The First Kiss

34. Bölüm

BU BÖLÜMMM R4BIABELICTIONERIME GELSIIINNN SEVILIYORSUN BEBEEMM :** Bakın bakalım multide kimm varr :)) iyi okumalar herkesee.

Eda

O gece hayatımda geçirdiğim en güzel günü geçirdim. Baray'la beraber o kadar çok şey yaptık ki.

Luna Parka gittik bol bol eğlendik. Yemek yemeye götürdü beni. E tabii Luna parktan önce yemeğe gitseydik luna parkta olacak rezaleti düşünmek bile istemiyorum.

Şu anda inanmayacaksınız ama bir meyhanede oturuyoruz. Sadece Baray ve ben. Yaşlıca bir adam bize hizmet ediyor. Iki Rakı istedi Baray ve su tabii ki. Ben hala şaşkınlık içerisindeydim gayet doğal olarak.

"Baray heralde bunu içmeyecez değil mi?"

"Hee yok hayır içmeyecez. Masaya istedim. Çünkü biz böyle buna bakarak kafa bulacaz"

"Dalga geçme ya. Içemeyiz biz bunu"

"Neden içmeyecekmişiz ki?" gülümsüyordu.

"Ya ben hayatımda şarap şampanya bile içmedim şimdi rakı mı içecem?"

"Bütün ilklerin benimle olsun işte fena mı?"

"Ya ama... şey... off"

"Bak böyle içeceksin" eline rakının olduğu beyaz içerikli bardağı alıp bir yudum aldı

"ondan sonrada üzerine bu su bardağından bir yudum alıyorsun. Gerçi su içmesende olur ama çok sert olur senin için"

"Tamam deneyelim bakalım" bu güzel geceyi mahvetmek istemiyordum o yüzden en azından bir bardakta olsa içecektim. Rakı bardağını elime aldım ve yavaşça bir yudum aldım ve aynı anda dışarı fırlattım.

Hemen ardından su bardağımı kafama diktim oda yetmedi Baray'ın suyunuda kafama diktim. Hala ağzımdaki acı ve iğrenç tat geçmemişti.

"Böyle çok tatlısın" Baray bunu söylerken katıla katıla gülüyordu.

"Tanrım Baray bu ne? Hayatımda bu kadar kötü tadı olan birşey içmemiştim. Sen nasıl içiyorsun bunu Allah aşkına??"

"Bak böyle" deyip kocamann bir yudum daha alıp hiç birşey yokmuş gibi içti.

"Kusura bakma ama hayatta içmem ben bunu" az önce bir bardak içerim demiştim galiba ama bu durumda yarım yudum bile içemem.

"Ahaha tamam tamam içme ben içerim seninkinide"

Baray rakısını yudumlarken aynı anda bana öğütlerde veriyordu.

"Bak güzelim bu rakı öyle sosyete şaraplarına benzemez. Bunu içerken dertli olacaksın. Anca dertlerinin acısı rakının acısını geçtikten sonra rakının tadı sana hoş gelecek. Ve işte o zaman sen acılarını hissetmeyeceksin. Herşeyi unutacaksın"

"Güzel konuştun. Bu konuşmanı bölmek istemem ama biz ona halk arasında kısaca sarhoş diyoruz"

"birgün bir derdin olunca buraya gel ve iç o zaman beni çok iyi anlayacaksın"

"Senin çok mu derdin var?" söylediklerini anlamıyordum nedense.

"Yok. Yani vardı ama sen hayatıma girdikten sonra hiçbir derdim kalmadı."

oyyy yeriiim ya çok tatlı.

"Barayım biz gitsek mi artık?"

"Niye ya oturuyorduk ne güzel"

"Sarhoş olmanı istemiyorum"

"Bir bardakla sarhoş olmam ben merak etme"

"Olsun ya bence yeter bu kadar. Bak saat gecenin 2si oldu"