Hayır, geri dönmeliyim. Bu benim meselem değil. Söz verdim!
Benim yüzümden oldu ama. Ve ayrıca onun meselesi, benim derdim!
Bu onun ve ailesinin arasında. O zile basmamalıyım.
Üç gündür aşık olduğum adam gülümsemiyor! Bas artık şu zile. Yirmi dakikadır kapıda dikiliyorum!
Okuldan çıkıp geldiğim kapıda iç sesimle girdiğim kavgayı bitiren beynim oldu. Parmaklarımı zile koydu. İşaret parmağımın yaptığı baskıyla kuş sesi apartmanı kapladı. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Geri dönüşü yoktu. Demir kapının gıcırtıyla indirilen kapı kolu yüreğimdeki baskıyı arttırdı. Belgin Teyze kapıda beni görünce gözlerine yerleşen şaşkınlığı gördüm. Gülümsemeye çalıştım.
''Merhaba Belgin teyze,'' Kaşları kalktı. Beni beklemediği belliydi.
''Hoş geldin Derin.'' Geri çekilip içeri buyur etti. Ayakkabımı çıkarıp içeri girdim. Salona doğru ilerledi. Karşılıklı koltuklara oturduk.
''Nasılsınız?'' İliklerim gerilmekten kopacaktı. Kalbim aralıklarla pompalamasını bırakıp kendini sıktı. Hafifçe gülümsedi. O da gerilmişti.
''İyi diyelim iyi olalım. Sen nasılsın?'' Sesindeki hafif soğuklukla titredim. Ellerimi birbirine geçirip avucumu kazımaya başladım.
''İyiyim.'' Gözlerimi kaçırdım. Konuya neresinden giriş yapacağım konusunda bir fikrim yoktu. Dudağımı ısırdım. Tepkilerimi görüyordu.
''Bir şey içer misin?'' Başım olumsuz anlamda salladım. Sakin, sakin yapabilirdim, sadece konuşacaktım. Kafamdaki kelimeleri toparladım.
''Teşekkür ederim. Aslında Belgin teyze, ben sizinle konuşmak için geldim.'' Ata amca evde değildi sanırım. Kaşları normale döndü ve ifadesizleşti.
''Seni dinliyorum.'' Dilim tutulmadan içimdekileri aktardım.
''Volkan'ın benimle olan birlikteliğini onaylamadığınızı biliyorum.'' Başını salladı.
''Volkan seninle konuştu demek.'' Gözlerimi devirerek kafamı yan çevirdim.
''Daha çok zorlamam üstüne de olsa anlattı.'' Derin bir nefes alıp gözlerine baktım. ''Bana yansıtmıyor ama böyle olmaz. Benim yüzümden aranız bozulsun istemiyorum.'' Dudaklarını ıslattı. Net bir anne duygusunu bana ulaştırdı.
''Söyleyeceklerimi algılayacak yaştasın. Akıllı da bir kızsın. Ortaya çıkarsa oğlum işinden olur. Yiyeceği damgadan bahsetmiyorum bile. Ece'den sonra onu hayata bağlayan tek şey işi oldu. Bizim bile yanında olmamıza izin vermedi. Eğer işini kaybederse sevdiği o öğretici duyguyu hissedemezse yıkılır.'' Gözlerimin dolmaması için yere baktım, kırpıştırdım. Biraz sessiz dursa da devam etti. ''İlişkinizin bir sonu yok. Senin yaşın çok küçük. Ailenin bilmediğine eminim. Bilseler onlar da onaylamayacaklardır.''
Volkanla kaldığımı bilmiyordu! Babası bilse çoktan reddetmiş olabilirdi. Ne kadar zarar vermiştim ben sevdiğim adama, ailesi onu istememek üzereydi. Kendimden bir kez daha nefret ettim. Berbat biriydim. Evi terk ettiğimi bilse yargılayabilirdi ve bu da Volkan'a olan tavırlarını sertleştirirdi.
''Size oğlunuza nasıl davranacağınızı ben söyleyemem. Yanlış olduğunu da çok iyi biliyorum.'' Ettiğimiz kavga aklıma geldiğinde ekledim. ''Engel olmak istediğimde de Volkan'ın tek bir gecede geldiği hali gözlerimle gördüm. İşini kaybetmemesi için gizli tutuyoruz zaten. Kimse bilmiyor.'' Sonuncusu yalan sayılmazdı. Bilenler vardı ama onlarda başkalarına söylemezdi. Yine de birinden emin değildim! Sıkıntılı bir iç çekerek saçlarını geriye attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERİN, VOLKAN
Romansa''Hocam ben sizinle konuşmak istiyorum. Hani sabah karşılaştık ya onunla ilgili.'' Yüzü alaylı bir ifade alırken dudağının kenarı yukarı kıvrılmış, bir elini cebine sokmuştu. Havalı bir adamdı. ''Evet, seni dinliyorum. Özür dileyeceksin sanırım.''...