Yazar: exobubz
Çeviri: SeKaism
Chanyeol'ün kendini toparlaması bir hafta sürmüştü ama Baekhyun'u sorguya çekecek zamanı bulur bulmaz o teslim olsun diye çocuğu sarhoş edecek acımasız planını işleme koymak için cesaretini toplamıştı.
Birçok pencere açık olduğu için serin okyanus esintisi eve dolmuştu. Sehun işini bitirmiş ve evden getirdiği, iki güçlü ağaca bağladığı hamakta sallanıyordu. Kyungsoo hava güzel olduğu ve esinti kolayca uykusunu getirdiği için odasında uyuyordu.
Ev dayanılmayacak kadar sessizdi. Chanyeol koridorda yürürken koyu ahşap zeminde yürüyen kendi adım seslerini duyabiliyordu. Her kapının önünden geçen Chanyeol garip bir şekilde sessiz olan Baekhyun'un odasına gitmek için acele etmiyordu fakat Chanyeol bu atmosferin Baekhyun'un normal, o tuhaf kendini sakinleştirmesi olduğunu düşünmüştü.
Chanyeol Baekhyun'un yatak odasına ulaştığında kapıya vurmak üzereydi ama sonra kapının kapalı bile olmadığını fark etti. Az bir şey aralıktı o yüzden Chanyeol hafifçe itmeye karar verdi. Kapı açılırken Beakhyun'un yatağında uzandığını gördü. Kapıyı açtığında Chanyeol'ün idrak edeceği çok şey vardı. Çarşamba günü olmasına rağmen Baekhyun tatil havasına girmeye karar vermişti. Üzerinde hala sabah giydikleri vardı ve tamamen "Hiçbir şey umrumda değil" modundaydı.
Baekhyun her yerinde "Süperstar!" yazan bir baksır giyiyordu. Chanyeol'e göre, Baekhyun'un kendini "Süperstar" olarak düşündüğüne dair hiçbir şüphesi yoktu. Yeterince tuhafken, Baekhyun'un altı sadece vasat bir baksırla kaplı olsa da yumuşak gri bir tişört de giyiyordu, tabiki buna hırkalarından biri de eşlik ediyordu.
Eğer Chanyeol Baekhyun'un moda anlayışını değerlendirecek olursa, kesinlikle sınıfta kalırdı. Rahat olmaya ihtiyacı olmasını anlıyordu ama üstü modaya uygun olsa da alt kısmına geldiğimizde feci derecede yanlıştı? Chanyeol anlamıyordu.
Chanyeol'ün şu tuhaf çocuğa kaşlarını kaldırmasına yetecek kadar komik olan Baekhyun'un görüntüsü değildi. Bacaklarını ayırmış, kollarını Chanyeol'ü zihnen geri adım attıracak kadar açmış olmasıydı. Hayattan vazgeçmiş gibi gözüküyordu. Sadece Baekhyun'un pozisyonu değil yüzündeki bir kitap da dikkat çekiciydi.
Chanyeol başını iki yana salladı. Byun Baekhyun'un harika bir hafıza yeteneği vardı ve mekaniklerde dâhiydi. Diğer yandan Baekhyun, dolaptaki sütün tarihinin geçtiğini söylendiğini bile hatırlamayan ve sonunda kazara içen, sorgulayıcı kıyafet seçimleri olan tembel bir hizmetçiydi.
Chanyeol iç çekerek duvara vurmaya karar verdi. Baekhyun uyuyor muydu yoksa yine tuhaflaşıyor muydu bilmiyordu ama duvara vurmak öğrenmek için en iyi yoldu. Çok geçmeden Chanyeol Baekhyun'un inlediğini duydu.
"Lütfen bana yine banyoları temizletme." Baekhyun sızlandı. "Git sadece."
Chanyeol yatağa yürürken bu bıkkın cevaba sırıtmıştı. Chanyeol eğildi ve Baekhyun'un yüzündeki kitabı çekince doğrudan ona bakan iki koyu gözle karşılaştı.
"Ne yapıyorsun?" Baekhyun mırıldandı.
Chanyeol Baekhyun'un bakışlarına yakalanmıştı ve kendini hemen çekmesi gerekti. "Yüzüne bu kitabı koymak--adı ne bu arada?" Göz temasını kesecek bir fırsat olduğunu hissederek Chanyeol gözlerini çekmişti. Kitabın başlığına baktı. "Once a Princess?" Chanyeol mırıldandı.
Yüzündeki sıkılmış bir bakışla Baekhyun bir elini kaldırdı. "Geri alabilir miyim?"
Soruyu görmezden gelerek Chanyeol kitaba bakmaya devam etti."Romantik roman mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Not Intended
FanfictionYazar: exobubz(http://exobubz.livejournal.com/2329.html) Çeviri: SeKaism İzin alınmıştır. YETİŞKİN İÇERİK.