Keyifli okumalar canlarım :*
***
Annemden izni koparmış,yola hele şükür çıkabilmiştik. Üstelik Barış şaşırtıcı bir şekilde elbise giymeme izin vermişti. Aslında tam olarak izin vermemişti. Şu an üzerinde fırtına öncesi sessizlik gibi bir şey vardı.
Önce elbise giymemem için sert bir şekilde konuştuktan sonra birden 'tamam giy' demişti.
Çok...Garipti.
Üzerimdeki elbise yarım kolluydu ve siyah renkti. Belinde kemer gibi bir ayrıntı vardı ve belimi sıkı tutuyordu.
Dizlerimin biraz üzerinde biten elbiseden yaklaşık beş altı parmak kadar aşağıda giydiğim muz çoraplar vardı. Yani sadece ufak bir kısım açıktı. (Multi)
Şimdi Barış'ın evine gidiyorduk ve açıkçası o da ben de çok gergindik. Ailecek yaşadıkları eve gidiyorduk. Eşyalarını alacaktı.
Derin bir nefes alıp ona bakmaya başladığımda ofladı. "Başıma ne işler çıkarıyorsun Merve ya."
Gözlerimi kısıp dil çıkardım. Sanki onu zorla götürüyordum.
Tamam biraz ısrar ettiğim için gidiyorduk ama yine de kabul etmişti sonuçta. Etmeseydi o zaman,bana ne.
Onların evine doğru arabayı sürerken aklıma gelen soruyla ona döndüm. "Barış ?" Tek kaşını kaldırıp kavşaktan sağa döndüğünde "Gittiğimiz yerde müzisyen olur mu yoksa normal mi çalarlar ?" diye sordum. Evlerine gelmemize ramak vardı ve açıkçası azıcık tırsıyordum. Babası,pek haz ettiğimiz bir insan (!) değildi malesef.
"Merak etme eğlendireceğim seni."
Gülümseyip yola bakmaya başladım. Kısa süre sonra evin bahçesine arabayı park etti ve benim de inmem için başıyla işaret yaptı.
Hızlıca ineyim derken tökezlediğimde son anda arabanın kaputuna tutundum. Barış gözlerini devirip kolumdan tuttu ve beni arabadan çıkardı. Ardından kapıyı kapatıp arabayı kilitledi ve kolumdaki elini elime indirip beni eve çekiştirdi. Onun büyük ellerinin aksine benim küçük ellerim soğumuştu. Heyecanlanınca böyle oluyordu.
Giydiğim siyah hafif topuklu,bağcıklı botlar zeminde tok ses bırakırken ben de derin bir nefes verdim. Barış kapıyı çalmayıp cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açtı ve bizi içeri çekiştirdi. Yavaşça kapıyı geri kapatıp direkt merdivenlere yöneldi.
Sanırım kimse geldiğimizi fark etmemişti.
Yukarı kata çıkıp Barış'ın odasına girdik. Barış elimi bırakıp siyah Hummel çantasını aldı ve yatağa fırlattı. Dolabına ilerleyip kapaklarını açtı ve askılardaki tişörtlerini,çıkardığı sesi umursamadan çekti ve yatağa fırlattı. Yatağa fırlattıklarını alıp katlamaya ve çantaya düzgünce koymaya başladım. Bir tişörtü yatağa fırlatayım derken yüzüme geldiğinde ani bir "Hih! " sesi çıkarsam da çok sesli değildi. Barış gülerek boşalmış dolabın kapaklarını kapattı ve çekmecelerini açtı. Oradan da pantolonlarından 5-6 tane alıp yanıma geldi. Ben tişörtleri katlayıp çantaya koyma işini bitirdikten sonra pantolonlara geçtiğimde o yanağımdan makas alıp yataktan kalktı ve şifon yere ilerledi. Oradaki parfüm ve deodorantlarını alıp yatağa ama benden uzak bir yere attıktan sonra şifon yerin üzerindeki bilekliklerini aldı.
Pantolonları koymayı hallettiğimde Barış aklına son anda gelmiş gibi dolabına gitti ve son çekmecesini açtı.
Sonra eli dolu geldiğinde aldıklarına baktım. Gözlerim irileşirken kızardığımı hissettim ve hemen bakışlarımı kaçırdım.
![](https://img.wattpad.com/cover/80010364-288-k146932.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRMIZININ SİYAH HALİ
Novela Juvenil•TAMAMLANDI• •Gençkurgu #3 ~ Farz et ki sen siyahsın. Sana elimi uzatsam tutar mısın ? Yoksa önce kim olduğuma mı bakarsın ? Eğer beyazsam bırakır mısın beni ? Düşer miyim uçurumdan ? Masum ve iyi olduğum için kaybeder miyim ? Gider mi ellerimden ya...