Melek

3.3K 159 10
                                    

Biliyorum biliyorum bizi özlediniz. İthaflar var bu bölümde. Sizden küçük bir ricam var. Abloşumun efsane kitaplarını okuyun. Çok güzel yazıyor. Belki geleceğin en büyük yazarı olacak. 👉🏻 MrsBurgaz

Bölüm şarkısı Mehmet Erdem- Acıyı sevmek olur mu?

Multide Nazlı. Hadi okuyun yavrular.

Bunca vakit. Onunla ya da onsuz geçirdiğim zamanlar. Ne ara bağlanmıştım? Bana zarar veren bir serseriye,ne ara bağlanmıştım? Üzülmesine üzülüyordum. İlk başlarda kaçtım. "Olmaz,Ateş ve ben,olmaz"dedim. Ben anladım sonunda. Asıl bağlandığım serseri olmazsa olmayacağımı anladım. Bu işleri hiçe saymıştım. Sevmek nedir,bir iki gün süren saçma bir hoşlantı veya beğeni diye geçiştirmiştim. Ben yalan söylüyordum kendime. Kandırıyordum. Saçma diye düşünmüştüm ilk başta,sonunu bilmeden ve düşünmeden sevmiştim sonra onu. Her hareketini kıskanır oldum bir anda. Anlayamadığım,kaçtığım zamanlarda kendime sövmüştüm.

Gözlerindeki ifadeyi çözememiştim. Gitmek istiyordu,gitmek istiyordum. Ben ilk defa ağladığını görmüştüm. Yanımda sadece gözleri dolardı. Ama yine hayal kuracaktım. Kendimi onun gibi hissedip,öyle davranacaktım. Belki kıskanacaktım ama sonunda ben üzülecektim. Ama onsuz Nasıl olurdu şimdi? Az önce fısıldadığım cümleyi rüzgar alıp götürmüştü.

Öyle bir ifadesizlik vardı ki gözünde,sanki az önce söylediğim cümleyi duymuş gibiydi. Duymamıştı çünkü mırıldanır bir tonda söylemiştim. "Şimdi git." diye bağırdı. Öylece durdum ilk başta. Hareketlerini izlemeye başladım. Kendine gelmiş tavrı ile motora doğru yürümeye başladı. Elini saçlarına geçirdikten sonra derin bir nefes verdi. Arkadaki kaskı alıp başına taktı. Alttaki çıt çıtı bağladıktan sonra başını bana çevirdi. Umursamaz bir şekilde motora bindi. Biraz bekledi önce. Ağlamak üzereydim. Kendimi köyü hissediyorum Bırakıyordu. Beni de,kendini de bırakıyordu. Büyük bir gürültüyle motorunu çalıştırıp umursamazca, çekip gidiyordu. Gitmişti yani şimdi. Ben de ona dert yansaydım. Affet,seni seviyorum deseydim. Neden gitti ki şimdi?

Aklım 'boş ver git!'desede kalbim farklı diyordu. Sanki onu kıracaktım ve bir daha göremeyecekmiş gibi hissediyordum kendimi. Gitmek için haraketlendim. Sadece ayaklarım bedenimi döndürürken,kendimi adım atmak için zorluyordum. Neden bu duyguları hissediyordum?

Caddeye çıktığımda yine yağmur başlamıştı. Hafif hafif damlalar düşüyordu gökyüzünden. Şimdi nereye gidecektim? Ne yapacaktım? Herkes mi giderdi? Tek bir yer vardı gideceğim. Ne başladıysa orda başlamıştı. Bu geceyi atlatırsam rahat ederdim herhalde. Adımlarımı hızlandırıp,durağa gittim. Beklemeye başladım. Kırmızı ışık yandığında yola adım atan toplu insanlarla birlikte karşıya geçtim.

.

.

Sokağın başına geldiğimde sağa dönüp sar olan yerden geçtim. Kırık dökük inşaatlar bir yana yerdeki izmaritler,bitmiş spreylerlerin olduğu bir yerdi. Benim çizdiğim hiç bir resim yoktu. Demek ki polisler gelip hepsini silmişti. Güldüm. Sanki yine yapamazdık. Aklıma aniden bir şey geldi. Bu konuyu açmamam gerekiyordu. Boğazımı temizledim. Sonra ellerimi koydum kucağıma. "Belediye yine duvarı sildi."dedi gözlerini devirip. "Yine yazarım!"dediğimde güldü. "Bize de alıştılar artık."dediğinde "Bana da alışmışlardır herhalde."

Düşüncelerimden çıkmamı sağlayan yağmurun şiddetli çıkardığı sesti. Spreylerin yanında büyük bir taş duruyordu. Orada biraz dinlenebilir, kafamı toparlaya bilirdim.. Adımlarımı taşa yöneltip hızlandım. Oturduğumda yerdeki spreylere gözüm takılmıştı. Duvara baktığımda ise tertemizdi. Aklıma gelen yeni bir fikir ile ayaklandım ve eğilip yerdeki siyah spreyi aldım. içinde sprey kalıp kalmadığını anlamak için elimde sallayıp kontrol ediyordum. içinde biraz daha olduğunu anlayınca. gülümseyerek boş duvara baktım. Bu işimi görürdü.

SERSERİ.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin