BEYAZ KATİL (Askıda)

BEYAZ KATİL bölüm 15

Gözlerimin üzerinde tonlarca ağırlık vardı sanki. Aydınlığa adım adım ilerlerken önüme koyulan karanlık taşlar yüzünden göremiyordum ne kendimi ne bir şeyi.

Gözlerimi zorlukla açtığım anda gözlerimi bir nevi istila eden güneş ışığı ile büyük bir şaşkınlık yaşadım. O kadar kar ve soğuktan sonra bugün ilk kez güneş yüzünü gösteriyordu.

Gece yanımda yoktu, sabaha yaşama garantim bile olmayacağını düşünmüştüm oysaki​. Yatakta oturur duruma gelip dışarıyı dinlemeye çalıştım ama hiç ses yoktu. Odadan çıktım ve koridorda ilerledim. Bir kapının ardından su sesi gelince Gece oradadır diye düşünüp Arda ve İlayda'nın kaldığı odanın önüne geldim. Önce ses var mı diye dinledim sonra sorgusuz sualsiz kapıyı açtım içeriye dikkatle baktım. Yatak bozuk olsa da odada kimse olmadığı için içim biraz rahatladı. Kapıyı ardımdan yavaşça kapayarak aşağı kata yöneldim. Birden banyo kapısının açılması ile refleks olarak arkamı dönmüştüm ki dönmez olaydım dedim içimden...

Gece üzerinde sadece bir havluyla durmuş bana bakıyordu. İçimde büyük bir hızla filizlenip büyümeye başlayan hislerle kafamı yere  çevirdim ve yanından geçerek aşağı kata indim.

Gece kahvaltısını yapmıştı genelde beni uyandırırdı ancak bu gece olan olaylardan sonra biraz soğuk bir aramız olacaktı, eskisinden daha soğuk...

Çayı alıp ocağa koyarak ısıttım ve kendime bir bardak çay koydum duvardaki saat öğleyi geçeli bir kaç saat olduğunu gösteriyordu. İyi uyumuştum demek ki.

Biraz sonra Gece de mutfağa geldi ısıttığım çaydan kendine yeni bir bardak alarak içmeye başladı.

"Gece." Dedim.

"Efendim." Sesi sakindi, telaşsız, her zamanki gibiydi.

"Dün sen uyurken..."

"Arda ile Arda bana tecavüz etmeye çalıştığı için kavga ettiniz. Elindeki sargıyı sabah değiştirdim yanağına da kahvaltıdan sonra buz koy." Dedi.

"Sen nereden biliyorsun bunları ?"

"Kalktığım zaman sebepsiz yere yanımda oluşuna baktım ve Arda'nın odasına gittim, evden acele şekilde gidiyorlardı. Arda'yı biraz dövünce yanındaki kız anlattı her şeyi."

O kadın için tekrar üzülmüştüm.

"Benden şüphelenmedin mi ?"

"Bunu yapacak olsaydın şimdiye kadar yapardın Doruk." Dedi.

Bu lafın üzerine başka konuşmadan kahvaltımı yaptım. Gece sessiz bir şekilde kahvaltı masasını topladı, şömineyi söndürdü montunu ve arabanın anahtarını aldı. Ben de kapıya yürüdüm ve montumu da alarak dışarı çıktım Gece kendine bir tütün aldı sonra bana da uzattı, elinden aldım ve verdiği çakmağı alarak içmeye başladım. Araba dışarda biz de araca yaşlanmış arka taraftaki ağaçlığa bakarak sessizce sigaramızı içtik.

"Arda'dan hatları alacağız sonra eve gider bir plan yaparız." Dediğinde kafamı salladım. Kabul etmeme gibi bir şansım mı vardı sanki.

Gece Chevrolet Camaro'nun diğer tarafına geçip şoförün yan koltuğuna oturunca ben de sürücü koltuğuna geçtim ve anahtarı alıp arabayı sürdüm, bugün hava güzeldi umarım güzel bir gün geçirirdik çünkü buna gerçekten ihtiyacım vardı. Uzun bir zaman gittikten sonra şehir merkezine varınca Gece'nin tarifiyle ilerlemeye başladık. Hava yavaş yavaş gri bulutlara bezenirken Gece'nin dur komutu ile arabayı uygun bir yere park ettim.