Geçmişin İzleri

14. ♤

Sana sarılmak yeniden doğmak gibi olucak...

Odamdan içeri girip kendimi yatağa attığımda ne kadar yorulduğumu anlamıştım. Neyse ki Birgül teyzeyi iyi olduğum konusunda ikna etmiştim ve artık kendi evimde rahatlıkla yayılabilir dim. Alya' da onun için ayarladığımız odaya geçmişti. Okulun bahçesinde söylediği şey aklıma geldi "Ben galiba aşık oluyorum..." Alya kime aşık olabilirdi ki buraya geleli daha yeni olmuştu. Bu kadar sürede birini bulmuş olabilir miydi? Meraklı bir kuzen olarak bunu hemen öğrenmeliydim. Hiç istemeyerek de olsa kendimi büyük bir mutlulukla attığım yatağımdan kaldırdım. Alya'nın odasının önüne geldiğimde kapıyı tabi ki de çalmadım bide kapıyı mı çalacağım? Hızla kapı kolunu çevirip açmamla geri kapatmam bir oldu. Biraz önce söylediğim lafı geri almak istiyorum. Neden kapıya vurmadım ki ben?

"Gerizekalıııı." Alya'nın bağırtısını daha doğrusu cırlayan sesini duymamla hızla merdivenlerden aşağı inmeye başladım. Resmen kuzenimi üstünü değiştirirken basmıştım. Aradan geçen dakikalar sonunda kendimi attığım kanepeden gelen ayak sesleriyle hafifçe doğruldum.

"Kızım sen sapık mısın? İnsan bir haber verir."

Biraz önce yine sapık damgasını yemiştim ben?

"Kızım nereden bileyim ben ya?"

Kenardan aldığı yastığı kafama doğru attığında tutmaya çalıştım fakat bir Ayaz Tuna olamadığım için yastığı kafama yemiştim. Sinirle oflarken oda yanıma attı kendini.

"Ayaz niye gelmedi?"

"Arkadaşlarıyla buluşacakmış. Sonra gelirim dedi."

Ben Alya'yı cevaplarken oda anladım dercesine kafasını salladı. Ona biraz daha yaklaşıp kedi gibi bakmaya başladım.

"Şöyle başımın belası ne diyeceksin yine?"

"Hani okulda bir şey demiştin ya tam o sırada Ayaz geldi sustun. Kim o aşık olduğun kişi?"

Hatırlatmamla birden yüzünde güller açmaya başladı. Bizim kız leyla olmuş. Demedi demeyin. Tam ağzını açmıştı ki çalan kapıyla suratını asıp kapıyı açmak için kalktı.

"Ayaz."

Ha? Ayaz mı? Yok artık. Aniden arkamı dönmem le Ayaz'ı karşımda görmem bir olmuştu. Ha onun için Ayaz diye bağırmıştı. Yani şey için değil. Aşık olduğu kişi Ayaz değildi yani, dimi?

"Hera iyi misin sen? Noldu?"

Kafamı sallayıp kendime gelmeye çalışırken ikisi de ne olduğunu anlamaya çalışır gibi bana bakmaya başladılar. Ayaz kenardan aldığı su dolu bardağı bana uzatırken istemediğimi belirtmek için elimi kaldırdım. "Bir şey olmadı ya dalmışım öyle." Ayaz benim istemediğim suyu içerken Alya'da konuşmaya başladı. Her zamanki gibi.

"Aşık mısın kızım sen?"

Tam o sırada hiç beklemediğim bir şey gerçekleşti. Alya lafını bitirir bitirmez Ayaz içtiği bütün suları onun yüzüne doğru püskürtüp öksürmeye başlamıştı. Ben şokla açılmış gözlerle ikisine de bakarken sevgili kuzenim iki elini havaya kaldırmış şokla üstüne bakarken Ayaz hala öksürmeye devam ediyordu. En sonunda dayanamayıp öksürmesi geçsin diye sırtına vurmaya başladım. Yavaş yavaş kendini toparlarken ikimizde Alya'ya bakmaya başladık. Şuan resmen kıyamet öncesi sessizliği yaşıyoruz.

Ayaz kulağıma yaklaşıp fısıldamaya başladı.

"Biiir, ikiii, ü....."

"Ayazzzz" kendine gelmesiyle Ayaz'a bağırıp yerinde tepinmeye başladı.