➿Bölüm 17➿

9.5K 653 228
                                    

Medya Burak
Geçen bölümdeki yorumlarınıza cevap veremedim, en kısa zamanda cevaplamaya çalışacağım. :*
Kitapa olan ilginiz beni çok mutlu ediyor, seviliyorsunuz ❤

▶Şuanda sevinçten dans ediyorum, sayenizde #14 olduk. Var mısınız biraz daha sınırları zorlamaya ?
Helal be, sizleri çok seviyorum.◀

Saat'in bilmem kaç olduğunu bilmeden zemin yerde oturup yere bakıyordum, sadece biraz düşünüyordum. Odayı inceleme zahmetine bile girmedim, önümde gri zeminden başka birşey göremiyordum.

Sıkıldım.

Odanın kilit sesini duymamla pozisyonumu bozmadan sadece kafamı kaldırdım, gelen kişi Markozdu.

"Bir yere gidiyoruz, gel bakalım. "

Elini uzatarak bana kibarlık yapıyordu yada ben şanslı günümdeydim, gülümseyerek elini tuttum ve beni kaldırmasına izin verdim.

Bir saniye?

Biz hala neden el ele gidiyoruz?
Sanırım elimi tuttuğunu unutmuştu, bana hava hoştu.
Tek isteğim bizi Buket'in görmesiydi, Miray bize bakarak sırıtıyordu.
Yanlış anlaşılmıştık, Markoz bey gayet rahattı.

"Elimi bırakmayı düşünür müsün? "

Sorumu ona yönlendirdiğimde dudağının sağ tarafı kıvrılmıştı, elimi de sımsıkı tutuyordu.

"Elini tutarak güç denemesi yapma mı ister misin? Eminim ki hoşuna gidecektir. "

Pis tehditçi!

Herkes arabaya kurulmuştu, Markoz ise elimi bırakıp yerine yerleşmişti. Bende tabikide onun yanında ön taraftaydım, beni ne bekliyordu bilmiyordum.

"Nereye gidiyoruz? "

Umarım bu evden de ayrılmıyoruzdur yoksa gerçekten ağlardım, burası çok güzeldi.

"Yakın zaten, gelince görürsün. "

Olur.

Araba yolculuklarından nefret eden ben artık bu yolları sevmeye başlamıştım, insana ayrı bir huzur veriyordu.

"İşte geldik. "

Arka tarafımdaki Sera etrafa gülücükler saçıyordu, geçen sefer onun için ağlıyorduk. İçime bir sızı gelmişti, en başta gıcık olsam da gerçekten çok iyi biriydi.

Arabadan sert kapıyı zorda olsa açmayı başarıp inmiştim, karşımda duran saraya bakıp feci etkilenmiştim.
Burası gerçek olamazdı, buranın masallardan pek bir farkı yoktu.

Aklıma gelen kral ve kraliçe yöntemi beni biraz korkutmuştu, bizi karşılayacak olan bir kral ve kraliçe olamazdı değil mi?

Yani özel güçteki insanların kral ve kraliçesi, hangi devirde yaşıyorduk ki !
Saçmalıyordum ancak burası bana bunları düşündürüyordu, kapının önünde siyah takım elbiseli adamlar dikkatimi dağıtmıştı.

Koruma olmalıydı, peki biz neden buradaydık?

"Hadi gelin daha çok işimiz var. "

Etken önde olmak üzere hepimis ardı ardında onu takip ediyorduk, aramızda ben hariç herkes burayı bildiğinden normal karşılıyorlardı.

Etken korumalara birkaç şey söyledikten sonra kırmızı gözüme batan çirkin  çantasından bir kart çıkarttı ve onu gösterdi.
Korumalarda kafasını sallayarak bize yol açtı, biriyle göz göze gelmiştim.
Hiç iyi bakmıyordu.

İçeri girmiştik, bir kaç gün öncesine kadar normal bir yaşam sürdürüyordum.
Bu kadar muhteşem villalar, göz alıcı bu saray bana çok fazla geliyordu.

MARKOZ    Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin