13. Bölüm

138 56 27
                                    

Nasılsınız canlar?

Bu arada Sadist adlı bir hikayeye başlayacağım. Gizem var, gerilim var, aşk var , bilinmeyen bir sadistimiz var birde genç kızımız var... Eee daha ne olsun? Orada da sizleri görmekten mutlu olurum. Tabi biraz kanlı ve dehşet verici bir hikaye olacak.

Çıkın çıkın gelin....

.....

"Meyra, Hasan Karahanlı'dan sana bir paket geldi. Şuanda depoda." diyen Süleyman'a kaşlarımı çatarak baktım.

"Ne paketi?" diye sorduğumda depodan içeri giriyordum. Kar her yeri beyaza boyarken ben simsiyah giyindiğim üstümle beyazlıkta ki tek siyahlıktım.

"Belemir'in adamlarından biri. Hasan içeride ki köstebeği bulmuş." diyen Süleyman'a olumlu anlamda kafa salladım.

Cebimden telefonu çıkarıp Hasan Karahanlı'yı aradım. Hayır kimseden bir paket almazdım. Bence herkes kendi işini kendi yapmalıydı. Ben kimseye kendi işimi yaptırmazdım. Evet onunla ortaktım. Ama ayakcısı değildim sonuçta.

Zor bir durumda kalsa yardım ederdim. Ama bu onun ayakcısı olacağım anlamına gelmez!

"Efendim Meyra Kutsay."

"Hasan Karahanlı." dedim Önümdeki sandalyede bana korku dolu bakan adama ters bir bakış atıp. "Paketiniz için sağolun. Amaaa" elimdeki silahı adamın kafasına nişanlarken."Ben kimseden hediye kabul etmem. Ben seninle iş ortağıyım. Senin ayakçın değil!" dedim ve silahı ateşledim.

Adamın anlından soğuk depoda yükselen dumana baktım. Şokla açılmış gözlerle öylece ölüp gitmişti. İçimde tek bir acıma hissi yoktu. Kimse bana acımamıştı ki ben onlara acıyayım.

"Ama o Belemirin en yakın temasta olduğu bir adamıydı. Onun sayesinde ihaleleri kazanmamız an meselesiydi." dediğinde dudaklarımın kenarı kıvrıldı.

"Ben hiç bir zaman arkamı sağlama almadan bir işe başlamam Hasan Karahanlı. Ben onun içine ta en başından beri bir adamımı yerleştirdim."

Evet öyle yapmıştım. Bir kaç adamım vardı içeride. İki şirketi daha vardı. Birini batırmıştım. Benim ile ortak olduğu şirketi batırmıştım. Diğerleri de batacaktı yavaş yavaş. Herşeyin bir yeri ve zamanı vardı.

"Yaşından da üstün bir zekaya sahipsin."

"Öyleyimdir." dedim depodan çıkıp arabama ilerlerken. "Belemir'in oğlu senin elindeymiş."
Bunu soru sorar biçimde söylememişti.

"Evet."

"Dikkatli ol Meyra. Her yerde oğlunu arıyor ve bu işin içinde senin olduğunu biliyor."

"Biliyorum. Bana Leman Sayer denen kadını vermeden vermeyeceğimide biliyor."

"Leman Sayer mi?" dedi şaşkınca. Kaşlarım çatılırken arabama binip birşey demesini bekledim. Ama susmuştu.

"Bu Leman Sayer kim?" diye sordum.

Kadını o kadar araştırmama rağmen en ufak bir bilgi bulamamıştım. Sanki kadın taşın kovuğundan çıkmış ve geri girmişti. Kİmdi bu kadın? Sadece ailem öldürülürken orada olduğunu biliyorum. O oradaymış ve belemir aileme sıkarken oturmuş ve onları izlemiş.

"Bunu telefonda konuşamam. Şimdi kapatmalıyım." dediği anda kapatmıştı telefonu bir gizemli kadınımız eksikti zaten.

.....

Terasa çıkıp Karşıdaki manzarayı en güzel yerden gören çift kişilik koltuğuma oturdum. Rahatıma düşkünüm demiştim size. Hava buz gibi olduğundan terasın bir yanına kış bahçesi gibi tasarlamıştım. Ve şuanda oradaydım. Her tarafı cam ile çevrili olduğu için her yer rahatlıkla görünüyordu. Kar etrafa seyirlik manzara bırakmıştı.

Meyra *Sadist Bir Kız*   (Askıya Alındı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin