KIRMIZININ SİYAH HALİ

57- YAKIŞIKLI KAHRAMAN VE GÜZEL KIZ

Merhaba canlarım !

Uzun bir bölüm ile karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz. Öpüldünüz !

Bölüm şarkıları :

-Can Bonomo/Hikayem Bitmedi
-Müslüm Gürses/Affet (mutlaka dinleyin)
-Şebnem Ferah/Sigara

Çok hüzünlenirseniz arada At kendini discolara açın. Ağlamamak lazım yani.

Keyifli okumalar bebeks :*

¥¥¥

Telefonumun titreyiş sesi bana çok uzak gelirken gözlerimi yavaşça araladım. Uykum yavaşça dağılırken telefonumun sesi daha da yakından gelmeye başlamıştı.

Elimi komidine uzatıp telefonumu aldım. Gözlerimi zar zor aralayıp ekrana baktığımda Barış'ın aradığını görünce saate baktım.

04.21

Kaşlarımı kaldırıp daha fazla ekrana bakamadığım için çağrıyı cevaplayıp kulağıma götürdüm ve gözlerimi kapattım.

"Barış ?"

Birkaç patırtı sesinden sonra "Güzelim ?" diyen telaşlı sesi geldi. Hatta telaşlıdan çok ağlamaklı gibiydi sesi. Kaşlarımı çatıp yatakta doğruldum ve yutkunup "Sen neden uyanıksın ?" diye sordum. Saat çok geçti ve bu saate kadar uyanık kalmamıştı herhalde.

"K-kötü bir rüya gördüm."

Sesi çok kötü geliyordu. Hiç duymadığım kadar,tahmin edebileceğimden daha çaresiz geliyordu sesi. Göğsümün sol yanına bir ağrı girerken "İyi misin ?" diye sordum. Birkaç patırtı sesinden sonra "Yanına gelebilir miyim ?" diye sordu. Yalvarır gibi çıkmıştı sesi. Gözlerimi kırpıştırdıktan sonra "Gelebilirsin tabii ki. Bekliyorum," dedim. Her ne gördüyse onu çok etkilediği belliydi. Sesi berbat geliyordu.

"İyisin değil mi ?"

Dudağımı dişleyip "İyiyim Barış," diye mırıldandım. Derin bir nefes aldı ve "10 dakikaya oradayım," diye mırıldandı. Kafamı sallayıp "Ben kapıyı açarım," dedim. Ardından telefonun kapanma sesi gelince telefonu yatağa bırakıp elimi alnıma götürdüm ve gözlerimi kapattım. Bana iyi misin diye sorduğuna göre benimle ilgili olmalıydı. Ya da sevdiği biriyle ilgili.

İnce pikeyi üzerimden atıp yavaşça yatağımdan kalktım ve gözlerimi ovuşturdum. Meraklanmıştım.

Sessizce odamın kapısını açıp banyoya girdim ve yüzümü iyice yıkadım. Ardından banyodan çıkıp sessizce merdivenleri indim. Salon bana ultra ürkütücü gelirken oradan direkt geçip mutfağa girdim ve ışığı açtım. Kendime bir bardak su doldurup içtikten sonra Barış'ı beklemeye başladım.

Kısa süre sonra kapı sessizce tıklatıldığında hemen kapıya koştum ve kapıyı açtım. Kapıyı açmamla belime dolanan sıkı kolları hissetmem bir olmuştu. O bana sımsıkı sarılırken ellerimi boynuna götürüp ben de ona sımsıkı sarıldım. Bir elimle sessizce kapıyı kapattıktan sonra diğer elimi de boynuna götürdüm ve ona sarıldım.

Omzumla boynum arasındaki girintiye bir öpücük bıraktıktan sonra kokumu içine çekti. "İyisin."

Kendine söylermiş gibi söylediği şeyle kafamı salladım. "İyiyim,iyisin."

Uzun süre öyle kaldıktan sonra kafasını kaldırdığında gözlerine yeni bakabilmiştim. Gözlerinin etrafı kızarıktı. Endişeyle bakıyordu. Böyle,kaybetmiş gibi.

"Uykun var mı ?"

Sorduğum soruyla kafasını iki yana salladı. Ben de kafamı sallayıp elinden tuttuğum gibi sessizce odama çıkardım.