11.BÖLÜM -BODRUM-

1.1K 56 9
                                    

Uzun bir aradan sonra yine ben :D

Okuduğunuz için teşekkürler ve lütfen yorumlarınızı eksit etmeyin. Benim için çok önemliler. Onlar beni motive ediyor :D

Her neyse :D Yepyeni bir bölümle karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz :*

Sizi seviyorum :*

Karşımda bana bakan iki tane düşmanım vardı.

‘’Gel.’’ Dedi müdür.

‘’Bir de sen anlat bakalım.’’ Diye devam etti. Ben de madem sordu hepsini anlatayım diye düşündüm ve anlatmaya başladım.

‘’Hocam şöyle oldu; İlk olarak Emre’yle aramızda bir sorun geçti sonra Emre o hiç olmamış gibi benimle konuşmaya çalıştı. Sonra ben de ona tepki gösterdim. Bu tepkime karşılık o da bana tokadı geçirdi.Ihm... şey...üzgünüm, tokat attı. Dudağım patladı ve tabii yüzümde de iz bıraktı. Sonra ben de kendimi korudum.’’ Dedim. Aras’ın bana pansuman yaptığını anlatacak değildim. Ya da Emre tam bana vuracakken elini tutup beni koruduğunu…bu rol da olsa o gün korunma hissi bana iyi hissettirmişti.

Müdür kaşlarını çatıp ‘’Emre böyle anlatmadı. Hatta senin dediklerinin tam tersini söyledi.’’ Dediğinde alayla gülmemek için dudağımı ısırdım.

‘’Hocam, evet öyle yaptım diyeceğini sanmıyorum. O kadar dürüst değil.’’ Aslında O kadar adam değil. Demek istemiştim ama haklıyken haksız duruma düşmemeliydim.

‘’Garip ama senin ve Aras’ın anlattıkları uyuşuyor.’’ Dediğinde gözlerimi büyütmemek için içimde büyük bir savaş verdim ama bu kez kazanan taraf ben olmamıştım. Ben gözlerimi büyütüp Aras’a bakarken o bana değil Emre’ye bakıyordu.

Bu neydi şimdi yeni oyunun planları mı?

Şu an sen haklısın öyle düşün. dedim kendime.

‘’Bu seferlik ailelerinize haber vermiyorum ama yine böyle bir şey tekrarlanırsa emin olun haber vermekle kalmam.’’ Müdür bizi böyle tehdit ettikten sonra ekledi. ‘’Aras ve Güneş siz çıkın. Emre sen biraz daha benimle kalacaksın.’’ Dediğinde hemen vücudumu kapıya döndürdüm.Ve kapıya doğru ilerlemeye başladım. Arkamdan Aras’ın geldiğini hissediyordum. Hemen kapıyı açtım ve odadan çıktım, tam kapıyı kapatacaktım ki yine çelik gibi eller kapının kapanmasını engelledi ve kapıdan kendisi de çıkınca kapadı.

Ona kısa bir süre bakıp arkamı dönecektim ki beni tutup merdivenlere sürüklemeye başladı. Ben kendimi arka tarafa doğru çekerken o hiç zorlanmadan beni ileri doğru sürüklüyordu.

''Ne ya- pı- yor- sun!'' diye çıkıştım ama beni duymamazlıktan geldi. 

Merdivenlere gelince düşmemek için tepinemedim. En alt kata yani bodruma inince beni duvarla kendi arasında sıkıştırdı.

‘’Sana burada bitmeyecek demiştim. Şu an sana hayatının şokunu yaşatıp seni hayattan soyutlayabilirim ve bir daha asla toparlanamazsın.’’ Dediğinde yutkundum.Hala dersten önceki şeyden bahsediyordu. Demet Hoca gelmeden öncesini.

‘’Herkes bunu denedi ama başaramadı.’’ Dediğimde yüzünden ani bir şaşkınlık geçip gitti. Bu o kadar hızlı olmuştu ki belki de hayal ürünümdü.

‘’ Ben kimsenin başaramadıklarını başaran birisiyim. Emin ol bunu da yapabilirim.’’ Dediğinde hiç tepki vermedim.Şu an ondan korkmuyordum.

BELAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin