''Demek sevgilin var?''

16.9K 455 45
                                    

Kitabı kapatarak yüzümü kitaba gömdüm. Volkan hocanın beni koridarda bırakmasından sonra tüm günüm dalgın geçmişti ve bir daha konușmamıștık. Dönüş yolunda Esmer aramıştı. Olup biteni anlattığımda şaşırmış ancak tam tepkisini veremeden telefonu kapatmak zorunda kalmıştı. Eve varınca pijamamı giyip kafamı dağıtmak için derse oturmuştum. Ama yine de fayda etmemiş, beynimin içinde dönüp duran adamı unutturmamıştı.

Masadan kalkıp mutfağa ilerledim. Annem ve babam gece 10'a kadar çalışıyorlardı. Abim de tüm gün oradan oraya süründüğü için eve gelmiyordu. Bu nedenle tüm gün evde yalnızdım. Buzdolabına şöyle bir bakındım. Annem börek yapmıştı. Yüzüme çöken zafer gülümsemesiydi. Yeteneksiz değildim. Ancak iş başa düşünce yapan tiplerdendim. Böreği alıp mikrodalgaya attım. Beklemeye başladım.

Mikrodalgada dönen böreği gören midem açlıktan kendine ait bir orkestra kurmuștu sanki. Zilin çalmasıyla kapıya yöneldim. Giriş kat olduğu için kafamı kapıdan uzatıp binanın dışında kim var diye bakabiliyordum. Abim ve arkadaşı Metin gelmişti. Burușan suratımla içeri girdim. O pisliği bu evde istemiyordum. Düğmeye basıp kapıyı açtım. Kapıdan girerken abim önden Metin de arkadan girdi. Abim mutfağa yöneldiğinde o görmeden beni boydan boya süzüp göz kırptı. Ah gerçek bir sülüktü. İmkanım olsa değil eve şu sitenin sınırlarına bile sokmazdım bunu ya, ama akılsızın tekiydim. Kaşlarımı çatıp göz devirdim ve kapıyı kapattım. Hoşgeldiniz deme gereği duymamıştım. Çünkü hiçte hoş gelmemişlerdi.

Metin sekiz ay kadar önce bana karşı hisleri olduğunu söylemişti. Ben de bir şey kaybetmeyeceğimi düşünüp konuşmaya başlamıştım. Ama abimden bir sevgilisi olduğunu öğrenince beni ve kızı idare ettiğini anlayıp bir daha gözüme gözükmemesini söylemiştim. O zamandan beri bizim eve daha sık gelir olmuştu, beni rahatsız eden hareketleri de cabasıydı. Ama hiç ileri gitmemişti. Tek derdi oyun oynamaktı. Abimin bu olanlardan haberi yoktu. Olsa Metini bin parçaya böler köpeklere yem ederdi.

''Buyur, mutfağa geç.'' dedim düz bir sesle. Gülümseyerek kulağıma doğru yaklaşıp kısık sesle konuştu.

''Yarın bir partiye gideceğim gelmek istersen partnerim yok. Beklerim.'' Onu omzundan itip uzaklaștırdım ve boş boş baktım.

''Sen bilirsin. Teklif edeyim dedim.'' Islık çalarak elini cebine sokup mutfağa geçti. Beynine kürekle vurma isteğimi bastırıp peşinden gittim. Kapı pervazına yaslanıp mikrodalgaya koyduğum börekleri gömmelerini izledim. Abim ağzındakini yutup bana şirince baktı.

'' Derin dolaptan bir soğuk su versene be kardeşim. Yandık valla.'' Derin bir nefes alıp mideme aç kalışının taziyesini yolladım. Dolaptan bardak ve soğuk suyu alıp masaya koydum. Suyu içip gülümsedi. ''Sağolasın.''

Modum yerlerde olsa da yanaklarındaki gamzelere olan zaafımı biliyordu. Yüzüme yerleşen hınzır gülümsemeyle üzerine yürüdüm. Geri yaslanıp kaçmaya çalıştı.

''Sakın bak. Karizmayı yerle bir ediyorsun.''

''Aman sende karizma mı var be?'' Gülümsememi silmeden yanaklarını sıktım. Çok tatlıydı. Bunun bir kaç yaș küçük boyu olsa daha iyiydi ama ne yaparsın eldekiyle idare ediyorduk. Ellerimi çekip odama kaçtım. Arkamdan Metinin kahkahasını ve abimin küfrünü duydum.

Günün geri kalanını odada geçirdim. Metinle bir günlük konuşma sınırını așmıștım. Gece duş alıp yatağa girdim. Gözlerimi kapatmamla ela uzun kirpikli gözler önümde belirdi. Aniden gözlerimi açıp tavana bakmaya başladım. Ne saçmalıyordum?

*****************

Sabah babamla olan klasik, moral bozucu bir kavganın ardından tüm gün hiç bir şey yememiş, harap olmuş sinirlerle tüm gün sınıfta oturmuştum.
Kafamın kazan gibi olmasının çözümünü de son tenefüsü sıraya kafamı gömerek geçirmekte bulmuştum. Hilal aşırı derece de ısrar etse de dışarı çıkmamıştım. Sınıfın boş olması şansımaydı. Ama daha sınıf boşalalı iki dakika olmamıştı ki sınıfın kapısının açılıp kapanma sesini duydum. Hilalin ısrarcı oluşu da cabasıydı. Kafamı kaldırmadan konuştum. Olmayan rahatımı bozmaya niyetim yoktu.

DERİN, VOLKANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin