Sana sakladığım gülüşlerim.

2.5K 147 8
                                    


🎧 Jason Walker - Down🎧

Cama vuran yağmur damlalarının çıkardığı sesi dinlerken,gözlerimi kapatıyordum. Yağmur yağan zamanları çok seviyordum,neden bilmiyorum ama içim huzurla doluyor olurdu.

Yağmur yağdığı zaman dışarı çıkıp,su birikintilerine basardım. Zıplar ve danslar ederdim. Mutlu olmak istediğim için insanların tepkisi umrumda değildi. Bu durumu Ateş ve benim durumuma benzetebilirsiniz. Biz,mutlu olmak istediğimiz için bu kadar şey yapmıştık. Bazılarına göre aptallık olsa da,benim için aşktı.

Cesaret edemezdim,onu sevmeyi düşünmeyi bile cesaret edemezdim. Şimdi ise... Bambaşka bir hal almıştı,iş.

Bundan sonrası umrumda değildi. Olan olmuştu ve düzeltebilecek kadar cesur değildim. Bunları unutamam elbet;ama üstesinden gelecek kadar güçlü de değilim. Bunu Ateş'e soramazdım,cevabından korkuyordum çünkü.

Aklımda binlerce soru olmasına rağmen hiçbirinin yanıtını öğrenmek için çabalamıyordum.

Omzuma kondurulan öpücükle yerimde sıçradım. Ateş olduğunu anladığımda derin bir nefes alarak ona döndüm. Kahverenginin en yumuşak tonunda olan gözlerini gözlerime sabitlediğinde sertçe yutkundum. İçim bir tuhaf olmuştu;Ateş bunu anladığında "Ne düşünüyorsun?"diye sordu.

Sağ elimle başımı ovalarken, "hiiç,"diyordum.

Elimi gevşek bir biçimde tuttuğunda ona bakarak gözlerimi kırpıştırdım. "Papatya toplamayı sever misin?"diye sorduğunda, "Niye ki?"diyerek sorusuna soruyla cevap verdim.

"Annem papatyaları çok severdi. Hem de yağmur yağdığı zaman."

Gözlerindeki duygu o kadar güzeldi ki,o an onu öpmek istedim.

"Severim,papatyaları. Yağmur yağdığı zaman da," dediğimde içten bir gülümseme yerleşti dudaklarına.

"Ama papatya bahçede yok. Köyde vardı."dediğinde kısa bir kahkaha attım. "Olmayan papatyaları mı toplayalım yani?"diyerek dalga geçtiğimde gözlerini devirdi. Sonrasında dudağı yukarı kıvrıldı,tek kaşını kaldırıp yüzüme eğildi.

"Dalga geçmek ha? Hem de benimle?" Diyerek yaklaştığında bir şey yapmasını bekledim. "Kaçarsan,kurtulursun."

Aniden iki kişilik,büyük koltuğa itip gıdıklamaya başladığında hem gülüyor,hem de durması için yalvarıyordum. Gözlerimi her açtığımda onu gülüyor görmek çok güzel bir şeydi. Ama biraz daha gıdıklanmaya devam ederse patlayacaktım.

"İntikamım çok büyük olacak Ateş Duman."diyor ve gıdıklamasıyla iyice gülüyordum.

Sonunda durduğunda kahkahalarımızı dindirmeye çalıştık. Nefeslerimi duyabilecek kadar yakındık. O hala gülerken yanımdaki yastığı alıp kafasına vurdum. Gülmesi kesildi ve yalancı bir ciddiyetle baş parmağını burnumun ucuna hafifçe vurdu. Gülümsememe son verdikten sonra koltuktan kalkarak derin bir nefes verdim. Ateş'in telefon melodisi tüm salonu doldurduğunda elini cebine atarak telefonu çıkardı. Ekrana kaşları çatık bir şekilde bakıyordu. Açıp kulağına götürdüğünde onu dinlemeye başladım.

"Efendim baba?"diyerek telefonu açtığında sertçe yutkunup dinlemeye devam ettim. Babası bir kaç şey söylerken Ateş de onu dikkatlice dinliyor,arada bir bana bakıyordu.

SERSERİ.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin