Yirmi yıl sonra ilk defa Zinur'un gözünden birkaç damla yaş akmıştı, ama bunu hiç kimse görmedi. öğretmenin elini sıkı sıkı tutan Zeynep kaçar adımlarla evinden ,ailesinden uzaklara gidiyordu.Zinnur'un içinde tarifsiz bir sızı oluştu.Çok garipti çünkü Emin'in katlinden sonra ilk defa böyle hissetmişti.O aslında çocuklarını çok seviyordu ama bunu hiçbir zaman onlara hissettiremedi yada hissettirmek istemedi çünkü Zinnur birini çok severse o kişiyi kaybedeceğini düşünüyordu çocuklarını da sevdiğini belli ederse eğer onlarında başına bir şey gelmesinden korkuyordu .Sarı saçlı gök gözlü kızım dedi gitme şu mutsuz bi çare anacığını bırakıp uzak diyarlara gitme ben seni çok özlerim.
Ablasının arkasından hıçkıra hıçkıra ağlayan Selçuk annesinin bir şeyler mırıldandığı duydu .Bir şey mi dedin ana dedi.
Zinnur hiçbir şey söylemeden yerinden kalktı eve doğru yürüdü.İçeri girdi önce Zeynep'in sürekli yattığı divana oturdu,sonra başını yastığa koyup uzandı.Kızının kokusunu uzun uzun içine çekti. Zeynep'in doğumunu hatırladı.21 ağustos gecesiydi sancısı tuttuğunda kaynanası ve Talat kızları uyanmasın diye samanlığa taşımışlardı onu köyde ebe olmadığı içinde doğumu kaynanası yaptırmıştı.Doğum sırasında Zinnur'un çığlık atmasına kızmış ayıp ayıp tüm köy duydu doğurduğunu ,ben ekin tarlasında doğurdum da sonra ekin biçmeye devam ettim sus bağırma dedi doğum anında bile ahlak dersleri bitmezdi bu çok bilmiş kırsal kesim insanında.Bebek ters geldiği için doğum çok zor olmuş ve sabah kuşluk vaktine (sabah saat 8 -9 arası )kadar sürmüştü.Yorgunluktan bitap düşen kadına kimsecikler bakmamış Talat ve annesi bebekle alakadar olmuştu.Talat bu defa erkek olacağından o kadar emindi ki hayal kırıklığına uğramanın umutsuzluğu içinde bebeği kucağına alıp eve götürdü.Kaynanası Zinnur'a dönüp hadi kalk eve git bende buraları yıkayayım dedi.
Zinnur anne olduğu Zeynep de farketmişti. İlk kızını doğurduğunda hiç kucağına almamış sadece emzirip bırakmıştı Talat'a olan öfkesi annelik duygusunun önüne geçmişti. Zeynep'in doğumu ile tam olarak anne olduğunu idrak etmiş kokusunu uzun uzun içine çekmişti hatta bu değişim Talat'ın bile dikkatini çekmiş az da olsa gelecek için ümitlenmişti.Ona ilk defa annelik duygusunu yaşatan o minik beden büyümüş arkasına bile bakmadan yuvadan uçup gitmişti.
Bütün bu düşüncelerin eşiğinde Zinnur kızının kokusunu içine çekti,şimdi yoktu bir anlamı Zinnur'un suskunluğunun ,çünkü dağılmıştı geçmişten kalan ne varsa, yaşanamamış anne kız ilişkisinde eksik kalan ne varsa darmadağındı artık. Zinnur da biliyordu bu gidişin ebedi olduğunu ve kızının asla dönmeyeceğini çok iyi biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERÇENİN GÖZYAŞI
Ficțiune generalăHata bir anlık,çaresizliğin getirdiği, hataların ödettiği bedeller ise bir ömürlüktür .Hayata tutunmak için insanın, asla arkasına bakmaması gerekir, ama arkamızda bıraktığımız sadece geçmişimiz olmalı, sevdiklerimiz değil ,koşarak geçmişimizden...