30. bölüm

2.5K 114 23
                                    

Deniz. . .

Uzun aradan sonra Yiğit'i görecek olmanın heyecanı kalbimi tekletiyordu.  Kağan kendine yeni bir ev tutmuş ve yaşanan olayları aşmış görünüyordu. Vazgeçemediği ve beni hep bekleyecegini de eklenmişti.

Ben Yiğit'i sevdiğimi açık bir dille anlatmıştım. Çünkü benden tamamen ümidini kesmesini istiyordum. 

Tabi birde bunun Yiğit Karahanli tarafı vardı. Onca lafı sayıp gitmiş ve birdaha hiç aramamıstı. Giderken ettiği tehtitlerden sonra bende gurur yapıp aramamıstım. Yoksa korkmadım tabii.

Beste beni arayıp düğününe davet ettiği zaman içimi ümit kaplamısti. Düğünün bu kadar acil olmasına şaşırmış öte yandan çok mutlu olmuştum.  Beste harika bir kızdı ve herşeyin en iyisini hak ediyordu.

Mavi iki parça uzun bir elbise giyinip sade bir makyaj ve dümdüz saçlarımla düğüne hazırdım. Yiğit le beraber nikah şahidi olacaktık.  Bugün çok güzel bitecekti buna bütün kalbimle inanarak Düğünün yapılacağı eve geldim.  gelin ve damat coktan yerini almıştı.

Çok kalabalıktı ünlü iş adamları gazeteciler ve daha niceleri, masadaki yerlerini almışlardi. Çoğuyla  iş gereği tanissakta kimseyle konuşmamak için Hemen şahit masasındaki yerimi almıstım. Beste tüm içtenliğiyle selamladığın da bende aynını yaptım.

Yanımda ki sandalye dolunca Özlemle baktım. Yüzümdeki gülümseme yerini çoktan almıştı. Yiğit ise yanında hiç kimse yokmuş gibi beni umursamaz ve suratsiz tavrı ile bana bakmamısti bile. Yanımda oturmak bile istemiyor gibi hali vardı. Buna çok bozulsamda Beste için çokta belli etmemeye çalıştım.

Imzalar atildiltan sonra bestenin yanına geçtim. Beste çok güzel bir gelin olmuştu. Damatta onu tamamlar şekilde mükemmeldi. Damat yakından bana tanıdık geldi ama bir türlü cikaramamistim. Beste beni beğeniyle süzüp sarilinca bende kocaman sarıldım. Kardeşim gibi olmuştu benim. Beste beni eşiyle tanıştırmak için konuşmaya başladığı sıra hatırladım.  Oda beni hatırlamıştı. Attığım tekmeyi unutmamıstı anlaşılan 😄

Kısaca olayı Besteye anlatıp adının Aras olduğunu ogrendim. Biraz daha sohbet ettikten sonra konu yiğite geldi.

Sahi Yiğit nerdeydi ?

Besteyle yiğite bakınırken güzel bir kadınla konuştuğunu gördüm. Icimdeki kıskançlık aleviyle hemen yanlarina doğru ilerledim. Ateş geldiğimi görünce istifini bozmadan öylece baktı bana. Beste de ardımdan eşiyle birlikte geldiğinde onunda tanımadığını anladım.

Kimdi bu kız ?

Aras biranda kıza sarıldığın da Besteyle göz göze geldik. Arasın arkadası ve doktormuş. Peki ama Yiğit ne alaka.

Biranda yiğite dönerek " Siz nerden tanisiyorsunuz ? " diye sordum.

Asya lafa başlayacakken Yiğit kızın elinden tuttu ve " Yotor artok bokodor mohobbet " deyip kızı dansa kaldırdı.

Ve deniz için ölüm vakti. Beni hiçe saymasina mi? Selam dahi vermemesine mi ? Tiksinerek bakmasına mı ? Yoksa kızı dansa kaldirmasina mı ? Hangisine agliyim ben !!

Biran önce burdan defolup gitmek istiyordum. Yoksa Yiğit'i altı yerinden bıçaklayarak öldürmeme ramak kalmıstı.

Beste durumu anlamış olacak ki anlayışla karşıladı. Gözümden akan yaşlar eşliğinde arabaya doğru ilerledim.

Hani bu adam beni seviyordu ?

Sevgi bu muydu be . . .

Şuan aklıma okadar küfür ve hakaret geliyordu ki arabanın önünde kendi kendime tepinirken bir kaç göze çoktan rezil olmuştum.

GÜLÜMSE KADINIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin