MULTIMEDYA' DAKİ GÜNEŞ
Öncellikle çok beklettim biliyorum ve bu nedenle de özür diliyorum.
Okuyucularım baya artmış hepinize çok teşekkür ederim.
!!!!Bu arada arkadaşlar ben çoktan 13.Bölüme kadar yazdım da kaydettim bile. Çoktan yeni bölümler hazır. Ne kadar hızlı okuyucular, oylar ve yorumlar artarsa o kadar hızlı yeni bölüm gelir bilginize :D
Biliyorum biraz uzun oldu ama sizi seviyorum unutmayın :*
Bölümü beğenmeniz dileğiyle der ve sizi hikayeyle baş başa bırakırım :D
❉
Hava aydınlıktı ve sanırım bu tatilimin ikinci günüydü.Hemen yatağıma girdim.Saat daha sabahın altısıydı.Ne yani ben dün geceden beri Aras'ın evinde miydim?O zaman bugün pazar.Yani yarın okul var!Ve aynı zamanda tiyatro çalışmaları.Demek oluyor ki yarın çok Aras'lı bir gün olacak!
Dün gece yine çok korkunç Aras rüyalarından birini gördüm.Şu an yemekhanedeyim ve Yağmur'un gevezelğini dinliyorum.Rüzgar bugün okula gelmemişti.
Yemekhanenin kapısında Emre belirdiği an gerildiğimi hissettim.Bunu kimseye anlatmamıştım.Yağmur'a bile çünkü utanç vericiydi.
Emre'nin bana baktığını fark ettiğim an yerimden kalktım ve Aras'ın yanına daha önce yapmam gereken bir konuşmayı yapmak için ilerledim.Emre bunu görünce bana bakmayı kesti.Herkes Aras'tan korkardı.Ben biraz daha az korkuyordum.''O zaman rüyalarından neden çığlık atarak uyanıyorsun?'' dedi bilinçaltım.Bilinçaltımdan nefret ediyordum.Çünkü her zaman haklı taraf o oluyordu!
Aras'ın yanına yaklaştığımda ona kaş göz yapıp yanıma çağırdım.İnanmayacaksınız ama geldi!Hem de hiç sorun çıkarmadan!Ben şaşkın bir ifadeyle ona bakarken ;
''Ne geldim ya işte ne bakıyorsun öyle?Çok mu şaşırtıcı?'' diye alay etti.Ben de evet anlamında başımı sallamakla yetindim ve konuya girmek için konuşmaya başladım.
''Bak Aras Cumartesi olanları kimse bilmese olur mu?'' dedim utanarak o an aklıma geldikçe gözlerim doluyordu ama belli etmemek için kafamı biraz aşağıya eğdim.Ben güçlüydüm.Güçlü olmak zorundaydım!
''Neden?'' dedi soğuk bir sesle.
''Çünkü...Hey sana açıklama yapmak zorunda değilim!Sadece bilmesinler işte.'' dedim aynı tonda.Ben dünyanın en soğuk insanı gibiydim.Kutuplardan bile daha soğuk...Bu nedenle çok arkadaşım yoktu zaten.
''Benim de sana her hangi bir konuda söz vermem gerekmez.Ne gördüysem anlatırım.''dediğinde gözleri vücutumu taradı.Ne demek istediğini anlamıştım.O gün tişörtümün yarısı yoktu ve sutyenim gözüküyordu!
Bana bunu mahsus hatırlatmıştı.Acı çekmemden zevk alıyordu.
''Ne halt edersen et umrumda değil!Sana yalvarmayacağım!'' dedim.
''Sen bilirsin prenses.Olacaklardan ben sorumlu değilim ve unutma bana bir borcun var.'' dedi Aras dalga geçerek ve anında donup kaldım.
Prenses...
''Bana bulaşma demiştim prenses...''
Bilinçaltım yine bana ihanet edip Aras'la ilgili kabuslarımı hatırlattı.Beni her öldürdüğünde söylediği kelimeleri...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELA
Teen FictionZaman değil midir iki dostu birbirinden ayıran? Aynı zamanda iki düşmanı birbirine bağlayan? Aras, kendisinden daha güçsüz olduğunu düşündüğü Güneş'in karşısında her zamankinden çok, kendinden emin dururken gelecekte onun karşısında bu duruşunun d...