'Kuma'
'Na-nasıl yani. Benim kumam mı'
Emine yenge derin bir nefes aldı ya sabır dedi.
'Yok benim kumam'
Kızgın iki çift göz Buğlem'in üerine çevrildi. Bu kuma olayı ağır gelmişti Buğlem'e. Hem daha zamanı vardı hemde habersizce kuma gelmesi kaldırabileceği bir olay değildi. Şaşkınlıktan dili tutumuştu. Bİr yere tutunması gerekiyordu yoksa her an düşüp bayılabilirdi. Kıgın bakışları daha fazla hissetmemek ve biraz kendini toparlayabilmek için mutfağa gitti.
Neden kendisine kızgınlıkla baktıklarını anlayamadı Buğlem. Emine yengesi hem benim kumam diye dalga geçiyordu hemde kızıyordu. Peki Fatma annesi, o neden bu kadar öfkeliydi ki. Sonuçta kumayı bu eve onlar getirmemişler miydi. Hemde kendisi evde yokken. Kafasındaki jetonlar yeni oturuyordu yerine. Bu evden kendisini o yüzden göndermişlerdi. Aklına kocası geldi. Onun bu durumdan haberi var mıydı acaba. Kesinikle vardı işte yoksa bu gecede bağ evinde kalacaklarını söylemişken neden konağa geri dönecekti ki.
Bu güne kadar kocasının hep kend üzerine kuma getirmesini istemişti. Hatta o doğum kontrol hapını bu yüzden içmemiş miydi. Ama o kuma gelecekse bu şekilde gelmemeliydi. Kendisini evden gönderip arkasından gizli işler çevirmişlerdi. Hem kum gelecekse once Buğlem'in haberi olmalıydı.
Kahvenin köpürmesiyle düşüncelerinden sıyrıldı. Kızgın mıydı bilmiyordu ama kesinlikle kırgındı. İsterse üzerine on tane kuma gelsin umursamazdı bunu. Tek derdi kendisinden gizli iş çevirilmesiydi.
Kahveleri fincanlara koyup tekrardan oturma odasına girdi. Kahveleri uzatırken ne Fatma annesi need Emine yengesi yüzüne bakmamıştı. Sanki bir kusur işlemiş gibi davranıyorlardı. Ama Buğlem bir şey yapmamıştı ki. Belkide yapmıştı ama ahberi yoktu.
Onlar kahveleri içerken Buğlem müsaade isteyip odasına çıktı. Kimse yüzüne bakmıyordu aten o odada daha fazla kalmasının bir anlamı yoktu. Yeni gelinleriyle bol bol otururlardı.
Gardropun kapağını açıp dolaptan bir gecelik çıkardı. ELinde ki gecelik siyah dizlerinin üzerinde biten siyah bir gecelikti. Tam üzerini çıkaracakken vazgeçti. Elinde ki geceliği öfkeyle dolaba kfırlattı ve askılı ve kapriden oluşan pijamalarını çıkardı. Kocası nasıl olsa bir kadın daha almıştı üzerine. Artık süslenmeme gerek yok nasıl olsa yeni karısı onun için süslenir, diye geçirdi içinden.
Yorganı kaldırıp yatağın içine girdi. Uyumak en yi çözümdü. Uyuyunca sıkıntılar geçmezdi ama dış dünyayla bağlantını kopardığın için acıda hissetmezdin. Yada daha kötüsü olur kaçmaya çalıştığın bütün sorunlarla birde rüyanda cebelleşirdin.
Yatakta bir saga bir sola dönmekten başı dönmüştü artık. Bir türlü uyuyamıyordu. DÜşüncelerini kafasından atamıyordu.
Kapının açılma sesini duyunca kocasının geldiğini anladı. Şimdi kalkıp bağırıp çağırmak istiyordu ama yapmayacaktı. Gururlu bir insan olup onun karşısında küçültmeyecekti kendini. Gözlerini kapattı uyumuş numarası yapmayı tercih etti.
Kocası yatağa girdikten sonra iyice sokuldu yanına. Ve öpmeye başladı. Buğlem uyuyor numarası yapmaya devam ettikçe kocası öpmeye devam ediyordu. Bu zamana kadar kocası çok kez öpmüştü kendisini ama sayıları hiç bu kadar fazla değildi. Yeni karısıyla nikahlandıktan sonra bir daha kendi yanına gelmeye fırsat bulamayacağı için mi bu kadar fazla öpüyordu acaba. Bu öpücüklerin sonu gelmeyeceğini anlayınca konuşmaya başladı Buğlem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Miras Kavlettiler (DÜZENLENİYOR...)
General FictionDüğün günü sevdiği adamın ölmesi üzerine kayınbiraderiyle evlendirilimişti Buğlem. Hayatının bittiğini düşünüyordu. Artık yarını yoktu onun, geleceği yoktu. Sadece dünler vardı onun için ve daha önceleri. Kalbinde ise sadece sevdiği adam olacaktı...