10. Bölüm

1.3K 36 2
                                    

odamın kapısının çalmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım. Içeri giren Fatma'ydı. Yatağımın yanına oturdu  ve

"Hayırdır dostum canını sıkan kim? Söyle ana avrat dalalım"

Fatma bu espirileri ile beni her koşulda güldürmeyi başarıyordu.

"Fatma birşey soracam ama yanlış anlamak düşünmek yok tamam mı?"

Tamam manasında başını salladı.

"Senin kuzenin Mert.." ben Mert deyince gözleri Fal taşı gibi açıldı.

"Sen onu nereden tanıyorsun?"

"Nasıl biri?"

"Tanışıyor musunuz?"

"Uzun hikaye sonra anlatırım. Sen nasıl biri olduğunu söyle"

"Mert sana göre değil Eda" bu sözü ister istemez canımı acıtmıştı. Fatma'nın bana uygun olmadığını düşündüğü birisine Selda numaramı nasıl verdi?

"Hangi bakımdan?"

"Şöyle ki.. Mert çok çapkın. Yani kişilik olarak onu gerçekten çok seviyorum. Herkesle iyi anlaşır. Babası hariç. Babasını hiç dinlemez. Şirketleri var ve babasının tüm ısrarlarına rağmen sınava girmedi. Bugüne kadar kaç kızın canını yaktı bilemezsin. Onları kendine aşık etti ve onlarla yatıp terketti. Kızlarda yakışıklılığına çok fena kapılıyorlar. Onunla arkadaş olman eğlenceli olur yanında hiç sıkılmazsın ama aşık olmamalısın"

Fatma'nın söyledikleri beni çok şaşırttı diyemem. Zaten özgüveni tavan yapmış serserinin teki olduğu belliydi. Bu konu hakkında daha fazla konuşmak istemiyordum.

"Hadi yiyecek birşeyler hazırlayalım" diyerek Fatma'ya söz hakkı bırakmadan çıktım odadan. Tabii herzamanki gibi makarna yapacaktık. Makarna malzemelerini hazırlarken düşüncelerim beni rahat bırakmıyordu. O sapıktan dahada nefret etmeye başlamıştım. Ayrıca hayatıma soktuğu içinde Selda'ya kızgınlığım artıyordu. Sahi Selda neredeydi bu saate kadar?

"Fatma Selda nerede biliyor musun?"

"Birazdan gelecekmiş. Mert'le buluşmuşlar."

Hayır ya. Inşallah o sapığı buraya getirmez. Diye düşünürken kapı çalındı. Açıkçası bakmaya pek cesaret edemiyordum. Ya o da geldiyse? onu görmeye hiç hazır değildim gerçekten. Kapınin tam karşısına geldiğimde açmadan önce delikten bakmaya karar verdim. Tam eğildim bakacam farkettim ki bizim kapıda delik yokmuş.! "Kahretsin" diye geçirdim içimden ve "korkunun ecele faydası yok" diyerek kapıyı açtım.


The First KissHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin