Multi:Aras
Bölüm şarkısı:Can't hold us. . .
Işıl'dan
Yataktan kalkmam gerekiyordu.Ama bunu yapabilecek kadar bile enerjim olduğunu düşünmüyordum.Başım zonkluyordu.İçimden bir ses 'beş dakika' diye söylendi.'sadece beş dakika gözlerini dinlendir, sonra kalk.Ama bu yumuşacık yatağı test etmeden gitmemelisin.' Ona hak vermiyor değildim ama ben gün içinde uyumanın hiç ama hiç sağlıklı olmadığını düşünüyorum.Bu yüzden,sağlıklı olmak için bu yatağı test etmeyeceğim.
Güç bela yatakta doğrulup üzgün gözlerle yatağı süzdüm...
Yataktan kalkıp o beyaz alanda yürümeye başladım.Bir de nereye gittiğimi bilsem,ne mutlu bana...
Bastığım yerler tek tek siyah boyayla kaplanıyor ,sanki,hâlâ geri dönmek için bir şansım varmış gibi bana 'Geri dön!' diyordu.Arkama baktığımda yatağın alev aldığını gördüm.
Peki...Bu biraz garipti.Alevlenen bir yatak.Bunu rüyada görmenin ne demek olduğunu uyanır uyanmaz araştıracağım.Ben böyle şeylerle hep ilgilenmişimdir.Yükselen,burç...
Ancak şu an bembeyaz bir odadayım ve benim klostrofobim var.Ama garip olan şey duvarları ayırt edemiyorum.Sonsuzluğu içine hapsetmiş bir oda gibiydi.
Ne kadar yürürsem yürüyeyim duvarlar da benimle aynı hızda geriye kaçıyordu.
Bir video oyununda kaybolmuş gibiydim.Amaçtan sapmış...Sonra bir anda bütün odaya kırmızı bir sıvı yayılmaya başladı.Kan mıydı bu?
Baran 'dan
"Beni özlediniz mi?"Şu an yüzüne "Hayır!" diye bağırmak istiyordum.Tek istediğim şey yüzüne haykırmaktı.Başka bir isteğim yoktu.Ancak Işıl'a kan verecekti ve bu önemli bir davranıştı.Sonra ne yaparsam yapabilirdim.
Eda kimdir sorusuna gelirsek...
İki yıl önce, çok içmiştim.İlk defa bu kadar içmiştim.Bir sebebim yoktu.Sadece canım alkol istemişti.
Çok sarhoştum.Adımlarımı atınca sendeliyor,son anda düşmekten kurtuluyor,yine yürümeye çalışıyordum.
O sırada belimden bir el bana destek verdi.Kız bana gülümseyerek bakıyordu."Yardım edeyim." dediğinde ona hâlâ yapmayı çok beceremediğim ters bir bakış fırlattım . "Hayır." dedim.
O zamanlar daha sert bir karaktere sahiptim.Ama sonra,yani Eda'dan sonra daha yumuşak olmam gerektiğini anlamıştım.Fakat hâlâ olmam gerekenden daha serttim.
Neyse...
Sonra aramızda bir diyalog geçmişti.Ne olduğunu hatırlamıyorum.Barın sahibi olduğunu söylemişti.Çok genç olduğu için ona bazı sorular sormuştum.Lise öğrencisi olduğunu öğrenmiştim.Sonrası ise bir oda ve karanlıktan ibaretti.
Hiçbir şey hatırlamıyordum.Sabah uyandığımda yanımda ağlıyordu.Ben ne olduğunu anlamamıştım.Tanımamıştım.
Bana dediği tek şey "Neden?" olmuştu ve hıçkırıklarla sarsılmaya başlayan bedenini daha sıkı bir şekilde yorgana sarmıştı.
İlk aklıma gelen şey ona tecavüz ettiğim olmuştu.Ama bunu yapmamıştım.
Kamera kayıtları elime geçmişti.İzlediğimde pişmanlıktan ağladığını gördüm.Bende pişmandım ama gururuma yedirip özür dileyemiyordum.
Bir de ben o zamanlar kadına asla şiddette bulunmazdım.Mahir'in sevdiği kadın istisnai bir durum.Oralara girmeyelim.
Sonra asla peşimi bırakmadı.Her yerde karşıma çıkıyordu.Çok sabırlı davranmıştım ona.Yeterince yumuşak davranmıştım.Yüz vermemeye dikkat ediyordum.Ona umut vermek istemiyordum.Sonra bir ara görüşmedik.Peşimi bıraktı sandım.Ama o benim adımı çıkartmıştı.Ona şiddet uyguladığımı ve ona defalarca tacizde bulunduğumu söylemişti.Mahkemeye bile çıkmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURBAN
Mystery / ThrillerKorku...Kulaklarımın uğuldaması,kalbimin daha hızlı atması,ve o Sadistti. Benim korku tanımım buydu.Bence başka bir açıklaması olamaz. Sevinç...Tebessüm,masumluk,ve o Sadistti. Benim sevincimin kaynağı oydu. Acı...Derimdeki kesiklerdi,Sadistti. En b...