-Eylül'ün Anlatımından-
"Hadi ama baba. İzin ver artık. Lütfeeeeen."
Okuldan geldiğimden beri babamı ikna etmeye çalışıyordum. Arkadaşlarımla buluşmama bir şey demez normalde ama akşam buluşacağımızı söylediğimde -hemde bar tarzı eğlence mekanlarından birinde- izin vermedi.
"Baba zaten arkadaşlarımı tanıyorsun."
"Deniz'de geliyor mu?"
"Evet."
"Biraz düşünmem lazım."
Ailem Deniz'e çok güveniyor ve yanımda o olunca nerdeyse her şeye izin veriyorlar.
"Tamam izin veriyorum. Ama bir şartım var."
"Şart mı? Nerden çıktı şimdi bu şart ya."
"Deniz seni evden alıp tekrar eve bırakacak. Onun yanından ayrılmayacaksın ve alkollü bir şeyler içmeyeceksin."
Hadi ama yapmayın lütfen. Bara gidip alkol almamakta ne oluyor öyle. Tamam kabul etmeliyim ki alkol sevmem ve normalde de içmem zaten. Ama bu gece ortama ayak uydurmam gerekiyor. Yine de bu düşündüklerimi babama söylemedim ve şartını mecburen kabul ettim.
Yalnız bir sorun var. Babam Deniz'le küs olduğumu bilmiyor. Okulda bile onunla konuşmazken şimdi nasıl beni evden almasını söylerim?
"Ş-şey baba. Bir şey soyleyeceğim."
"Dinliyorum."
"Biz Deniz'le barın önünde buluşacaktık. Öyle planlamıştık."
"O zaman plan iptal oldu tatlım."
"Ama baba-"
"Aması falan yok. Şatlarımı duydun. Ya kabul edersin ya da gidemezsin."
"Off tamam kabul."
dedikten sonra hızlı adımlarla merdivenlerden çıkıp odamdan içeri girdim.
Deniz'i aramak zorundaydım. Of baba neden Deniz olmadan hiçbir yere gidemiyorum ki.
Telefonumu elime alıp numarasını bulduktan sonra aramaya başladım. İki kere çaldıktan sonra telefonu açtı.
"Eylül?"
Sesinden şaşırdığı belli oluyordu.
"Şey senden bir şey isteyecektim de."
"Tabi."
"Babamı biliyorsun. Gece dışarı çıkmama izin vermiyor ama eğer seninle gidersem izin vereceğini söyledi. Senin için sorun olmazsa beni alabilir misin?"
"Yarım saat sonra oradayım."
"Teşekkü-"
Şaka mı bu? Resmen yüzüme kapattı. Öküz. Odun.
Bari sözümü bitirmemi bekle be.
Madem böyle davranıyorsun. O zaman karşılığını alırsın.
Hızlıca üstümü giyinip saçlarımı yaptım. Spor bi şıklığı tercih etmiştim. Aynanın karşısına geçip hafif bir makyaj yaptım. Parlatıcı rimel ve göz kalemi. Son olarakta parfümümü sıktım. Topuklu ayakkabılarımı giydiğimde artık hazırdım.
Yaklaşık beş dakika sonra kapının zili çaldı. Merdivenlerden aşağı indiğimde Deniz'i salonda babamla konuşurken gördüm. Bakışlarını benim üzerimde gezdirdi bir süre. Daha sonra babama tekrar döndü.
"Kızım sana emanet Deniz."
"Merak etmeyin siz."
"Yanından ayırma ve alkollü bir şeyler içmesine izin verme."