"Yüce Baba Odin." diyorsun yavaşça. Gözlerinden yaşlar taşmak üzere. Buraya ilk adım attığındaki gücünden eser yok, iz dahi yok. "Yoksa siz de mi bana yapılan bu işkenceye ortaksınız?" kısık sesinde pek çok anlam var. "Siz de mi onları destekliyorsunuz?"
"Düğününden kaçtın." diyor sana üstten bakarken.
Hiç bahane sunmuyorsun. Bu dakikadan sonra tek istediğin ölmek. Bebeğin yok, sevdiğin adam yok, bu nedenle yaşamak için de sebebin yok. "Evet," diyorsun. "Kaçtım."
"BEN ONU O KADAR SEVERKEN BEBEĞİMİZİ ÖLDÜRDÜ! TÜM GÜVENİME İHANET ETTİ!" diye bağırıyor Thor. "ONA EN BÜYÜK CE-"
Odin elini kaldırdığında duruyor ve nefes nefese sana bakıyor. Gözlerinde gördüğün saf nefret ile gözlerinden birer inci tanesi çenene yuvarlanıyor.
"Sebebi ne?" diyor Odin. Senin gözlerin Thor'da. Odada bulunan muhafızlar ve birkaç kişi umurunda değil.
"Loki ile birlikteyken Thor'a aşık oldum." dediğinde Thor sana sinirle adımlar atıyor. "YALAN SÖYLEME! BENİ HİÇ SEVMEDİN BİLE!"
On taneden fazla muhafız onu zar zor tutabiliyorlar.
"Loki'yle nasıl beraber oldun peki?" diyor Odin yavaşça. Olayı anlamaya çalıştığı kesin.
Duruyorsun ve başını sonunda Odin'e çeviriyorsun. "Midgard'da da beraberdik." diyorsun geçmişi hatırlamaya çalışarak."Midgard'da tanıştık."
Odin başını iki yana sallıyor. "Loki sen gelmeden on yıl önce bile Midgard'a gitmedi." alnını ovuşturuyor. "Üzerinde sihir kullanmış."
Sen öylece dururken devam ediyor. "Sonra ne oldu?"
Boğazındaki yumru gitsin diye yutkunuyorsun. "Onun yüzünden bebeğim öldü. Onun yüzünden sevdiğim adam benden nefret ediyor."
"YALAN SÖYLEME!" diye bir kükreme duyduktan sonra Thor tekrar yanına gelmek için hareket ediyor ve yine önüne muhafızlar geçiyor.
Onu sevdiğini söylemen, ondaki siniri daha çok tetikliyor.
"O salak sihri yüzünden tüm hayatım mahvoldu." diyorsun. "Her şeyin sorumlusu o."
"Neden düğününden kaçtığını hala söylemedin." diyor Odin taş gibi duygusuz bir yüzle.
"Dayanamıyorum. Thor'la evlendiğimde bile o salaktan kurtulamayacağım. Birinin nefreti yetmiyormuş gibi diğeri de eklenecek. İki kardeş birlik olup benim ölmemi sağlayacaklar." dizlerinin üzerine çöküyorsun ve Odin'e yalvaran bir ifadeyle bakıyorsun. "Öldürün beni. Lütfen öldürün. Oğullarınızdan biri bebeğimi öldürdü. Diğeri de ruhumu öldürüyor zaten. Öldürün beni."
Odin iç çekiyor, Thor sana şokla bakıyor.
"Oğlunuz beni kandırdı. Bebeğimin ölmediğini söyledi. Yoksa şu ana kadar çoktan kendimi öldürmüştüm." Ellerindeki kan kurudu, hıçkırıklarını serbest bırakıyorsun. "Öldürün beni."
"Bunun yerine daha iyi bir fikrim var." diyor Odin ve tahtından kalkıyor. Adım sesleri sana daha çok yaklaşırken Thor'un sesini duyuyorsun. "Baba, ne yapıyorsun?"
"Madem onu artık sevmiyorsun," diyor Odin ve avucunu başının tepesine yerleştiriyor. "Onu göndereceğim."
"Onu gönderme." diyor bir anda. Başını iki yana sallıyor hızla. "Onu gönderme."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Runaway
Fanfictionİnsanlar acımaz. Tanrılar da öyle. Önce denerler sizi, direnirseniz daha çok güç kullanırlar. Ve daha çok ve daha çok. Acımasızca dağıtır üzerinize tüm öfkesini, bir an bile tereddüt etmeden, bir an bile pişman olmadan. Kalbinizi kırarlar, sanki cev...