Fifteen

1.1K 115 43
                                    


"Ne saçmalıyorsun Zayn ?"

"Çıkış işlemlerini yapmak için odadan çıktığımda katta ki tuvalet kapalıydı. Bende işemek için zemin kata indim. Koridorun ilerisindeki tuvalet yazısını görünce o tarafa ilerlemeye başladım. Tam tuvalete girecekken az ileriden gelen bağırma sesleri dikkatimi çekti-"

"Korku filmlerinde ki aptallar gibi kontrol ettiğini söyleme sakın."

Louis gözlerini devirerek konuştu ve odada ki iki kişinin ona bakması üzerine omuz silkti. Zayn onu takmayıp, kapıyı kapatarak devam etti.

"İki güvenlik görevlisi kameralara bakarak tartışıyordu-"

"Ee, bundan bizene ?" Louis dayanamayıp tekrar lafa girince bu sefer üç kişi adını bağırmıştı. Meşhur fermuar çekme hareketini yapıp, ziyaretçi koltuğuna geçerek oturdu.

"Adamlardan biri monitörün önünden çekilince tartıştıkları şeyi gördüm;Louis'in kayan kapşonundan görünen kulakları."

"Ne ?"

"Hassiktir."

"Bize latife yapmıyorsunuz değil mi ?"

Zayn özellikle Niall'dan gelen tepkiye gözlerini devirdi.

"O görüntüleri almazsak, onlar Louis'i alacak."

Louis diğerlerinin aksine kafasını eğip,etrafa çaresiz bakışlar atmak yerine oturduğu yerde dikleşti. Endişelenmiyordu, fazlasıyla soğukkanlıydı.

"Bir planım var. Ben ve Harry güvenlik görevlilerini oyalarken,Zayn ve Niall kayıtları silmek için odaya girsin. Hastanenin arkasında buluşuruz."

Zayn kafasını onaylamadığını belirtircesine iki yana salladı.

"Seni görmeleri tehlikeli olur Louis. Gazetecileri çağırıp çağırmadıklarını bile bilmiyoruz."

Harry kısık sesle onay verdi. Yataktan inerek Louis'in yanına oturmuş, bacaklarını genişçe açmıştı. Gerginlikten ayaklarıyla yerde ritim tutarken bir yandan da dişlerini gıcırdatıyordu.

"Görev değişimi yapalım. Ben ve Zayn adamları oyalarız. Siz ikiniz kameraları halledin." Niall tamamen ingilizce konuşunca, odadakilerin şaşkın bakışlarını umursamadan omuz silkerek ayağa kalkıp, kravatını çözerek kenara attı.

"Fazla zamanımız yok. Gazeteciler gelmeden görüntüleri almalıyız."

Şaşkınlığı üzerinden ilk Harry atıp, ayaklanarak Louis'i de kaldırdı.

"Bağrışma sesi duyana kadar odadan çıkmayın." Niall kararlıca konuşarak, Zayn'i sürüklemeye başladı.

"Bekle bir saniye. Bana planın ne olduğunu anlatmayı düşünmüyormu-"

"Doğaçlama." Niall Zayn'i sürüklemeyi bırakıp, karşısında dikildi. Odadan yeterince uzaktaydılar.

"Nasıl yani ? Ne doğaç-"

"Yardım ediin, hırsız vaar!" Niall birden avazı çıktığı kadar bağırıp, Zayn'e yumruğu çaktı.

"Bu bana attığın yumruk için." Resepsiyonda ki kadın muhtemelen güvenliği çağırmak için bir tuşa bastı. Güvenliklerin adım sesleri duyulurken bu sefer kasıklarına bir tekme attı.

"Bu bana ettiğin küfürler için."

Güvenlikler ikisinin kollarından tutup ayırırken, resepsiyonist kadın polisi arıyordu. Niall sinsice gülümseyip, güvenliklere döndü.

"Bu adam cüzdanımı çalmaya çalıştı." Onu tutan güvenlik, Zayn'in kollarını bükerek resepsiyona yaslayınca, diğeri kemerinden kelepçe çıkarıp, Zayn'e geçirdi. Adamlar Zayn'in kafasını ona taraf çevirince Niall ona orta parmak kaldırdı.

"Bu da canım istediği için."

~~

"Yardım ediin, hırsız vaar!" Louis, Niall'ın sesini duyunca kaşlarını çattı.

"Hırsız da neyin nesi ?"

"Bilmiyorum. Niall intikam alıyor olabilir." Harry konuşup, önlerinden geçen güvenlikler görmesin diye Louis'i biraz yanına çekerek, duvara sindi. Harry'nin kasıkları tam olarak Louis'in kalçalarındaydı.

"Anladık, kalçalarım çok güzel ama güzel olması dayayabileceğin anlamına gelmiyor." Louis ukalaca konuşup, Harry'nin şaşkın bakan suratına döndü.

"Ben mi sana da-" Güvenlikçilerin yükselen sesiyle tartışmayı sonraya erteleyip, güvenlik odasına koştular. Ses çıkarmamak için topuklarına basmamaya uğraşırlarken kimseye görünmeden merdivenlerden inerek, kapıya geldiler. Ama kapıya gelince olan oldu. Hayır, birden güvenlikçiler geri dönmedi. Hayır, gazeteciler ve polisler etraflarını sarmadı. Tanrım hayır, kapının önünde birden Beyoncé'de belirmedi.
Louis, ayağı kayarak sertçe kıçının üstüne düştü.

"Ahhh,Harry sanırım popom kırıldı."

"Popo kırılmaz Louis. Poponda ki kemikler kırılır." 

"Her ne sikimse. Çok bilmişliği bırak ve beni kaldır."

Harry tek eliyle Louis'i-biraz zorlanarak-kaldırdı.

"Bayağı da ağırmışsın." Belini tutarak dikleşti.

"Ezreal orada işin bitince güvenlik odasına da bir el atsana." Uzaktan gelen kadın sesiyle ikiside sandalyeleri silen adama baktı ve aceleyle güvenlik odasına girdiler.

Harry hemen Louis'i kenera iterek tek eliyle bilgisayarı açtı. Dar bir odada masanın üzerinde iki monitör vardı ve kameraları gösteriyorlardı. 6 numaralı bahçeyi gösteren kameraya bakınca, Zayn'in kelepçeli bir hâlde polis arabasına bindirildiğini gördü.

"Şifreli. Kamera kayıtlarına erişmek için şifre gerekiyor. Denedim ama bulamıyorum."

Harry umutsuzca konuştu ve sonra olan oldu. Hayır,birden mükemmel bir tahminle şifreyi tutturmadılar. Hayır, şifre birden gökten zembille de inmedi. Tanrım hayır, temizlikçi odaya girip aslında bir Koala koruma derneği başkanı olduğunu ve şifre kırmakta usta olduğunu da söylemedi.

Louis Harry'nin sağında ki kahveyi gördü. Ve alarak klavyeye boşalttı. Sonra da klavyeyle monitörleri kırarak, Harry'nin şaşkın bakışlarına döndü.

"Ne ? A planı işe yaramayınca bende B planını devreye soktum." Omuz silkti ve gürültüden dolayı kimsenin gelip gelmediğini kontrol etti. Bir kadın güvenlik odasını işaret ederek konuşuyordu.

"Harry, camdan çık."

"Ne ? Louis sen delirdin mi ?"

"Dramatikleştirme gerizekalı. Zemin kattayız." Göz devirerek cama ilerledi ve atladı. Hâlâ biraz kalçası ağırsada başka bir sorunu yoktu. Ardından Harry'de atlayınca koşmaya başladılar. Arabaya bindikleri an güvenlik odasından gelen bağrışma sesleriyle birbirlerine sırıttılar.

"Çak bir tane." Louis elini kaldırıp, Harry'e uzattı.

"Daha iyi bir fikrim var."Harry havada ki eli tutup, Louis'i kendine çekerek öptü.

"Bu kesinlikle daha iyi bir kutlama sevinci."

KOALOUIS(l.s)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin