The First Kiss

44. Bölüm

10 Ekim

Şirkete gelip direkt Baray'ın odasına daldım. Saat 17 sıralarıydı. Odasına girdiğimde başını işlere gömmüş deli gibi çalışıyordu.

Hiç birşey demeden ve demesine izin vermeden yanına gittim ve Baray'ın elinden tutup

-Hadi bakalım gidiyoruz dedim

Tabii gözleri şaşkınlıkla doldu

-Nereye gidiyoruz? derken çoktan kalkmış benimle sürünüyordu yazık garibim.

-Gelince görürsün derken onu hala çekiyordum

-Gidince görürsün olmasın mı o?

-Sen geldiğin için gelince görürsün dedim

-Ben gelmiyorum canım biz gidiyoruz

-Baray dövecem şimdi seni ha

-Kolaydı

-Zor mu?

-He zor

-Değil. derken çoktan merdivenlerden inmiş şirketin çıkışına gelmiştik.

-Bari şimdi söyle nereye gideceğimizi.

-Hayır söylemem ya sus bi iki dakka sen bu kadar çok mu konuşurdun?

-Evet hanımefendi bu kadar çok konuşuyorum. Beğenmediniz mi?

-Yoo beğendim. Sonuçta aldık bir kere artık garantin bitti geri verme şansım yok.

-Yok yok çok geri verme hevesindeysen geri iade edebilirsin.

-Demek ki seviyoruz

-Yani?

-Garantiden önce vermediğime göre

-Şimdi veremezsin zaten. Artık seninim ben

-Hee biliyoz

-Bari şimdi söyle

-Gel buraya

-Hıhh. karşımda duruyordu

-Arkanı dön bana

-Neey? Ne yapacaksın bana?

-Birşey yapmayacam dön bi

söylene söylene arkasını döndü sonunda. Cebimden çıkardığım iple gözlerini kapattım ve ellerinden tutup

-Hadi bakalım gidiyoruz dedim

-Heee anladım ben şimdi

-Neymiş?

-Bugün benim doğum günüm ya fantezi yapacaksın değil mi? Seni gidi seniii.

-Manyak mısın olum? Fantezi nedir ya? Aklın ancak erotikliğe sapıklığa çalışır değil mi? Sapık. dedim sapık kelimesini bilerek ve isteyerek bastırarak.

-Ne var ya? Sevgilimsin sonuçta Allahalla.

-Düşünmeyeceksin öyle şey.

-Tamam be düşünmeyiz.

-Aferin

Istediğim yere varmıştık. Yavaşça Baray'ın arkasına geçip gözünü açtım.

-Parka mı getirdin beni? Kediler kuşlarla mı kutlayacaz?

-Gerizekalı. Yukarı kaldırsana biraz başını.

-Vaayy iyiymiş. diyordu binlerce takla atıp astırdığım pankarta bakarken. Pankartta şu yazıyordu

'Senden önce hayatım' ve bir ok işareti sağ tarafı gösteriyordu.

-Sağ tarafta ne varmış?

-Biraz ileri gidersen görürsün.

-Ohaa o sen misin?

-Evet benim.

Bir video yapmıştım ve videoda ben dilenci gibi dolanan, mutsuz, sevimsiz bir kızı oynuyordum.

Videonun sonunda

'Şimdi sol tarafa bak' yazmıştım. Hemen başını sol tarafa çevirdi Baray. Yine bir video yapmıştım.

'Senden sonra hayatım' başlığı altında. Bu seferde mutlu, güler yüzlü, tatlı mı tatlı, sevimli bir kızı canlandırmıştım.

'Şimdide sevdiğine bak' yazdım videonun sonunda

Baray hemen bana döndü. Elimde bir pankart vardı

'Eğer mutsuz bir cadıya dönememi istemiyorsan: Sakın Hayatımdan Çıkma'

-Neden çıkayım hayatından? Delimsin sen benim. Birtanemsin. Meleğimsin. Asla çıkmam hayatından. Bunu kafana sok. Ben.Senden.Asla.Vazgeçmem!!

-Seni seviyorum dedim ve birbirimize sıkıca sarıldık. Birkaç dakika sonra ellerinden tuttum ve parkın biraz ilerisinde bizim için ayırttığım küçük kulübe doğru yürüdük.

-Ohaa herkes var. dedi Baray içerdikleri görünce

-Sevdiklerin yanında olsun istedim.

-Sen çok düşüncelisin. Ben seni hakedecek ne yaptım?

-Sen beni...

Ben daha cümlemi bitirmeden Volkan'la Canan geldiler. Ikiside Baray'ı kutladılar ve bizi içeri çektiler. Içeride herşey planladığım gibiydi. Baray'ın tüm yakın arkadaşları vardı. Müzik, dans, komedi, eğlence herşey vardı. Kendimizi eğlenmeye bırakmamız geç olmadı.

____

Partiden sonra Baray'la eve geldik. Odamıza geçtik ve ben onu karşıma aldım. Çantamda sakladığım paketi çıkarıp ona uzattım.

-Herkesin içinde vermek istemedim.

-Gerek yoktu aşkım o kadar şey hazırladın zaten.

-Boş konuşmayı kesip açar mısın?

-Bana böyle deme. Ama açıyorum.

Açtı ve wow dedi.

-Eda bu muhteşem birşey. Ama ben hiç bileklik takmam ki.

-Artık takarsın.

-Senin için evet.

-Arkasına baksana

Hemen çevirdi ve

-Burdaki harfler E&B mi?

-Yok canım Z&L. Tabii ki E ve B.

-Yani Eda ve Baray.

-Jeton tatilden döndü demek

-Ya saat olmuş gecenin 4ü sen bu saatte bunu okuyabildiğime şükret.

-Okumadın ki. Aha.aha.aha

-O zaman baktığıma dua et.

-Allah'ım Baray bunu okuyabildiği, pardon görebildiği sana çok şükür ediyorum. Yalnız bir ricam var şu çocuğa birazcık akıl ver.

-Sen şimdi görürsün aklı dedi ve üzerime atlayıp beni gıdıklamaya başladı.

-Haha yapma aaa yapma çok gıdık.lanı.yo.rumm. gülmekten az kaldı kalpten gidecektim.

Gecenin sonunda Baray'la önce deliler gibi öpüştük sonrada sarılıp uyuduk.

Diğer bölüm sizi çok şaşırtacak :)

Bu bölümü Eda (o kendini biliyor), SevilKonuk ve BlackBerry07'ye armağan ediyorum. Herkese iyi okumalar :*