Bölüm 22

19.1K 523 41
                                    


Buğranın Ağzından 

Sahrayla annemlerin yanına gittiğimizde sağ kolum ali beni aradı. Müsaade isteyip balkona çıktım .

"Ne var ali"

"Buğra sakin ol ama "

"Ne ama ?"

"Hani Ahmet vardı"

"Hangi ahmet ? "

"Kesik Ahmet"

"Evet"

"Abi Kesik Ahmet yengemizin babası olabilir"

Duyduklarımla olduğum yerde kaskatı kesildim. Kesik Ahmet . Gelmiş geçmiş en acımasız adam . Ben büyük masaya otuduğum ilk yıl , mekanımızı ateşe verip "masanızı sikeyim" diyip dalga geçen adam . Ezeli düşmanım . Şu ana kadar yenemediğim tek adam. Sevdiği kadını ellerinden almışlar . Kendisi de kötü piçin teki olup çıkmış . Babamı hiç sevmezmiş. E tabi babam çoğu kez bu adama göt korkusu yaşatmış. 

Bu adamın karısı hamileyken kaçırılmış. Adam bir daha karısını görememiş . Böyle anlatılıyor etrafta. Peki ya o bebek sahra olabilir mi ? Olamaz . Olmasın . Benim meleğim , nur yüzlüm , böyle bir şeytanın kızı olmasın . Zevk için adam öldüren bir piçin kızı olmasın .

İçeriye girdim . Sahra gayet mutluydu. Tedirginliğimi saklamaya çalışarak yanına gidip işim olduğunu söyledim. 

"Erken dön ama daha alışverişe çıkacağız." dedi . Gözlerinin içi ışıldarken , dudaklarını hafifçe araladı ve mükemmel gülüşünü gösterdi. 


Sahranın Ağzından 

Buğranın telefonu çalınca balkona çıktı . Geri döndüğünde işinin çıktığını söyledi ve gitti . Telaşlı ve endişeli görünüyordu. Umarım birşey olmamıştır . 

--

Buğra bir buçuk saat sonra geri döndü .  Annemlerle arabaya bindik ve çeyiz mağazalarının yolunu tuttuk. Oldukça büyük 2 katlı bir mağazanın önünde durduk . Burada tüm aradığımızı buluruz diye düşünüyorum . 

Annem ve arzu teyze nevresim takımlarının olduğu tarafa yönelirken , buğra elimden tutup beni çekiştirmeye başladı. 

"Ne var buğra , görüyorsun yemek takımlarına bakıyorum"

"Yav bırak yemek takımını , gel sana bişey göstericem"

Başımla onay verip buğranın beni sürüklemesine izin verdim . Heyecanla 'işte burası' der gibi baktı bana . Gözlerimi ondan çevirip geldiğimiz reyona baktım . Allahım . Bu adam hiç mi düzelmez . 

"Sahra , bence çeyiz dediğin budur."

Sapık ya  . Yemin ediyorum sapık.  İç çamaşırı reyonunda ağzı kulaklarında gezinen bir adet sapık. 

"Sahram , bak bu bence çok güzel ."

Elinde tuttuğu siyah jartiyerli takımı gösterip bunları söyleyince utancımdan ellerimi yüzüme koydum . Ellerimi yavaşça çekip ,

"Ama yapma böyle hatunum benim "

2-3 saniyeliğine aşkla bakan gözleri tekrardan raflara döndü .  

"Alışverişe bu kadar meraklı olduğunu bilmiyordum buğra"

"Meraklıyım tabi konu sensen ve seninle seviş- . Neyse"

Hafifçe güldüm , sonra eliyle saçını kaşıyarak mahçupça başını eğdi .  Bu hali mağazada kahkaha atmama sebep oldu . Bilmediğim bir numaradan gelen mesaj yine ortamı bozdu.

Kimden:05xx xxx xxx

Konuşmamız lazım.

Bu kesinlikle candı . Buğra hayırdır der gibi kafasını sallayınca arkadaşımı aramam lazım diye yalan uydurdum . Affet buğram ama bunu yapmam lazım . Ondan biraz uzaklaşınca o numarayı aradım . 

"Ne konuşacağız?"

"Böyle telefonda olmaz."

"Can benim sinirlerimi bozma , anlat"

"Hayır hatun böyle olmaz ."

Hatun demesi tüylerimi ürpertti . Buğra dışında kimse bu lafı söyleyemezdi . 

"Bana hatun diyemezsin!!"

"Oo peki . Kızma. Yarın saat 2 uygun mu ?"

"Tamam nereye geleyim"

"Deniz kafe var biliyorsundur."

"Tamam ."

Buğranın çok yakınımda olduğunu "sahra" diye seslenmesinden anladım . Arkamı döndüğümde aramızdaki az mesafeyle telefon konuşmamı duymuş olmalıydı.

"Hatunum gelsene nevresimleri seçmişler". Oh . Duymamış.  


***

Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum ♥ Sizleri seviyorum ♥


Yatak OdasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin