□ 28 □

2.3K 244 85
                                    


Bir süredir pazartesi sendromu denen ruhsal çöküntünün ne olduğunu unutmuşum.

Gözlerimi çoktan aydınlanmış güne araladım. Bu dönem pazartesi dersim yok. Sabahın sekiz buçuğunda dersi olan Jongdae'ye nispet yapmak vardı. Ama küçük daire yalnızlığımla beyaz tavanından gözümde büyüdükçe büyürken gözlerim komidinin üzerindeki yuvarlak gövdeli saate kayıyor. Rakamların farklı hızlarda dönen iki çubuğun zamanı ölçümünden çok yedi sayısının üst tarafında yelkovanın hareketi ile yerdeki buğdayı gagalayan horoza kayıyor. Her sabah yedide bu horoz kıyameti haber verir gibi bağrış çağrış ötüyor. Baekhyun ve Heechul'ün dairem için hediyesi. Heechul'ün fikri olduğuna neredeyse eminim. Her sabah yedide ona en güzelinden bir demet küfür savuruyorum.
Aklıma Jongin düşüyor.
Susuyorum.
Hayaliyle meşgulüm..

Ve saat on bir olmuş.

Tembelce yatakta biraz yuvarlandıktan sonra, çift kişilik yatağın keyfini çıkarıyorum, ayaklarım serin parke zemini buluyor. Terliklerimi ayağıma geçirip aşağı kata iniyorum.

Kahvaltı ve öğle yemeğini birleştirmek makul olanı. Ama benim elimden gelen tek şey ramen ve üzerine yumurta kırmak.
Kendini bulan ramenin üzerine yumurtayı kırıp balkona çıkıyorum. Kasım güneşi onun hayal kırıklığına rağmen gülüşü gibi parlak olsa da sıcak değil. Bir daha onu ne zaman görebilirim bilmiyorum. Üstelik ikinci ara sınavlar da kapıda. İştahım kaçıyor. Yine de emeğime hürmeten bitiyorum rameni.

Yapacak hiçbir işim yok. Evim temiz. Baekhyun evde yok. Film izleyesim yok. Sınıftan arkadaşlarla da buluşmak istemiyorum. Hepsinin sınav için bir tarafları tutuşmuştur çoktan. Belki biraz sınav çalışabilirim.
Öyle de masanın başına kuruluyorum.
Yarım saat notlarıma boş boş bakıyorum.
Zihnimin her köşesini çoktan ele geçirmişsin; tek yaptığım seni düşünmek.

Bir saat kendimi zorluyorum en azından bir ünite çalışabilmek için. 
Seni görememek bir yana düşünmekten kaçındığımda dahi seni özlemek..
Çıldırmış olmalıyım. .
İnstagram hesabına giriyorum..
Yine bir şarkı yüklemişsin..
Üstelik gecenin dördünde..
Sözleri neden beni buluyor, neden beni vuruyor?

Neden hiçbir zaman tek kelime edemiyorum
Hiçbir şey anlamıyorum, garip bir gün
'Neden böylesin?' diye sormak istiyorum
Hiç mi sevmedin beni?
Eğer sevmediysen, neden bana tutunup tapıyormuş gibiydin?

Dünyada böyle yaşayan bir benmişim gibi sanki
Sadece izliyorum, duramıyorum
İncinmiş bir kalp ile yaşıyorum
Bu kesinlikle adaletsiz, katlanamıyorum
Lütfen bana geri dön
Bana geri dön. .

Ağzımdan kaçan bir hıçkırıkla göz yaşlarım sökün ediyor yanaklarıma.
Bu sitem de neyin nesi?
Ve kimin için gecenin bu saatinde bu şarkı ile dertleşiyorsun?

Elbet senin de sevmişliğin olmuştur.
Benim gibi, onu görmek için ucuz bahanelerin ardına saklanmışsındır.
Zaten senin için sızlayan kalbim başka aşklar için uykusuz kalmanla daha çok sancıyor? Gözlerine süzülen tek bir hüzün dalgasına dahi tahammülüm yok.
Ama sen bir başkası için gecenin dördüne değin sızlandın mı?
Belki de ağladın?!

Şarkının tamamını buldum internetten.
Ve telefonuma kaydettim
Akşama değin dinledim.
Ağladım. Dinledim. .

Dürüst olursam mantıklı şeylerden gerçekten nefret ediyorum

Senden ayrı düşmeme neden olan, seni doyasıya sevmeme engel olan her şeyden nefret ediyorum Jongin-aah..
Cehenneme kadar yolu var yargıların, doğru diye bize anlatılanların.
Seni istiyorum.
Seni sevmek istiyorum.
Sen tarafından sevilmek istiyorum.

Ben Korkusu; Sen YokluğuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin