27.bölüm

14.9K 569 52
                                    

Medya:Savaş Atasoy...

Naz Mutlu

Dudaklarımda dudaklarını hissettiğim an öleceğimi zannetmiştim. Ne kadar inkar etsem de içimde bir yerleri titretmişti o öpücük. Kızımla güle oynaya kahvaltımızı yaparken Selim abi, annem, Mert, Ümit ve Fatih de gülerek bizi izliyordu.

"Bazen diyorum şu Deren'i alıp mı gitsem okula acaba? Asya o zaman onun sevimliliğine kıyamayıp yanıma gelirdi belki."

Yalandan kaşlarımı çattım. "Kızımı kötü emellerine alet etme Mert."

"Ya Ümit abi ediyor ama. Buk..."

Ayağına yediği tekmeyle susunca kıkırdadım. Buket'le konuşmak için Deren'i bahane ettiğini biliyordum zaten.

"Ben kimseyi tavlamak için kullanmıyorum ki yeğenimi. Sadece o yanımdayken onun gördüğü ilgiden nasipleniyor olabilirim. Ama o kadar yani."

"Ah...Bir daha size emanet etmemem lazım kızımı. Korkutuyorsunuz beni."

Annem, Selim abi ve Fatih bize gülerken Mert le Ümit birbirine kötü bakışlar atmakla meşguldü. Onların bu haline kıkırdayıp kızımla ilgilenmeye devam ettim.

"Annee...Payka gidelim mi?"

"İşe gitmem lazım bebeğim. Ama gelince gideriz olur mu?"

"Ama ben şimdi iştiyoyum."

Selim abi girdi araya ve imdadıma yetişti. "Ama prenses biz bugün seninle şu büyük oyun parkına gidecektik hani?"

Deren'in az önce asılan suratı aydınlandı hemen. "Eveeeeettt! Şonya da kocaman balıklaya didelim dede!"

"Kocamaaannnn balıklara gideriz ama sen önce dedeye kocaman bir öpücük ver bakalım."

Oturduğu yerden fırladığı gibi Selim dedesine sarıldı. Bu manzara görülmeye değerdi.

"Kıskanıyorum ama. Dedeni benden çok seviyorsun galiba Deren?"

Annemin sitemiyle Deren hemen o şirin bakışlarını takınıp gözlerini kırpıştırdı. "Oluy mu hiç anane? Şeni de çok şeviyoyum ben."

Hemen ona da koşup sarıldı. Hepimizin yüzü gülüyordu. Sonra Fatih bana döndü.

"Şirkete gitsek iyi olur. Omar bey gelmeden projeyi gözden geçirmek gerek."

"Aa bugün geliyordu değil mi? Hadi hemen çıkalım."

Evden çıkıp arabaya bindiğimizde Fatih'in de Ümit'in de gözü üzerimdeydi.

"Hayırdır ya? Birkaç gündür birşey var sizde."

"Merak ediyoruz seni."

"Merak edilecek ne var ki?"

"Güzelim biliyorsun neyden bahsettiğimizi. Daha doğrusu kimden bahsettiğimizi."

"Savaş'sa mesele, onunla ilgili konuşmak istemiyorum."

"Kendinden kaçma Naz. Ona olan öfkenin bazı şeyleri etkilemesine izin verme." Haklıydı Fatih ama öfkem çoğu zaman beni ele geçiriyordu işte.

"Eğer hala birşeyler hissediyorsan..."

"Evet hissediyorum Ümit. Büyük bir öfke, atmosfere sığmayacak kadar büyük bir hayal kırıklığı ve çoğu zaman da nefret hissediyorum. Oldu mu?"

"Ya Deren? Hakkı yok mu babasını tanımaya?"

"Sen değil miydin yıllar önce söylememem konusunda beni ikna eden?"

Ateşli İntikam -TAMANLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin