Kurt yaşamını seçmek, tercihle belirlenemezdi. Doğuştan vahşi, dolunay düşmanı ve güç yüklü olmak gerekirdi. Kurt çocuğu doğduğunda, eğer vücudunun herhangi bir yerinde sürüsüne ait bir işaret varsa, o çocuğun alfa adayı olduğu manasına gelirdi. Alfa çocukların yetiştirilme tarzı, doğdukları andan itibaren çok farklı bir döngüydü. Alfa adayı olmayan bir kurt çocuğun dönüşüm vakti gelmeden Beta veya Omega olduğu anlaşılamazdı. Kurtlarda dönüşüm, bir kadının ergin yaşa geldiğinde belirli periyodlarda kanama yapması durumu gibiydi.
Yaşın olgunluğuna beden karar verir, irade bir işe yaramazdı. Dönüşüm zorlu, acı verici ve bir Alfa için korkunçtu. Dönüşüme girmeden önce sıkı bir eğitimden geçmek, aç kalmak, dövüşmek ve daha nice acımasız yöntemletle başa çıkmak zorunda kalınırdı. Fakat dönüşüm bu durumdan çok daha beterdi. Çok daha zor ve sarsıntı vericiydi.
Duyular açılır, dolunay vaktine kadar tüm bedenlerin, kurtların ve doğadaki diğer varlıkların kokusu duyumsanırdı. En ufak ses kulakların içinden beyne gidene kadar kocaman bir gürültüye dönüşüverir, baş ağrısı katlanılmaz derecede yoğun olurdu. Duyular hassastı, dokunduğu her cisimle beraber tende bir iz bırakır, güneş ile temaz halinde yakıcı olurdu. Aç olsan dahi yenilen her türlü şey kusma hissiyle beraber geliyor, tat duygusu yok oluyordu. Tüm gün boyunca düşünülebilen tek şey birleşme idi.
Çoğu Alfa kurt, bu yüzden dönüşemiyordu.Etraftaki bir çok kurdun kokusu dönüşüm zamanı üst seviyede olduğundan, Omega ve Betaların yaydığı o hormonları en üst seviyeye yükselten koku çok ağırdı. Saldırma hissiyle beraber hormonlarına sahip çıkamayarak beden mühürlenme istiyordu. Bir bedene sahip olma hissi, koruma.
Dolunay vakti gelene kadar bu korkunç hislerle başa çıkılmadığında, kurt formuna kavuşamıyor, dönüşüm tamamlanamıyordu. Bu yüzden dönüşümü başaramayan çoğu Alfa kurt ölüyordu. Ölmeyenler ise sahip oldukları sürüden kovuluyor, bir omega damgası vurularak dışlanıyordu. Bir kurt için bu ceza ölümden daha beterdi.
Betalarda dönüşüm çok daha farklıydı. Bir Alfa ihtiyacı, sahiplenilip korunma ihtiyacı hat safhadaydı. Delicesine yoğun bir koku bırakarak o civardaki Alfaların duyularını harekete geçiriyorlardı. Sahiplenipmez ve mühürlenme olmaz ise tek başına kaldıklarından, kurt olduklarından utanç duyduklarından beden reaksiyona giriyor ve onlar için acı dolu bir süreç başlıyordu. Auraları sönüyor dönüşüm olmuyordu. Sürüden atılmasalar bile çoğu ölüyordu.
Kurtlar için dönüşüm çok farklı bir önem arz ediyordu. Güç, saygınlık ve onur demekti dönüşüm.
Louis dönüştüğünde birine sahip olmazsa öleceğini sanmıştı fakat babası bunu bilir gibi yüksek bir tepedeki klübeye kapatmıştı. Oraya zincirlemiş ve kaçmasını engellemişti. Ama mavi gözlü kurt için işler çok farklı olmuştu.Duyuları açılmamış hiçbir kokuyu algılamamıştı, fakat yinede cinsellik konusunda ölecek gibiydi. Fakat sahip olmaktan çok sahip olunmak, korunmaya muhtaç olmak istiyor gibiydi ama Louis bir Alfaydı. Ve bu duyguları yaşaması olanaksızdı, yinede her dönüşümde bunları yaşıyordu. Kimseye diyemese bile içindeki bu histen nefret ediyor, bazen gerçek dönüşümüne gerçekten ölseydim diye düşünüyordu fakat Louis olgun bir kurttu.
Başka bir Alfaya mühürlü, sürü sahibi olmayan bir kurt.
Başka bir alfa adayı olsa bu duruma sinirlenir, gururunun incindiğini, bir alfa adayının betaya sahip olması gerektiğini söylerdi ama hayır Louis buna itiraz etmiyordu. Aksine içindeki hayvansı duygular buna bayılmıştı. Sürü alfası olamayacağı umurunda değil gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CRAWS // Larry
Fanfiction"Bir alfa, başka bir alfanın önünde boyum eğmez. Bu, kendi eşi olsa bile." Ana Çift: Larry Yan Çift: Ziam Tür: Doğa Üstü, Kurt Adam, Mpreg, Dram Kitabın orijinali SeKai kurgusudur. Bu Larry Stylinson'a uyarlanmış halidir. İznin için Teşekkürler ❤ @k...