2.BOLUM

1.8K 89 85
                                    

                        CandyNam

Gözümü açtığımda revirdeydim burada ne işim vardı buraya nasıl geldim hepsi ayrı bir soruydu. Kafamı kaldırdığımda bugün bana çarpan kişi olduğunu gördüm.

"Beni buraya siz mi getirdiniz"
"Evet çok kötü durumdaydın"
"Teşekkür ederim"
"Adım suho"
"Lay" dedim gülerek.

"Ben ne zaman çıkabilirim eve gitmem lazım"
"Şimdi uyandığında göre çıkabilirsin"
"Teşekkürler" dedim ve yataktan kalktım karnımı tutarak çok ağırıyordu.

Ayakkabılarımı giyerek kalktım önünde saygı ile eğilerek dışarı çıktım. Yavaş yavaş yavaş eve doğru yürüdüm. Annem yine çok kızacak bana.

Eve geldiğimde annem evdeydi ve yine içmişti ev içki kokuyordu.
"Anne"
"Ne var"
"Neredesin"
"Sanane yürü git odana"

Daha bir şey demeden odama geçtim sabah olunca hiçbir şey hatırlamayacak ama yine bana aynı davranacak. Karnımı tutarak yatağa girdim. Hem dayak yediğim için hemde annem benden nefret ettiği için ağlıyordum.

Acaba neden sevilmeyen kişiyim. Keşke babam burada olsaydı en azından o beni çok seviyordu. O ölünce çok yanlız kaldım. Annemin benden nefret etmesinde en büyük olay gay olmam. Benden tiksiniyor ve nefret ediyor.

Aslında benimde ondan nefret etmem lazım ama yine de yapamıyorum. Sonuçta annem o benim beni doğurdu ve büyüttü. Babam öldükten sonra benden uzaklaştı. İçkiye sardı hepten.

Sabah uyandığımda gözlerimde ağrıyordu ağlarken uyuya kalmıştım karnımı tutarak kalktım ve yüzümü yıkamaya gittim. Aynaya baktığımda yüzümde düzgün oldugunu söylemezdim sağ gözüm morarmış ve dudağımın kenarı patlamıştı.

Yüzümü yıkarak çıktım lavabodan üzerimde okul kıyafeti olduğu için çantamı alıp aşağı indim. Anneme gözükmeden evden çıktım.

Okula vardığımda sırama geçtim ve hiç yapmayacağım bir şeyi yaptım bütün dersler boyunca uyudum. Öğlen arası olduğunda acıkmıstım dünden beri bir şey yememiştim. Sıraya girip yemek aldım ve boş bir masaya geçtim.

Yemekhanede çok ses yoktu herkes yemek yemekle meşguldü bende yavaş yavaş yedim. Sandalyemin çekilmesi ile karşımdaki kişiye baktım.

"Oturabilir miyim"
"Tabi ki buyurun"
"Bana saygı eki ile konuşmana gerek yok Lay bende senin ile aynı yaştayım"
"Peki Suho" dedim ve yemeğime geri döndüm.

Sessizce yemeğimizi yerken herkes bize bakıyordu. Kendimi baskı altında hissediyordum neden bakıyorlar ki.
"Neden böyle bakıyorlar"
"Bana bakıyorlar"dedi Suho
"Neden"
"Çok masumsun Lay hiçbir şeyden haberin yok değil mi"
"Yok"
"Olmasın boşver " dedi ve yemeğine devam etti.

Yemeği yedikten sonra sınıfa çıktık kendimi tuhaf hissediyorum ilk defa biri ile sınıfa gidiyordum. Ama bu beni mutlu da etmişti. Yanaklarım kızarmaya başladı hissediyorum.

"Lay bir sorun mı var" dedi suho
"Hayır"
"Yanakların"
"Yok  bir şey" dedim ve sınıfa girdim. Derse girdiğimde hepsi bana baktı herzaman ki gibi. Sessizce sırama geçtim ve oturdum.

Okul sonuna kadar dışarı çıkmadım. Eve gitmek için hazırlandığımda kapıda Suho yu gördüm gülerek bana bakıyordu. Bende onu gülümsedim.
"Beraber eve gideriz diye düşündüm"
"Sen nerede oturuyorsun ki"dedim
"Beni boşver sen"dedi ve konuyu kapattı.

Beraber sınıftan çıktığımızda bütün gözler Suhodaydı artık alıştım. Düşüncelerim ile yürürken bir el tarafından durduruldum.

"Nereye kız güzeli"
"Benim neyim kızlardan güzel"
"Tahmin bile edemezsin"
"Dün beni çok kötü dövdün artık dövmeni başka zaman"dedim lidere dönerek. Suho bize bakıyordu yine.

"Ama olmaz"dedi lider elini belime koymuştu. Çok acıdığı için inlemistim. "Elini Lay den çek pislik" diye bağırdı Suho.
"Cekmezsem ne olur"
"Ne olacağını sen bile tahmin edemezsin"
"Gel göster" dedi pis pis sırıtarak lider.

"Suho"dedim
"Efendim"
"Yapma"
"Korkuyor musun lay sevgiline bir şey olacak diye"dedi lider bozuntusu.
"Hayır o benim sevgilim değil"
"Öyleyse bir şey olmaz" dedi lider ve Suho ya yumruk atacak iken ben önüne geçtim ve yine dayak yedim.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun"dedi Suho ve lideri dövmeye başladı. Baya hırpaldı.
"Suho yapma yalvarırım"
"Ne oldu bir yerin mi ağırıyor"
"Başını derde sokmanı istemiyorum lütfen gidelim"
"Tamam" dedi beni yerden gelin gibi kucaklayıp kaldırdı.

"Suho yürüyebilirim"
"Olsun"
"Ama ağırım"
"Çok zayıfsın sen hiç yemek yemiyor musun" dedi ve susmak zorunda kaldım. Aklıma gelmedikçe yemek yemiyordum. Beni kucağında dışarı çıkardı ve arabaya bindirdi.

"Nereye gidiyoruz" dedim.
"Seni eve bırakacağım"
"Tamam" dedim ve sessizce yolu izledim. Ama benim evimin adresini nereden biliyordu. Sesini çıkarmaya korkuyordum sinirli gibiydi. Evin önüne geldiğimiz de arabayı durdu ve bana baktı.
"Yarın sabah seni ben alırım" dedi tamam anlamında kafamı salladım ve arabadan indim.

MASUM MELEĞİM (BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin