Sadist

*23*

EVEEET YEPYENİ BİR BÖLÜMLE YİNE BİRLİKTEYİZ😄 YGS Yİ ATLATTIĞIMA GÖRE BUNDAN SONRA HER HAFTA SONU BİRLİKTEYİZ🙌💖 MEDYADA Kİ YAKIŞIKLI BULUT' UMUZUN SÖZDE NİŞANLISI KEREM. SİZİ BİRAZ GÖRSEL ÇELİŞKİDE BIRAKMAK İSTEDİM😄👿 BU KADAR GEVEZELİK YAPTIĞIM İÇİN ÜZGÜNÜM HEPİNİZİ SEVİYORUM💖 UMARIM BÖLÜMÜ BEĞENİRSİNİZ YORUM YAPMAYI UNUTMAYIIIN🙌🙋

Sabah gözlerimi açtığımda hâlâ dün uyuduğumuz şekilde olduğumuzu görünce yüzümde kocaman bir gülümseme oluştu.  Yataktan biraz doğrulup elimi başımın altına koydum ve sadece uykusunda bu denli masum olan Doruk Güner' i izlemeye başladım. Yüzüne her baktığımda ona olan hayranlığım biraz daha artıyordu. Bir kadınınkinden daha biçimli olan kaşları, kaşlarının hemen altında uzun ve tek tek dizilmiş izlenimini veren kirpikleri, çıkık göz kapakları, kahvenin en yumuşak tonundaki gözleri, biçimli burnu ve dolgun dudaklarıyla mükemmelliği temsil ediyordu. Tabi elmacık kemiklerini unutmamak lazım. Bir insan bu kadar mükemmelken ona çekilmemek elde değildi. Ama beni ona çeken en önemli neden asıl Doruk'a duyduğum meraktı. Onun asıl kişiliğini merak ediyordum, iyi halini, mutlu ve çocuksu ruhunu merak ediyordum.

" Güzelim bana aşık olduğunu biliyorum ama bu kadar belli etme bence"

Doruk'un sesiyle kendime geldiğimde onu ne kadar süredir izlediğimi merak ettim. Alay etmesine sinirlensemde gülümseyerek ona baktım.

" Neden belli etmeyeyim Doruk Güner? Aşık olduğumu zaten biliyorsun."

Doruk'un şaşkınlığı yüzünden okunuyordu. Evet bu kadar açık sözlü olmak benim için bile fazlaydı ama alay etmesine izin veremezdim. Şaşkınlığı geçtikten sonra beni kendine çekerek küçük ama derin bir öpücük bıraktı dudaklarıma.

"Senin dilin uzamış sanki? Gel onu biraz kısaltayım"

Küçük bir kahkaha attığımda o da gülerek dudaklarımı dudaklarına hapsetti. Bir süre öptükten sonra dilimi ısırmasıyla onu iterek acıyla inledim. Nasıl ısırdıysa dilimin ucu kanıyordu.

" Ne yapıyorsun Doruk?"

Doruk kahkaha atmaya başladığında ne yaptığımı farketmiştim. Dilimi tutarak konuşmaya çalışıyordum. Ama kendimi rezil etmek bile karşımda kahkaha atan mükemmelliği izlememe engel değildi. Gerçekten kusursuzdu. Kusurları bile. Doruk gülmeyi bırakıp ayağa kalktığında üzerinde tişört olmadığı için gözlerimi yere doğru çevirdim.

" Utandım mı yoksa? Dokunmak ister misin?"

Sesindeki alay öfkemi körüklüyordu.

"Edepsizsin Doruk."

Gülümsedikten sonra kaşlarını hızlı bir şekilde oynattı.

"Fazlasıyla"

Ona gözlerimi devirip ayağa kalktım. Başka giyecek bişey olmadığı için üstümü değiştiremezdim. Yataktan kalkıp yukarıya çıkan eteğimi düzelttikten sonra ayakkabılarımı da ayağıma geçirdim.

"amcan araba göndermiş önce eve gideceğiz sonra okula."

Kafamı sallayıp kapıya doğru İlerledim.

**

Araba yavaşladığında tek katlı büyük bahçeli bir villanın önündeydik. Krem rengi boyası oldukça sadeydi ancak etrafındaki çiçekler ve arkasındaki büyük meyve ağaçları bu sadeliği oldukça güzel süslemişti. Eve hayranlıkla bakıyordum. Bu evde Doruk ile birlikte yaşayacaktık. Kalbim kulaklarımda atıyordu.