Part 10

1.4K 66 15
                                    

Uyandigimda yaniyordum. Dilim kurumustu resmen. Yataktan zar zor kalkip banyoya topallayarak girmeye basladim. Kaval kemigime ve kalcama yedigim tekmeler yurumemi guclestiriyordu. Aynanin karsisina gectim. Kasim ve dudagim patlamis, yara kabuk tutmustu. Gozumun altinda kirmizi-mor karisik bir siskinlik vardi. Ellerimi degdirmeden yuzume su carptim ve az da olsa kendime gelmeye calistim. Yuzumdeki yaralar dayanilmaz bir sekilde aciyordu ve yuzum taninmaz haldeydi. Acaba Kivanc beni boyle gorse ne yapardi? Benden ayriliriy miydi? Sonucta kim dayak yiyen ve babasi sorunlu biriyle cikmak ister ki? Yoksa beni korur ve destek mi olurdu? Artik bir onemi yoktu. Artik burdan cikamayacagim icin Kivanc benim icin ne dusunurse dusunsun havada kalacakti. Babam beni bir daha asla birakmayacakti. Burada dayak, iskence, taciz ve tecavuzlerin arasinda tikilip kaldim. Cesmeye egilip dudagimin acisina aldirmadan biraz su ictim. Su icmek icin asagi inersem ustume cullanacagini biliyorum cunku. Topallayarak yatagima geri dondum. Esofmanimin pacasini siyirip bacagima baktim. Mosmor olmus ve sismisti. Parmagimin ucuyla dokunmayi denedim ve acidan ciglik atmamak icin zor dururken buldum kendimi. Daha sonra esofmanin bir kosesini asagi cekistirip kalcama baktim. O da morarmisti ama bacagim kadar kotu degildi. Siskinlik yoktu ama mosmosrdu. Esofmanimin bir kismi asagi inmis popomu incelerken babam pat diye odaya girdi. Hemen toparlanmistim ama gordukleri onu kiskirtmaya yeterdi.

"Kahvaltini getirdim." icinde 2 dilim beyaz ekmek, 1 dilim beyaz peynir ve 1 bardak su olan tepsiyi calisma masasinin ustune koydu. Sonra yataga gidip uzandi ve televizyon izler gibi bana bakmaya basladi.

"Ne yapiyorsan devam et."

"Ben sadece morluklara bakiyordum."

"Bakmaya devam et o zaman. Esofmanini ve camasirini cikarman daha rahat bakmana yardimci olur."

"Gerek kalmadi baktim bile." sesim cocuklugumdaki gibi ciliz ve az cikiyordu.

"O zaman sevgili babacigina eserini goster." korktugum basima geliyordu. Babam oz kizina ,bana, tecavuz edecekti. Basimi iki yana salladim.

"Cikar dedim!" yataktan kalkmisti bile. Bir kac adim geriledim. Yuzune bakmiyordum.

"Bir daha soylemeyecegim, cikar!" ellerimi kulaklarimi kapatmistim. Bir kac adim daha geri gittim. Ne yazikki gidecek bir yerim kalmamisti cunku duvar kenarina gelmistim bile. Yere cokup dizlerimi kendime cektim. Korkuyordum. Cok korkuyordum. Gozyaslarimi daha fazla tutamadim.

"Madem sen cikarmamakta israrcisin, ben cikaririm!" belimde ,esofmanimin kenarlarinda, ellerini hissetmemle hickirarak yalvarmaya baslamam bir olmustu.

"Baba lutfen, lutfen yapma. Lutfen yapma lutfen!" yalvarislarimi kapinin kirilarak acilma sesi bolmustu. Ses o kadar gucluydu ki babam bile yerinden sicramisti. Bense bakmaya bile korkuyordum. Icimde buyuk bir umut vardi ama kafami kaldirirsam babamla gozgoze gelecektim.

"Birak onu." bu ses- bu ses...

"Nasil buldun lan burayi?!"

"Beni fazla hafife almissin."bu Kivanc'ti. Beni bulmustu. Buradaydi. Beni kurtaracakti. Birlikte buradan gidecek, evlenecek, cocuk yapacaktik. Bir an için hangi ic camasiri giydigimi dusundum.

"Polis cagirmadan cik git buradan!!!"

"Polis cagirmaya cesaret edebilir misin? Kizini ne hale getirdigine bir bak!" aciyan bakislarla isaret etti beni. Aciyan merhametli bakislarla.

"Bu seni ilgilendirmiyor! Kiz benim istedigimi yaparim!" ve sacimdan tutup ayaga kaldirdi beni. Sac diplerimdeki aci inanilmaz bir hal almaya baslamisti.

"Dokunma ona!" Kivanc babamin bogaziba yapisip duvara carpti. Elleri yakasindaydi. Kivanc'in arkasi bana donuktu ve genis omuzlu yapisiyla babami da gormemi engelliyordu. Konusmuyorlardi. Birbirlerine gurlemiyorlardi. Ama babam korku dolu sesler cikarmaya baslamisti.

"Nesin sen?! Canavar! Yaratik! Seytan!"

"Asil canavar sensin. Kendi kizini doverek aci cektirdin o da yetmiyormus gibi tecavuz etmeye kalktin. Ama asil yanlisi benim asik oldugun kiza bunu yapmis olman." Kivanc yumruk atmisti. O kadar sert bir yumruktu ki babamin 3 disi kanlar icinde yere dagilmisti. Yatagimin kosesine sinip olanlari izlemeye basladim. Ama babamin ona canavar, yaratik, seytan demis olmasi karistirmisti aklimi. Babam kimseden korkmazdi. Ama Kivanc'tan odu kopmustu. Neden o kadar korkmustu?

"Asya Duru... Kizim... Kurtar beni bu yaratiktan kizim. Affet beni. Çok aci cektirdim sana. Ama buyukluk sende kalsin, kurtar beni."  babam bana ilk defa kizim diyor, af diliyordu. Caninin derdindeydi ama ilk defa duymustun bunlari ondan. Ve bunlari duymak beni daha da sinirlendirmisti. Ayaga kalkip agzindan kanlar akan ve yerde kivranan babama ilerledim. Kivanc biraz gerilemis, sahneyi bana birakmisti. Babamin yanina çöktüm.

"Seni serbest birakacagiz ama bir daha pesime dusmezsen. Eger bir daha bu sekilse beni kacirmaya calisirasan..." cumlemi bitiremedim. Ne diyecegimi bilemedim. Kivanc adina atip tutamazdim. Kivanc seni dover. Deli gibi dovdugu kendisinden deli gibi korkan bir kizin da tehtidi dikkate degmez. Seni öldururum.

"Seni öldururum. Aci cektirerek." Kivanc benim yerime bitirmisti cumlemi. Babam onaylarcasina basini salladi. Ayaga kalkip gidelim demek için Kivanc'a donmemle cigligi basmam bir oldu. Kivanc Kivanc degildi. O ayni...babamdi.

"Duru, benin. Kivanc." dedi. Kafami hizla iki yana salladim ve geri geri sendelemeye basladim. Bu nasil olabilirdi? O Kivanc'ti. Yani eb son Kivanc gelmisti ve babami dovmustu. Yerde kanlar icinde yatan adam babam olduguna gore bu Kivanc'ti. Ama o da babamdi. Babam gibi gorunuyordu.

"Gozlerini kapat."

"Hayir."

"Kapat." bir sure tereddut etmis olsam da kapattim. Gozlerim kapaliyken kendimi çok korumasiz hissediyordum.

"Simdi ac. Unutma. Karsinda baban degil, Kivanc Kirbac var." dedi. Karsimda Kivanc'in olduğunu dusunerek gozlerimi actim. Gercekten oydu. Kivanc'ti. Az once babamdi simdiyse Kivanc. Babam ona canavar, yaratik, seytan demisti.

"Nesin sen?"

Ana Yemek: AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin