Bölüm 12

4.4K 337 189
                                    

Mavi gözler öfke ile kısıldığında çehresi yana doğru kasıldı. Karşısındaki omega ona karşı geliyor, alfa tonuna saygısızlık ediyordu. Louis, kalbinin öfke harmanıyla kavrulduğunu ve duygularının su yüzüne çıktığını hissetti. Bu hislerin dün gece Harry ile seviştikten sonra mühürlenmelerine bağlasa bile, çoktan alfayı eşi olarak kabul ettiğini biliyordu. Louis her ne düşünürse düşünsün, Harry onun eşiydi ve başka herhangi bir kurdun ona yakın olmasına dayanamayacağını biliyordu.

Bunun ismi kıskançlık olacak kadar Harry ile bağları yoktu, fakat başka hiçbir sıfatla da adlandıramıyordu hislerini. Louis homurdanarak tek ayağını yere vurdu. Kısılan gözleri, Alexander'ın kasılan çenesinden, dik duran gövdesine kaydı. Omega olanın alfaya karşı hiçbir saygısı yoktu.

"Seninle mühürlendiğine inanmıyorum. Harry senin gibi zayıf birini asla kendisine eş seçmez. Onunla seviştiğini söyleme Harry beni seviyor. Dün akşam bana kızdığı için böyle bir ihanet yapacak biri değil." Omega kurt bağırarak kendisine söylenen kelimeleri inkar etti. Mavi gözlü kurdun koyu halkaları öfkeden titriyordu, ama Louis duruşundan ödün vermeyerek mühürlendiği eşini savundu. O kadar öfkeli hissediyordu ki, Alexander'a birkaç kötü söz söylememek için kendisini zor tutuyordu.

"Alfana bağırmaya cürret bile etme." Louis tıslayarak omega olanın yakasını kavrayıp dudaklarını birbirine kenetledi. Alexander'ın göz bebekleri şaşkınlıkla genişlemiş, nefesi kesilmişti. Louis'den böyle bir tepki beklemediği açıktı.

"Bir alfaya bağırmanın, itaatsizlik etmenin cezasının ölüm olduğunu bilmiyor musun? Seni şuan öldürsem seni savunacak arkanda duracak, intikamını alacak bir ailen veya sürün var olduğunu hiç sanmıyorum. Sen sürüden atılmış bir omega kurttan başka hiçbir şey değilsin." hiddetle yakalarını kavradığını kurdu duvara itti.

"Ve bir daha eşime adı ile hitap edersen seni öldürmekten beni alıkoyan hiçbir durum söz konusu olamaz. Ona yaklaşmayı düşünme bile, çünkü dışlanmış bir kurttan daha zayıf biri olduğu düşünülemez." Mavi gözlü kurt sinirine hakim olamıyordu. Gözlerini kapatıp sakinleşmek için bekledi. İçinde biryerlerde omegayı hırpalama isteği vardı. Alfa yinede kendisini tuttu ve geri çekildi. Harry onun eşi olabilirdi ama onun sevgilisine böyle türden laflar edip edemeyeceğinden emin değildi. Eşi olması hiçbirşeyi değiştirmezdi. Louis, Harry'de nefret edecek birçok şey bulabilirdi. Mühürlü oldukları hiçbir şey değiştirmemeliydi.

Louis gözlerini açtığında göz pınarlarındaki yaşlarla kendisine bakan omegayı beklemiyordu. Louis'ye edecek birkaç kötü lafı varmış gibi sinirliydi ve elleri yumruk şeklindeydi. Alexander tam birşeyler söyleyecekti ki, merdiven başından soğuk ve sert bir ses yükseldi.

"Alexander, hemen eşimden özür dile." Ses, alfa tonunun boğukluğunu taşıyordu. Harry merdivenin başında belirdiğinde, Alexander sahte göz yaşlarıyla alfaya doğru ilerlemiş fakat engellenerek hiddetli bir sese tanıklık etmişti. Louis bu tonun etkisiyle eşinin sertliğine boyun eğmişti. Harry gerçek bir alfaydı.

"Eşime yaptığın saygısızlığı asla affetmem omega. Hemen özür dile." Harry, omeganın kendisine sarılmak için açılan kollarına dik dik baktığında Louis'nin gururu kabarmış, eş oluşunun saygınlığını bulmuştu. Omega, başını eğdiğinde alfaya yalvarmak için bekliyordu. Ama Harry'nin onu dinlediği söylenemezdi.

"Harry-Alfa özür dilerim. Dün akşam seni sorguya çekmemem gerekirdi, yerimi bilmediğim için özür dilerim sevgilim." Alexander patavatsız ve saygısız davranıyordu. Üstelik o kadar sahte davranıyordu ki, Louis ondan nefret ettiğine karar verdi. Fakat Harry'nin yüz ifadesi seçilemiyordu, mavi gözlü kurt alfanın gerçekten omegayı sevip sevmediğini merak ediyordu.

"Ağlanıp duruyorsun, benim sinirimi bozmak için daha fazla çabalama Alexander." Harry kaşlarını çatarak omeganın üzerine yürüdü. Louis geri çekilmiş, eşinin hareketlerini merakle izliyordu. Sonuçta Alexander, alfanın sevgilisiydi. Çünkü Harry çok kabaydı, belkide sevgilisi bu durumlara bile alışkındı? Louis içten içe öyle olmamasını umdu.

"Seni sevmiyorum sana değer veriyordum sadece. Benim seni sevdiğime o kadar inandırmışsın ki kendini, omega olduğunu unutmuşsun." Harry küçümseyici bir tavırla güldükten sonra, Louis'nin elini tuttu ve kendine çevirdi.

"Louis benim eşim ve ben dün gece onunla seviştim, olması gerekende bu. Eğer seninle sevgili olmaya devam edersem bu aldatma olur, ihanet. Bu yüzden artık sen, bana hesap sorabilecek son kişi bile değilsin. Bir daha evime gelmeye kalkarsanda, Louis'nin dediği gibi seni öldürmemem için elimde hiçbir sebep kalmaz. Harry'nin davranışı çok kaba olmasına rağmen ilk defa bu davranışını Louis hükmedici ve alfa gerekliliği olarak görüyordu. Mavi gözlü kurdun duygusal davranan tarafı bu duruma sevinmiş gibi görünüyordu. Louis bunun mühür hisleri olduğunu biliyordu ama yinede duygularına karşı koyamıyordu.

"Alfa- omega son bir kez mırıldanmasına rağmen, Harry onu dinlemeden Louis'nin çenesini kavradı ve diğer elini eşinin beline koyarak ani bir şekilde dudaklarını, eşinin dudaklarıyla birleştirdi. Louis için çok ani olduğundan ufak bir nidanın duyulması Harry'nin dudakları tarafından engellenmişti. Dün geceki gibi iradesizlik veya istem dışı olan bir durum yoktu. Çaresiz birşeyleri kanıtlamak adına sahip olunmak istenen bir öpücüktü.

Dudaklar birbirini ezerek ıslak sesler duyulmaya başlandığında, Louis'nin hisleri o kadar yoğunlaşmıştı ki, Harry'nin ensesindeki saçları kavrayıp ağzına bastırdığının farkında dahi değildi. Alexander çoktan evden çıkmış, ikisininde dahi umrunda olmadığından sahtelikleri bırakmıştı.

Louis ve Harry'nin nefesleri birbirine karıştığında, alfa öpücüğün arasında gülümseyerek Louis'yi belinden tuttu ve kasıklarına bastırdı. İkiside inleyerek birbirlerinin dudaklarına asılıyor, emiyor ve ısırıyorlardı. Louis ellerini, Harry'nin ensesinde birleştirip eşinin ayaklarına basarak yükseldi. İkisininde inip kalkan göğüsleri birbirine çarparken duyular, duygular ve hissedilemeyen hisleri birbirine karışmıştı. Mühür çok korkutucu bir evliliğin anahtarı gibi aralarında asılı kalmıştı.

Birbirlerinin gözüne bakıp güldüklerinde, Louis eşinin ayağına basmaya son verip uzaklaşacaktı ki, Harry onun beline sarılmayı bırakmayıp Louis'yi havaya kaldırdı ve sarıldı. Bu o kadar şaşırtıcı bir andı ki, alfa eşini kaldırıp ayaklarını beline dolamasını sağlamış ve Louis'ye çığlık attırmıştı.

"Bu tehlikeli." Louis söylediğinde Harry omuz silkti. Ama ikisininde emin olduğu şey, bu cümlenin o anki pozisyonları için değil, evlilikleri hakkında söylenmesiydi. Harry, eşinin kulağına fısıldadı.

"Avlanmak için ormana gidelim, kürkünün güzelliğine bakmak istiyorum." Louis buna kocaman bir kahkaha atarken Harry hala onun üstünde olan kazağın açık bıraktığı bacakları okşuyordu.

"Belkide kürkünden ziyade bacaklarının güzelliğine bakmalıyım?"

Yeşil bakışların altındaki kızıl denizler, Louis'yi en dibe çekmekte kararlıydı.


***************

Bölüm sonu-
Çocuklara Britde oy verin.

CRAWS // LarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin