Merhaba Londra

11.Bölüm

"Hadi be kızım!"diye itelemeye devam etti Sam.Sabır diler şekilde ona baktım.Arkamdan çekildi ve bu seferde koluma girdi.

"Ya bizim ne işimiz var 3.sınıfların arasında"diye yakındım.Kıkırdadı.Tanrım,kıkırdadı ya!

"Ne işimiz olcak kızım Kevin'in grubunu kescez."O kahkaha atarken kolumu bir saniyeliğine bıraktı ve büyük yemekhanede Kev'in yüzünü aradı.Bu arada kaçsam mı diye düşünmedim değil hani..

"Aha ordalar!"diye bağırmasıyla benide çekiştirerek koşması bir olmuştu manyağın.İki adımla masalarında bittiğimizde Sam sandalyesini çekmişti bile.

"Selam"dedi Kevin bana gülümseyerek.Tebessüm ettim ve Sam'in zoruyla sandalyeye oturdum.

"Bu Sam.Gıcık kuzenim."diye tanıttı Kevin bizi."Ve de Kate"Sıcak bir gülümsemeyle hepsini süzdüm.Mavi gözleri ve sarı saçları olan çocuk-itiraf etmeliyim ki çok yakışıklıydı-söze daldı.

"Ben Daniel"dedi işaret parmağını diğerlerinin üzerinde gezdirirken."Rebeca,Jack ve son olarak da Bella"

İsimleri unutmamaya çalışmadım.Bir daha konuşmazdık bile değil mi?Gürültüyle kapı sesi duyduğumuzda hepimiz oraya bakışlarımızı dikmiştik.Havalı girişleriyle herkesin onları incelediklerini bildiklerine emindim.Niall'ın kahkasını kafetaryada yankılanırken ister istemez gülümsemiştim.Onun hemen ardından Harry ne söylüyorsa artık Zayn'de gülümsediğinde herkes işine geri dönmüştü.Ben hariç....Gözlerim inatla bakmaya devam ederken bir anda o da bana dönünce ne yapacağımı şaşırdım.Bakışları benden masadakilere doğru gezinirken yüzü solmuştu ve ben bunun nedenini düşünürken ayağıma yediğim tekmeyle kendime gelmiştim.

"Sence Kate?"Kevin'in sorusunu duyduğumda Sam'in ölümcül bakışlarıyla karşılaştım.

"Efendim?"dediğimde göz ucuyla uzaktaki masaya baktım.Bütün grup bizi izliyordu.Tanrım!!!!!!

"Çok yakışıklılar sanırım"Kevin'in sert sesini duyduğumda hopladım.Hızla ona döndüğümde beni süzüyordu.

"Ne saçmalıyorsun?"diye saf saf sordum.Sam yalandan öksürüklerle susmamı beklerken Kevin devam etti.

"10 dakikadır izliyorsun da.Ağzının suyu aktı resmen!"Gözlerim pörtlerken Kev'in yüzünü dağıtasım geldi ama bunun yerine masadan sinirle kalktım.Sam hemen beni takip edip kalkarken ben çoktan kafetaryadan çıkmıştım bile.

"Kate!"diye bağırdı bana yetişirken.Biraz bekleyip aramızdaki mesafeyi kapatmasını bekledim.

"Kev'i orada öldürebilirdim Sam!"dedim sinirle.Bizim sınıfın önüne geldiğimizde kapıda dikilen iki kız bizi durdu.Sıkıntıyla ofladım.Bela mı çekiyorum ya?

"Yeni gelenler baya hızlı çıktı Jessie"dedi esmer yanındaki sarışın arkadaşına.Muhtemelen ikiside okulun popüler sürtüklerindendi.Hadi ama bu kadar kısa eteği ne diye giyersin ki!

"Defol git ve bize de bulaşma!"dedi sinirle Sam.Ah tamam kavga çıkacak!

"Siz kime güvenip de üçüncü sınıfların masasına oturursunuz?!Ve gelmiş bana laf söylüyor.Seni buraya gömerim kızım!"diye sarışın yada adını öğrendiğim Jessie kükrerken onu elimin tersiyle ittirdim.

"Sıkıyorsa yap!"diye terslendiğimde kendime şaşırdım doğrusu.Nerden geldi bu özgüven.....

"Ah!"diye Sam çığlık atarken saçım çekilmeye başlamıştı bile.Jessie'ye tekme atarken Sam'de diğerinin elinden kurtulmaya çalışıyordu.Kalabalık artarken kolum aniden tutulup Jessie ittirilince son and bu salak kızın yumruğunu yemekden kurtulmuştum.Sam'de çekilir çekilmez onun gür sesini duydum.

"Bir daha bu ikiliye bulaşırsanız sizi öldürürüm sürtükler!"

Etraf yavaş yavaş dağılırken arkamdan beni tutana baktım.Harry gergince beni tutarken Jessie ve diğeri öldürücü bakışlarla uzaklaştılar.Harry belimi bıraktıktan hemen sonra Zayn sinirle kolumu kavradı ve beni çekiştirmeye başladı.Sam'e rahat ol bakışı atıp zorla götürdüğü arabaya bindim.Arabanın etrafında dönerek sürücü koltuğuna geçti.

"Kev ve onun aptal arkadaşlarıyla konuşmayacaksın!"diye hemen sonra arabayı çalıştırdığında kaşlarım kalktı.

"Nedenmiş o!"diye soludum bende.Gaza köklenirken bir saniyeleğine bana döndü ve kulaklarımı sağır edercesine bağırdı.

"Çünkü ben izin vermiyorum Kate!"

Kırmızı ışıkda durunca cevabımı beklemek için tekrar bana döndüğünde bende onun gibi bağırdım.

"İzin istediğimi sanmıyorum Zayn!"

Öfkeyle homurdanırken arabayı tekrar sürmeden önce bıkkınlıkla ofladı.

"Çok inatçısın."dediğinde daha sakindi.Benle uğraşamayacağını anlamış olmalı...

"Evet"dedim arkama yaslanırken.Gülmemek için dudağımı dişledim.

"Ukalasın"diye devam ettiğinde otomotik olarak cevap verdim.

"Evet"Bu halime kıkırdadı.

"Bilmişsin"dedi arabayı durdururken.Eve gelmiştik ama ikimizde inmedik.

"Evet"Yüzünü bana döndüğünde gözlerine odaklandım.

"Sinir bozucusun"dedi oyunumuzu sürdürerek.

"Evet"

"Gıcıksın"Yüzündeki sırıtış büyürken bende tebessüm ettim.

"Evet"Gözlerini devirdi ve düşünürmüş gibi yaptı.

"Beni seviyorsun"

"Evet"Verdiğim cevap üzerine kahkaha atarken anlamsızca ona baktım.Bir iki saniye sonra ne olduğunu anladığımda omzuna yumruğumu geçirdim.

"Bu haksızlık!"diye bağırdığımda kahkaha atmaya devam edip durmam için ellerimi tuttu.

"Beni sevdiğini söyledin Kate"dediğinde gülmeyi kesmişti ve şimdi yüzünde daha ciddi bir gülümseme vardı.

"Beni kandırdın Zayn"diye mızmızlandım.

"Evet"dediğinde hemen başımı salladım.Ellerimi sıkıca tuttuğunda yumruk atmamı engelledi.Ne kadar şakadan yumruklar olsa da .....

"Bu oyunu bir daha oynamayacağım Zayn"dedim kıkırdarken.Alnını alnıma dayadığında nefesimi tutup cevabını bekledim.

"Bu bir oyun değildi Kate.Beni sevdiğini söyledin ve bende senin elini tutuyorum...."