Bölüm 6

10.7K 726 2
                                    

6.bölüm

Birden elimi bıraktı ve üzerime doğru yürümeye başladı.
"Nereye gitmeyi planladığını sorabilir miyim acaba? Kalacak bir yerin var mı? Yâda paran."  Yanımda olan tek şey kartlardı. Asla nakit para taşımazdım. Lazım olursa banka kartım vardı. Doğru söylüyordu, ne yapabilirdim ki. Ama guruluydum. "Sokaklarda yatarım daha iyi." Omuzlarımda hırsla beni tuttu ve sarstı.
"Benim yanımda olmaktansa sokaklarda olmayı mı tercih ediyorsun. Seni küçük budala." Sinirden yanağında atan damarı gördüm. Bunu neden yaptığımı bilmiyordum ama onu kışkırtmaktan müthiş bir zevk alıyordum.
"Şu anda senin yerinde olmak isteyen binlerce kız var." dedi hırsla. Bir kahkaha attım.
"Çok şey kaybettiklerini söyleyemem, o kadarda ilgi çekici değilsiniz sayın dük." Gözleri sinirle kısıldı ve ellerinin yeri değişti. Bir eli ile sıkıca ensemi kavradı. Diğer eliyle de beni belimden çekti. Ellerimi göğsüne koydum. Kendimi geri çekmek için ama o an bu vücudunun gerçekten oldukça kaslı olduğunu fark ettim. Nefesim sıklaşmaya başladı. Gözleri gözlerime kitlendi ve ben donup kaldım.
"Aslında ne kadar heyecan verici olduğuma inanamazsın." dedi buğulu bir sesle. Sonra gözlerim yaklaşan dudaklarına kaydı. Kalbimin yerinden çıkmak için bu kadar çabaladığını hatırlamıyorum. Bir an nefes almayı unuttum. Dudaklarımızın arasında birkaç santim kalmıştı.
"Ama üzgünüm bunu asla öğrenemeyeceksin." diyerek gülümser edayla dudak büktü. Eğer beni 18.yüzyılın korkak kadınlarından sanıyorsa fena halde yanılıyordu. Gözlerine dikkatlice baktım ve tam beni bırakacakken gömleğinin yakalarından onu sıkıca tuttum ve dudaklarına kapandım. Önce şaşkınlıkla donup kaldı ama ben dudaklarımı oynatmaya başlayınca, hazla beni kendine çekti ve büyük bir açlıkla öpüşmeye başladık. Huzur, her şeyden önce bu adamın kollarının arasında hissettiğim kesinlikle buydu. Tutku, arzu ve büyük bir istekle öpüşüne cevap verdim. Bakire olabilirim ama bu daha önce hiç öpüşmediğim anlamına gelmiyordu. Şunu söyleyebilirim ki bu adam kesinlikle bu işi biliyor. Ona daha çok sokuldum ve ona hazla beni tutup duvara yasladı. Bir bacağımı kaldırım onu belinden sardım ve kendime çektim. Dudaklarından bir inleme sesi duyuldu. Daha önce hiç bu kadar cinsel istekle dolu olduğumu hatırlamıyorum. Niyetim bu adama bir ceza vermekti ama böyle giderse koşarak koynuna girecektim. Hızla onu göğsünden ittim. İlk başta ne olduğu anlamadı ama ben aramızdaki eli sabitleyince göz göze geldik. İkimizde arzudan hızla nefes alıyorduk. Sonunda konuşabilecek duruma geldiğimi anladığımda dudaklarımdan çıkan sözlerle duygularımın alakası olmadığını fark ettim.
"Öğrenmem çokta fazla bir şey değiştirmedi. Tahmin ettiğim gibi o kadarda heyecan verici değilsiniz sayın dük." Duruşumu dikleştirdim ve ayaklarımın beni taşımamasından korkarak hızlı adımlarla odadan çıktım.

  Kahkahalarla gülen arkadaşım Edmount'un suratına hala sinirle bakıyordum.
"Lanet olsun Edmount, ben ortada komik her hangi bir şey göremiyorum." Gülerek yanıma geldi ve dostça omzumu sıktı.
"Dostum, başın kesinlikle büyük belada. Senin şu baştan çıkaran taktiklerin görüyorum ki bu kızın kesinlikle üzerinde sökmüyor." Sinirle bir küfür savurdum. Beni büyük bir arzuyla öpmüş, tahrik etmiş ve baştan çıkarmıştı. Tanrım, bir an için göğüs kemiğimin ağrısından öleceğimi sandım. Ama sonra bu öpüşmenin hiçbir anlamı olmadığını ve benim tamamen berbat olduğumu söyleme gafletinde bulunup hiçbir şey olmamış gibi odadan çıkmıştı. Hayatımda hiç bu kadar aşağılandığımı ve şaşırdığımı hatırlamıyorum. Sinirliydim ama dudaklarının çilek tadını asla unutamazdım. Kesinlikle tecrübeliydim ama bir tek öpüşmeyle bana bu kadar yoğun duygular hissettiren başka bir kadın olmamıştı. Buradan çıkışta Emily'e uğramalıydım. Cinsel perhiz... Her şeyin sorunu buydu. Emily, 1 aydır Avrupa seyahatindeydi 2 gün önce dönmüştü ve ben onu görmeye henüz gitmemiştim. Evet, sorun kesinlikle buydu.
"Emily'i görmem lazım."dedim homurdanarak.
"Dostum, Emily'nin seni bu öpücüğün etkisinden kurtarabileceğini sanmıyorum. Ha, bu arada araştırmamı yaptım. Şu ana kadar babanla bu kızın arasında her hangi bir bağlantı bulamadım. Ama önümüzdeki cumartesi yapılan açılış sezonu balosuna onu getirirsen, babanla aynı ortamda hareketlerini daha iyi gözlemleyebiliriz."
"Asla olmaz, eğer aralarında herhangi bir bağlantı yoksa babam aramızı yapmak için uğraşır." Edmount düşünceli bir ifade ile kaşlarını çattı. "Belki de onu benim nişanlım olarak tanıtırsak." Ona baktım, en yakın arkadaşımdı. Ona her konuda güvenebilirdim ama bu Kathy'i emanet etme konusunda... Hayır... "Ne diyeceksin, senin nişanlın benim evimde mi kalıyor." Arkadaşım gülümseyerek bana baktı.
"Onu da ayarlayabiliriz, bir refakatçi eşliğinde bende kalır. Sende bu dertle uğraşmaktan kurtulursun."  Elimi havada savurarak onu durdurdum.
" Bu konu hakkında tek bir kelime daha duymak istemiyorum. Onun baloya katılması mı gerekiyor, güzel katılacak." Edmount kaşlarını çatarak bana baktı.
"Ancak benim nişanlım olarak." Edmount kaşlarını daha da çattı. "Hadi ama dostum, sadece şaka yapıyordum. Merak etme.. Babanı buraya getiririz.." Elimi havaya kaldırarak onu susturdum.
"Hayır, bu fikir harika anlamıyor musun? Onu baloda babama bile nişanlım olarak tanıtacağım, babam da evlenmeye kararı verdiğim için beni rahat bırakacak. Sende bu arada onu geri göndermeyi araştırmalısın. Bende evlenmeden bu nişanlılıktan kurtulacağım, ardından o kadar üzüleceğim ki. Babam beni rahat bırakacak. " Edmount dikkatle beni inceliyordu. Sanırım ne kadar aklımı kaçırmış olacağımı teyit ediyordu. Berbat bir fikir olduğunun farkındayım ama o kızın güzel dudaklarını ve alaycı umursamaz halini altındaki ateşi gördükten sonra asla çapkın arkadaşımla bir başına bırakamam.
"Benim adıma Clara halayı Kathy'e refakatçi olması için çağırır mısın? Bende bu gece babamı görmeye gideceğim. Eğer bu haberi baloda öğrenirse bir kalp krizi daha geçirebilir. Bu arada 1 hafta sonra balo ve lütfen halama söyle, yarın erkenden bende olsun." Edmount homurdanarak konuştu.

"Ben senin sekreterin değilim Samuel ve başına daha beter bir bela açıldığında da yanında olup yardım edeceğimi sanıyorsan aldanıyorsun."

DARTMOUND SERİSİ 1 AŞK YÜZYILIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin