüm . Ben birde bu şekilde insanların icine mi çıkmıştım . Yaptığım salakca şey yüzünden kendime gülüyordum . Hala Ayda'nın dudağımda bıraktığı o güzel tadı alabiliyordum. Vakit kaybetmeden üstümüg giyindim ve iceri geçtim çok geçmeden kahvaltı hazırlandı ve kahvaltımızı yaptık .



Komutana aklında ne olduğunu sordum . Biraz düşündükten sonra "Alt kata inip bıraktığımız malzemelere ve cephaneye bakalım." demişti evet bu aklımdan tamamen çıkmıştı . 10 dakika kadar sonra alt kata inmek için merdivenlerde toplandık . Komutan ben ve Savaş gidecektik. Ali ve kızlar burada kalacaktı olası bir durum için , ne olacağı belli olmazdı . Komutan kapağı kaldırıp merdivenden ineceği sıra "Durun." Dedi ve Savaşa bakarak devam etti " Siz daha önce buraya hiç indinizmi ." Diye sordu Savaş ise kendinden emin bir şekilde " Hayır ilk defa sizinle görüyoruz." Dedi Komutan " Ben burayı kilitledigime adım gibi eminim ama şimdi kilit olmadan açıldı ." Ve düşündü , temkinli bir şekilde aşşağı iniyordu onun arkasından Savaş ve en son ben indim . Komutan fenerini açıp etrafa baktığında hemen burnunu kapattı . Çok geçmeden savaş ve bende buna eşlik etmiştik . Assagida öylesine ağır bir koku vardı ki . Bir an bu koku burnumdan asla gitmiyicek diye korktum. Gerimi donucez diye işaret yaptığımda Komutan hayır anlamın da kafasını yukarı kaldırdı . Tam ilerleyecegimiz sıra ilerdeki sandıklardan bir ses duyuldu.

Zombi Salgını (Düzenleniyor) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin